Cadde Vücudunuzu yarı yolda bırakmayın

Vücudunuzu yarı yolda bırakmayın

20.05.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

Doğum, sık kilo alıp vermek ve hareketsizlik, vücudun sarkmasına yol açabiliyor. Karın, bacak, baldır ve koldaki  deformasyonlara yaş da eklenince, estetik görüntü bozulabiliyor. Bazı durumlarda,cildin kaybettiği elastikiyeti sporla yerine koymak da mümkün olmuyor.

Vücudunuzu yarı yolda bırakmayın

Bacak içi sarkıklığı, basenlerdeki fazla yağlar ve çatlaklar, kadınların kâbusları arasında. Doğuştan ya da sonradan ortaya çıkan bu sorunlar, kişiyi hem fiziksel hem de ruhsal olarak olumsuz etkileyebiliyor. Op. Dr. Ayşe Bilge Sezgin, vücudun çeşitli bölgelerine uygulanan estetik müdahalelerle ilgili sorularımızı yanıtladı.

Haberin Devamı

- Bacak ve baldır estetiğinden bahsedebilir miyiz?

Bacak estetiği denildiğinde, akla sadece bacak germe gelmemeli. Bacak, kalın, ince ya da eğri olabiliyor. Burada amaçlanan, ideal şekline sokmaktır. Varsa yağlar alınıyor, cilt gevşekliği bulunuyorsa, geriliyor. Bazen alt bacakta veya bilekteki kalınlığa müdahale etmek gerekiyor. Eğrilik halinde, protez konulabiliyor. Yağ almadan proteze, ayak bileği, basen ya da iç bacaklara liposuction yapılmasına kadar geniş bir alandan bahsediyoruz.

- Bacakların sarkmasında yer çekiminin ne kadar etkisi var?

Bacak içi, en çok sarkan bölgedir. Özellikle 40 yaşın üzerindekilerin hekimlere sık başvurdukları bir konu. İnsanlar, genelde basendeki fazlalığı ya da bacaktaki kalınlığı kafasına takmıyor ama bacak içi gevşekliğini önemsiyor. Maalesef spor yapan bir toplum değiliz, bir motivasyonla başlayıp bıraktığımız çok oluyor. Düzenli egzersiz yapmamak, diyetlere ve ani kilo alıp-vermeye dikkat etmemek, sarkmada rol oynayan faktörler arasında. Genelde hastalar hafif sarkmada doktora gitmiyor. Sarkma, 2-3 katman olunca, estetik cerraha başvuruyor ve operasyon öncesi ne yapılması gerekiyorsa, onu yapmış oluyor. Bu aşamada ameliyat öneriyoruz. Bazen 30-40 kilo vermiş veya gebelikte çok kilo almış insanlar geliyor. Düzenli spor yapmıyorsa ve cilt kalitesi kötüyse, sarkma çok fazla oluyor. Doku elastikiyeti konusunda bireyin yapabileceği fazla bir şey yok.

Haberin Devamı

Vücudunuzu yarı yolda bırakmayın

- Ameliyat süreci ve sonrası nasıl geçiyor?

Cerrahın tekniğine göre değişse de, bacak derisindeki fazla yağları alıp, diz bölgesinden yukarıya doğru asacak şekilde bir germe yapılıyor. Bacak içinde iz kalıyor ama özellikle beyaz tenlilerde bu iz daha az belli oluyor. Bacak germede kesi büyük çünkü başka türlü etkili olmuyor operasyon. Sadece içini germek yeterli değil, öne ve arkaya doğru toparlayınca, kesiler büyüyor. İşin kalitesi ve estetiği açısından önemli bu. Yumuşak dokuyu bacak ve kasıkların iç tarafına doğru olan iliyak doku denen derin fasyaya ve kemik dokusuna doğru tutturabilirsek, hem dikiş aşağıya sarkmamış oluyor hem de işlem daha kalıcı hale geliyor.

Haberin Devamı

- Sonrasında hastanın nelere dikkat etmesi gerekiyor?

Birkaç hafta boyunca aktif hareket etmemeli. 1-2 gün yatak istirahati veriliyor. İki ay boyunca ağır spor önerilmiyor çünkü iç dikişlerin kaynaması gerekiyor. Hasta bu süreçte kendini korursa, bacak estetiğinin kalitesi artıyor.

- Karın germe ameliyatlarında neler yapılıyor?

Daha çok doğum yapmış ya da 30-40 kilo vermiş hastaların ihtiyacı oluyor bu estetik türüne. Hafif yağlanma ya da gevşeklikte önermiyoruz. Her ne kadar bikininin altında kalsa da, iz bırakan bir müdahale. Bir daha doğum yapmayı düşünmeyen, karnında yağlanma, çatlak, sarkma ve deformasyon bulunan kişilere öneriliyor. Karın kasları dikiliyor ve böylece sporcu karnı gelişiyor. Fazla cilt alınıp, bel çıkığı belirgin hale getiriliyor. Sarkmış ve çatlamış dokular çıkarılıyor. İzin kaybolması, 6-24 ayı buluyor.

Vücudunuzu yarı yolda bırakmayın

- Kaslar neden yırtılır?

Hamilelikte kas dokuları deforme oluyor. Çoğul gebelikler ve sık yapılan doğumlar sırasında çok kilo alınması ve hareketsizlik gibi faktörler, kaslardaki deformasyonu artırıyor. Karın içinde basınç var, kilo aldıkça, organlarınız da yağlanıyor ve çatlak gelişiyor. Doğum sonrası kişi ne kadar spor yapsa da, karın kasları çok yırtıksa, vücut kendini toparlayamıyor. Cildin eski elastikiyetini elde edemiyorsunuz.

Haberin Devamı

- Sarkan kollara nasıl müdahale ediyorsunuz?

Bu müdahalede iz saklamak zor çünkü kollar hem enine hem de boyuna gevşiyor. O yüzden kol içinde ve koltuk altında iz oluyor. Hafif yağlanma varsa, 3 boyutlu liposuction ile sıkılaştırma yapılabilir. Ama deformasyon fazlaysa, operasyon gerekiyor. Hastanın bir süre kol hareketlerine dikkat etmesi ve ağır kaldırmaması lazım. Maalesef hastalar sabırsız oluyor, hemen ikinci günde araba kullanmak ve alışverişe çıkmak istiyor.

‘Orantılar hep aynı’

“Güzelliğin ilk çağlardan beri belli bir formu var. Konseptler değişse de dudak ve yüz güzelliğindeki orantılar aynı. Burnun, dudak ve alınla yaptığı açı, bir matematiğin olduğuna işaret ediyor.”

- En sık hangi ameliyatlar yapılıyor?

Kadınlarda en sık meme deformitesi ameliyatları yapılıyor. Asitmeri (bir memenin diğerinden küçük ya da büyük olması, memenin hiç gelişmemesi) gibi doğuştan gelen durumlara müdahale ediliyor. Ardından
burun operasyonu ve liposuction geliyor. Erkeklerdeyse, jinekomasti ve liposuction ön planda.

Haberin Devamı

Vücudunuzu yarı yolda bırakmayın

- Pek çok müdahalenin yapıldığı büyük estetik operasyonlara nasıl bakıyorsunuz?

Çok tercih etmiyorum çünkü 12-13 saat sürebiliyor. Bir de hastanın kendisine çok iyi bakması gerekiyor. Mesela memesine müdahale edilen hasta, aynı zamanda bacak ve karın gerdirmişse, korsesini giymekte zorlanıyor.

İşinden uzak kalmak istemiyor ve normal hayata hemen dönmeyi planlıyor. Ancak hasta yurt ya da şehir dışından geliyorsa, hepsini aynı anda yapmak gerekebiliyor.

Genetik geçiş gösteriyor

“Jinekomasti, son yıllarda erkeklere sık yapılan ameliyatlardan biri. Eskiden insanlar bunun tedavisinin olmadığını zanneder ya da utanırdı.

Son zamanlarda hem 3 boyutlu liposuction öne çıktığı hem de lazer kullanıldığı için izsiz olarak meme dokusu yok edilebiliyor. Hormonal yapı bozulduğu için genç erkeklerde de ortaya çıkıyor. Genetik geçiş gösteriyor. Aslında bir yağlanma bozukluğu bu...”

‘Tecrübelerimizi paylaşıyoruz’

- Yurt dışındaki bilimsel kongreleri takip ediyor musunuz?

Bu kongrelerde Türkiye’de olan şeylerden farklı şeyler yok. Bakış açısı düzeyinde, bizden ileride oldukları konular var. Dünyayı takip etmek gerekiyor. Bir de değişik ülkelerden meslektaşlarınızla bir araya gelmek, fikir alışverişinde bulunmak, tecrübelerimizi paylaşmak keyifli. Türk doktorlarının, yabancı plastik cerrahlardan geri kalır yanı yok.

‘Bilinçaltınıza yerleşiyor’

- İçinde bulunduğunuz sektör nedeniyle yüz yüze baktığınız insanların kusurları hemen gözünüze takılıyor mu?

Evet, ister istemez bakıyorum. Hiçbirimiz mükemmel değiliz tabii. Bütün gün bununla uğraştığınız için bilinçaltınıza yerleşiyor. 17-18 yaşında tıbba, 22’de de estetik ve plastik cerrahi alanına giriyoruz. Hayatınızın her anında var. Ama herkese her şeyi söyleyemezsiniz, olumlu bakılmayabilir. Kişi, ‘Neye ihtiyacım var?’ diye sorduğunda konuşuyorum tabii.

Kadın cerrah olmak

“Asistanlık döneminde kadın cerrah olmanın dezavantajları var. Bu süreç, erkeklerin dünyasında mücadele içinde geçiyor. Daha çok çalışmak zorunda kalıyoruz.”

Dolguların içinde neler var?

- Dolgu maddeleriyle vücuda neler enjekte edilliyor?

Doktora göre değişmekle birlikte, saf hyaluronik asit enjekte ediliyor. Mesela yüzünde fazla deformasyon olan, çukurluk gelişen, aşırı zayıflamış, yüz orta bölgesi ve elmacık kemikleri çökmüş kişilere doku kokteyli öneriliyor. Cildi canlandıran vitaminler ve aminoasitler tavsiye ediliyor. Ayrıca laboratuvarlarda üretilen başka maddeler de var. Silikon türevleri genelde kullanılmıyor. Onun yerini tutan daha saf maddeler var. Silikonun sıvı kullanımı zaten ortadan kalktı, dudak için tercih edilmiyor. Meme cerrahisinde silikon kullanılıyor. Yüze ve cilt altına sadece saf hyaluronik asit veriliyor.