Gündem Yanlışlıkla TÜRKSAT yoluna girmişler!

Yanlışlıkla TÜRKSAT yoluna girmişler!

29.07.2016 - 17:41 | Son Güncellenme:

Darbe girişimi gecesinde binaya girmeye hazırlanırken yakalananlar, ifadelerinde panikle Konya yolundan sapıp TÜRKSAT'a döndüklerini söyledi. Şüphelilerden biri, "Polis bizi durdurduğu esnada ben panikle 'Bizi çağırdılar' dedim" ifadesini verdi.

Yanlışlıkla TÜRKSAT yoluna girmişler

15 Temmuz gecesi Fethullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında yayınları kesmek amacıyla TÜRKSAT'a girmeye çalışırken yakalanan dört şüpheli, ifadelerinde cuntaya karşı duranlara desteğe gittiklerini söyledi.

Haberin Devamı

TÜRKSAT'a giren darbeciler tarafından yayınları kesmeleri için çağrılan, içeri girmeye çalıştıkları sırada yakalanarak tutuklanan Salih Mehmet Dağköy, Burhan Güneş, Aydın Yavuz ve Birol Baki, ifadelerinde yayınları kesmek için TÜRKSAT'a gittiklerini inkar etti.

İzmir'de yaşayan Dağköy, darbe girişiminin olduğu gün İstanbul'a gittiğini, diğer şüpheliler Baki ve Güneş ile buluştuktan sonra Ankara'ya geçtiklerini söyledi.

Diğer şüpheli Yavuz ile Ankara Şehirlerarası Otobüs Terminali'nde bir araya geldikten sonra araç kiraladıklarını aktaran Dağköy, şehir içinde dolaşmaya başladıklarını anlattı.

Arabada bulundukları sırada radyodan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın darbeye karşı 'Meydanlara çıkın' çağrısını duyduklarını ve bunun üzerine konvoya katıldıklarını savunan Dağköy, TÜRKSAT'a saldırı olduğunu duyduklarını savundu.

Haberin Devamı

TÜRKSAT'ın bulunduğu bölgede polis tarafından durdurulduklarını anlatan Dağköy, kendilerini durduranların polis mi, darbeci mi olduklarını bilmediklerini, bu sırada araçtaki bir arkadaşının 'İçeriden bizi çağırdılar' şeklinde sözler söylediğini, kendilerinin TÜRKSAT'taki darbecilerle herhangi bir bağlantılarının olmadığını öne sürdü.

'O anki panikle döndük'

Darbeye karşı duranlara destek vermek için oluşturulan konvoya katıldıklarını, daha sonra konvoydakileri beklemek amacıyla TÜRKSAT'ın bulunduğu bölgeye gittiklerini iddia eden Dağköy, "O anki panikle farkından olmadan Konya yolundan TÜRKSAT'a dönmüş bulunduk. Konvoyu beklemek için uygun yer ararken polisler bizi durdurdu. Bizim oraya geliş amacımız tamamen destek olmaktır" ifadelerini kullandı.

Bilgisayar mühendisi olduğunu, Samanyolu TV'de 5 yıl çalıştığını söyleyen Dağköy, çocuklarının Fetullah Gülen'e ait cemaat okullarında eğitim gördüğünü ve Şifa Üniversitesinde Bilgi İşlem Daire Başkanı olarak görev yaptığını anlattı.

'Panikle 'Bizi çağırdılar' dedim'

Diğer şüpheliler ile şehir içinde gezdikleri sırada darbe karşıtı konvoya katıldıklarını, daha sonra TÜRKSAT kavşağında hareketlilik gördüklerini, kullandığı aracı o tarafa doğru sürdüğünü savunan Burhan Güneş de radyodan duydukları darbe haberlerinin ardından yalnız kalmamak için konvoya katılmak istediklerini bildirdi.

Haberin Devamı

Polislerin kendilerini durdurduğunu aktaran Güneş, "Polis olduklarını sonradan öğrendiğimiz şahıslar bizi durdurduğu esnada ben panikle 'Bizi çağırdılar' dedim ancak beni buradan arayan da çağıran da olmadı. TÜRKSAT içerisinde hiç kimseyi tanımam. Benim bir anlık panik ve korkuyla söylediğim bir ifadedir" diye konuştu.

Güneş, cep telefonundaki verileri silmeye çalıştığının hatırlatılması üzerine, o sırada telefonunun ışığını açmaya çalıştığını savundu.

TÜRKSAT'ın bulunduğu noktaya giden yola panikle girdiklerini savunan Güneş, yayınları kesmek için herhangi bir müdahalede bulunabilecek teknik bilgiye sahip olmadığını öne sürdü.

Darbe girişiminin ardından demokrasiye destek olmak için konvoya katıldıklarını savunan elektrik mühendisi Aydın Yavuz da daha sonra konvoydan koptuklarını ve tekrar konvoya katılmak için TÜRKSAT'ın bulunduğu yere gittiklerini iddia etti.

Haberin Devamı

TÜRKSAT'ın bulunduğu bölgede polis tarafından durdurulduklarını, ardından kendisine kelepçe takıldığını kaydeden Yavuz, bugüne kadar TÜRKSAT'a sadece bir kez, iki yıl önce bir ürünün tanıtımı için gittiğini savundu.

Yavuz, kendisini götürecek ekip aracı beklendiği sırada bombalama olacağı söylentilerinin ardından korkarak arazide saklanmaya başladığını anlatarak, "Polisten kaçma gibi bir niyetim yoktu. Can güvenliğim açısından orada beklemeye başladım. Uçak bombalaması, ardından helikopter halkın içerisine doğru ateş etmeye başlayınca ben de ateş altında kaldım" dedi.

Şokun etkisiyle baygınlık geçirdiğini öne süren Yavuz, itfaiyenin çıkan yangını söndürmeye çalıştığını hatırladığını, daha sonra akaryakıt istasyonuna giderek emniyeti ve ambulansı aramalarını istediğini aktardı.

Elektrik mühendisi Birol Baki de TÜRKSAT'ta yayınları kapatabilme kabiliyetinin bulunmadığını ileri sürdü.

Savunmalarında iş görüşmeleri için Ankara'da buluştuklarını iddia eden şüphelilerin üzerinde daha önce bazı FETÖ mensuplarında bulunan bir dolarlık banknotlar ele geçirildiği öğrenildi.