Gündem Yargıda yarın kader günü

Yargıda yarın kader günü

11.10.2014 - 02:30 | Son Güncellenme:

HSYK’nın 10 asıl 6 yedek üyesinin belirleneceği seçimlerde Yargıda Birlik Platformu, Yargıçlar Sendikası ve YARSAV’ın ortak liste ile bağımsız adaylar yarışacak...

Yargıda yarın  kader günü

Anayasada 2010’da referandumla kabul edilen değişikliğin ardından HSYK üyeleri ikinci kez adli ve idari yargı hâkim ve savcılarının oyuyla yarın belirlenecek.
Adli yargıda 12 bin 520 hâkim ve savcı 45 aday arasından 7 asil ve 4 yedek üyeyi seçecek. İdari yargıda ise bin 474 hâkim ve savcı 3 asıl 2 yedek üye için 16 aday arasından seçim yapacak. Her hâkim ve savcı seçilecek üye sayısı kadar adaya oy verecek, yani çarşaf liste usulü seçim yapılacak. Her seçim çevresinde bir sandık kurulacak. Bir sandık 150 seçmeni kapsayacak. Ancak seçmen sayısının 150’yi aşması durumunda ilave sandık kurulabilecek. YSK, il seçim kurullarından gelen tutanaklarındaki oyları toplayarak en fazla oy alan adayların sırasıyla asıl ve yedek üye olarak seçildiğini belirleyecek. Oylarda eşitlik halinde YSK, aralarında ad çekme suretiyle sıralamayı tespit edecek. Seçilenlere YSK Başkanı tarafından tutanak (mazbata) verilecek.
Kıran kırana seçim
Seçimlerde hükümet destekli Yargıda Birlik Platformu’nun karşısında Yargıçlar Sendikası ve YARSAV’ın oluşturduğu ortak liste ile aralarında cemaate yakın isimlerin de olduğu bağımsız adaylar yarışacak. Bu yarışın sonucu kendisini sadece yargının mesleki örgütünde ve pratiklerinde değil, belki de daha çok ülkenin siyasi kaderinde gösterecek. HSYK seçimlerinde temel mücadele, hükümetin HSYK Genel Kurulu’ndaki salt çoğunluğu oluşturan 12 üyeyi alıp almaması üzerinden şekillendi. HSYK’nın 22 üyesi bulunuyor. Adalet Bakanı ve müsteşar kurulun doğal üyesi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da avukatlar ve öğretim üyeleri arasından 4 üye atayacak. Türkiye Adalet Akademisi’nde de gelecek günlerde seçim yapılacak. Böylece 7 üyeliği elinde bulunduracağına kesin gözüyle bakılan hükümet Yargıtay ve Danıştay’da yapılan seçimlerde umduğunu bulamamıştı. Platformun, cemaatin oldukça güçlü olduğu idari yargıdaki seçimden 3-0 yenik çıkması sürpriz olmayacak. Bu durumda platform, adli yargıdaki 7 üyelikten en az 4 ya da 5’ini almak zorunda.
Kavgada son perde
HSYK seçim süreci demokratik bir yarış olmaktan ziyade bir güç mücadalesi şeklinde geçti. Öyle ki kazananın kaybedeni bitirmeye ahdettiği bir seçim görünümü verdi. Kuşkusuz bu seçim cemaatle hükümetin kavgasında önemli bir dönüm noktası olacak. Cemaat kazanırsa yargıdaki gücü eliyle Haziran 2015’te yapılacak genel seçimler öncesinde hükümeti sıkıştıracak yargısal tasarrufların önü açılacak. Hükümet kanadı kazandığında ise cemaati yargıdan söküp atacak ceza ve disiplin soruşturmalarının yapılmasına kesin gözüyle bakılıyor.