Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Eylemin en etkilisi, en zarifi ve en fazla yaptırımı olandır.
"Aydınlık için bir dakika karanlık" eylemi bunlardan biriydi. Fazlasıyla etkili oldu. Şimdi devamı geliyor. Sanırım o da ses getirecek.
Sürekli okuyucularımızı bilir. Sık sık tekrarladığımız, telefon ya da faksla uyarı eylemi var. Duyarlılık gerektiği konularda, ilgili birimlerin telefon ve faks numaralarını yayınlıyor ve bize ilettiğiniz şikayet ve önerilerinizi, bu sorunları çözmek için, ilgili koltuklara seçilenlere, atananlara da iletmenizi istiyoruz.
Telefon eylemi, sizlerin duyarlılığı sayesinde her zaman etkili oldu. Bazen YÖK ve ÖSYM başkanlığının, bazen Milli Eğitim Bakanlığı ve Başbakanlığın, bazen de TBMM ve Cumhurbaşkanlığının faks ve telefonları, kilitlenme noktasına geldi.
Bu zarif eylem sayesinde, hem sorunu olanlar, en yüksek makamlara sorunlarını iletebilme olanağı yakalayabildi, hem de yetkililer, kamuoyunun ilgisini ve tepkisini, sokaklara taşmadan anında öğrenebildi.
Şimdi aynı duyarlılığı, gelin, hep birlikte, son günlerde Türkiye'nin bir numaralı gündem maddesi haline gelen "8 yıllık kesintisiz eğitim" konusunda gösterelim.
İslami dernekler, vakıflar, kuruluşlar bu yöntemi, bir "yıldırma" biçimi olarak sürekli kullanıyor. Bir yazı mı yazdınız, sanki bir teypten gelen mekanik bir sesle Türkiye'nin dört bir yanından arayanlarınız oluyor. Söze biz kırk yıllık Milliyet okuyucusuyuz diye başlıyor ve o gün yazdığınız yazıya veryansın ediyorlar. Tek merkezden yönlendirildiği öylesine açık ki!
Örneğin, anadolu liselerinde ingilizce eğitim konusunda, farklı illerden yüzlerce mektup geldi. Noktası, virgülüne kadar aynı. Sadece imzalar farklı. Çoğunun konudan haberdar olduğunu da sanmıyorum, sadece imzalarını atıp göndermişler
Her türlü eleştiriye açığım ama, böylesi kısır, acz içindeki protestolara kızıyorum. Siz bir kuklamısınız, yazacak iki satır sözünüz yokmu ki, bir merkezden yönlendirilen fotokipleri aynen gönderiyorsunuz.
Bazen öyle komiklikler oluyor ki: 20 yaşındaki biri kırk yıllık Milliyet okuyucusu olduğunu söylüyor, bazen de istisnasız hergün Milliyet'i ve beni okuduğunu söyleyenler, birinci sayfamızda kimin yazdığını, benim bir önceki gün hangi konuya değindiğimi, herhelde unutkanlıklarından bir türlü hatırlayamıyorlar.
Bilgi Çağı'na üç kala, kişi başına 3.5 yılda kalan eğitim sistemimizin, artık politikacılar tarafından istismar edilmesini istemiyorsanız, çocuklarımıza bırakacağımız en iyi mirasın eğitim, ülkemizin geleceği için yapılacak en iyi yatırımın da "eğitim" olduğuna inanıyorsanız, bir kaç dakikanızı ayırın ve aşağıdaki sayın büyüklerimizden birine telefon edin, faks çekin.
Sevgili anne-babalar, sizin için en önemli varlığın, çoçuklarımız ve ülkemiz, onların geleceği için de en önemli unsurun eğitim olduğuna inanıyorsanız lütfen telefona...
Sevgili gençler, anneanneler, dedeler, öğrenciler, öğretmenler, doktorlar, mühendisler, gazeteciler, eğitimin siyasilerin oyuncağı olmaktan çıkartılıp, pedogojik olarak ele alınmasını istiyor ve sizler gibi öğrenim olanaklarından yararlanamayanların da, bu fırsatı yakalamasına inanıyorsanız lütfen telefon başına...
İşte telefon ve faks numaraları: (Ankara kodu 0312, birinci rakamlar telefon, ikinciler ise faks numaraları)
Cumhurbaşkanılğı:468 50 30, 427 13 30 (Faks), Başbakanlık: 425 04 84, 417 04 76, Başbakan Yardımcısı: 419 01 40, 419 54 43 (F), Milli Eğitim Bakanlığı: 425 53 30, 417 70 27 (F), ANAP: 420 52 47, 420 52 55, BBP:434 09 20, 435 58 28, CHP:420 52 72, 420 52 82, DSP:419 39 38, 420 66 48, DYP:420 52 93, 420 52 97, RP:420 07 08, 420 53 19, Genel Kurmay Halkla İlişkiler: 418 53 41 (Faks), MGK Halkla İlişkiler:417 53 65