Yaman Törüner

Yaman Törüner

yaman.toruner@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Peter Sander “Personel Finance Handbook (Kişisel Finans Elkitabı)” isimli kitabında bu konuda şu önerilerde bulunuyor.
Yatırımla-rınızın getirisinden emin değilseniz, mutlaka yatırımlarınızı çeşitlendirmelisiniz. Yatırımlarınızı, hisse senetlerinde, bonolarda, yatırım fonlarında, gayrimenkulde ve nakitte, belirleyeceğiniz oranlar içinde değerlendirebilirsiniz.
Bu yatırım alanlarının her biri içinde de yatırımlarınızı çeşitlendirmelisiniz. Örneğin; bir yerine, birkaç farklı hisse senedine ya da bonoya yatırım yapmak yerinde olacaktır. Yatırım fonlarına yapılan yatırımlar, zaten çeşitlendirilmiş demektir. Çeşitlendirme sırasında, hiçbir yatırım bölümüne önemli ağırlık vermemelisiniz.
Fiyat dalgalanmaları, en yüksek hisse senetlerinde, onun ardından bonolarda yaşanır. Ancak, yirmi yılı aşan yatırımlarda en büyük getirilerin önce hisse senetlerinde, sonra bonolarda olduğu görülmüştür. Yani, iyi gelir elde edebilmek için, uzun vadeli düşünmeniz gerekecektir.
Kumar oynamamalı; yatırım yapmalısınız. Büyük getiri vaat eden yatırımlar, çoğu zaman hüsranla sonuçlanır. Son zamanlarda ülkemizde ortaya çıkan Foreks şirketlerinin sağladığı yatırım imkânları çok kârlı gibi görünüyor ise de, buralara yatırım yapanların 2/3’ü zarar ediyor.
Yatırımlarınızı sürekli takip etmeli ve vadelerinde yeniden yatırmalısınız.
Kısa dönemli dalgalanmalara gereksiz reaksiyonlar göstermemeli, sabırlı olmalısınız. Daha hâkim olduğunuz şirket ve konularda yatırım yapmalı; yatırımınızı, mümkün olduğunca problemsiz ve basit yatırım araçlarında tutmalısınız.
Hisse senetlerine yatırım yapıyorsanız, yatırım yaptığınız şirketlerin defter değerini bilmelisiniz. Defter değeri piyasa değerinin üstünde olan şirketlerin muhtemel sıkıntıları bulunabilir.
Öte yandan, yatırım yaptığınız şirket büyüdükçe, piyasa derinliğinin artacağını, istediğinizde hisselerinizi daha rahat satabileceğinizi ve dalgalanmalara karşı daha korunaklı olacağınızı unutmamalısınız.
Hisse senedi fiyatlarını değerlendirirken çeşitli rasyolara bakılır. Bunların başında “fiyat/kazanç oranı” gelir. Şirketin borsa fiyatı, son on iki aydaki hisse başına kazanca bölünerek, bu oran elde edilir.
Şirket hissesinin borsa fiyatının, şirket cirosuna oranı da, bakılan diğer bir göstergedir. Bu oran “bir”den az ise iyi sayılır. Şirketlerin nakit akışına bakan, yatırımcılar da vardır.
Yatırım fonları, içinde hisse senedi bulunduran ya da bulundurmayan fonlardır. Bunlara yatırım yaparken, hangi fonların vergiye tabi olduğunu araştırmalısınız. Eğer hangi şirketlere ya da enstrümanlara yatırım yapacağınız konusunda bilginiz yoksa veya zamanınız darsa, düşük bir ücret karşılığında, yatırım fonlarına yatırım yapmayı düşünebilirsiniz. Bu fonlar profesyonel olarak yönetilirler. Ancak yöneticiler çoğu zaman fonlar arası geçiş yaparak, her fonun az çok kârlı olmasını sağlayabiliyorlar. Bu nedenle de, eğer vaktiniz ve bilginiz varsa, mutlaka yatırımlarınızı doğrudan yapmayı denemelisiniz.
Gayrimenkul yatırımı, dönem dönem, kâr getirmektedir. Uzmanlar, oturacağınız eve sahip olmanızı, bunun dışında çok fazla emlak yatırımı yapmamanızı öneriyorlar. Çünkü gayrimenkulün korunması ve kiralanması, ciddi biçimde uğraşılması gereken bir konudur.