Varak ustası

Zamana yenilerek eski popülaritesini yitiren birçok sanat dalı var. Bunlardan biri de varakçılık.
17. ve 18. yüzyıllarda İtalya ve Fransa'da en gökemli dönemini yaşayan, Batılılaşma hareketleriyle birlikte ülkemizde ilk örnekleri Dolmabahçe Sarayı'nda görülen varak mobilyalar, zenginlik ve statü göstergesiydi. Saraylardan sonra burjuva evlerini de süsleyen bu mobilyalar zamanla, değişen hayat koşullarının dayatmasıyla kabul gören sadelik anlayışına yenik düştüler.
Günümüzdeyse yeniden keşfedilerek özellikle ayna ve resim çerçeveleriyle dekorasyondaki yerlerini almaya başlıyorlar.
Bu tür eşyalara sahipseniz ve bunların bakım, tamir ve varak işlemlerinden geçmeleri gerekiyorsa son derece dikkatli olmanızda yarar var. Öncelikle güvenilir ve işinin ustası birini bulmanız gerekiyor. Osman Yağmurkaya bu konuda sanatını titizlikle yapan ve işinin bilincinde olan piyasadaki birkaç isimden biri.
Yetmişli yıllarda Asmalımescit'te Muhittin Usta'nın yanında başlayan meslek yaşamını bugün kendi işyerinde aynı iş anlayışını paylaştığı Cumali Yılmaz'la sürdüren Osman Bey, hala işine olan sevgisini ve ilgisini kaybetmemiş ender kişilerden.
Her sanat dalında olduğu gibi usta - çırak ilişkisinin getirdiği birikimin önem taşıdığı, emek ve sabır isteyen varakçılıkta öncelikle eldeki eşyanın yıkanıp temizlenmesiyle işe başlanıyor. Kırık, çatlak ya da eksik parçalar tutkal ve mermertozu karışımıyla hazırlanan özel bir macunla tamir ediliyor. Daha sonra düz bir satıh elde edilinceye kadar zımparalama işlemi yapılıp ilaçlamaya geçiliyor. Son olarak da varaklama işlemi gerçekleştiriliyor. Varak, tüy kadar hafif ve ince altın ya da gümüş yapraklardan oluşan bir malzeme. Bu nedenle de çok özel dikkat gerektiriyor ve uygulaması son derece zor.
Bütün bu işlemlerden sonra kullanıma hazır hale gelen eşyanın asla nemli bezle silinmemesi, bunları korumanın ilk koşulu.
Daha çok ayna ve resim çerçeveleriyle dolu olan atölyede bakım, onarım ve varak işlemlerinin yanında, yapım bekleyen çerçevelerden beğendiğinizi seçerek satın alma olanağınız da var. Küçük ebatta bir çerçevenin kullanıma hazır haldeki fiyatı yapılacak işleme de bağlı olarak ortalama 30 milyon lira civarında. Fiyatlar büyük boyutlu çerçevelerde 200 milyona kadar uzanıyor.
Yüzlerce yıl önce usta bir elin ve onun ince zevkinin ürünü olarak yaratılan, kim bilir neler görmüş, nerelerde yaşamış bu çerçevelerden birini yeniden hayata döndürerek evinize ışıltı ve farklılık kazandırmak isterseniz karşılığında ödeyeceğiniz bu fiyatlar bilin ki hiç de fazla değil.

Nakkaşi Yaldız
Osman Yağmurkaya - Cumali Yılmaz
Moda Cad., Tellalzade Sokak, No: 31, Kadıköy
Tel: 349 06 94