Birçok üniversitede dersler başlayalı 2, 3 hafta oldu. Ama kayıtlar hala devam ediyor. Ne zamana kadar devam edeceği de belli değil.
Ek kontenjan başvuruları 7 Ekim'de sona erecek. Derse başlamaları ise en erken kasım başı. Öte yandan KKTC ve vakıf üniversitelerinin kayıtları ise hiç biteceğe benzemiyor.
Adeta dolmuş şöförlerinin çığırtkanlığı içindeler. "Koş vatandaş koş. Puanın ne olursa olsun, yeterki gel. Zaman hiç önemli değil, paran varsa en iyi fakültenin kapıları sonuna kadar açık..." imajı veriyorlar.
Hele hele KKTC'deki üniversiteler için sanki hiçbir kural söz konusu değil. YÖK'ün denkliğini kabul etmediğini açıkladığı bölümlere bile ısrarla öğrenci alıyor. Bu arada yasal olarak 4 yıllık fakültelere 120 puanın altında öğrenci alınmayacağı açıklanmışken bu kural da hiç dikkate alınmıyor.
Olan önceki yıllarda olduğu gibi yine öğrencilere olacak. Pek çoğu mağdur durumuna düşecek. Sonunda, onca zaman ve maddi kayba karşın kendilerini savunacak bir tek merci bile bulamayacaklar...
Bu konuda, ayrıca çok ciddi iddialar sözkonusu. Bugüne kadar eşi görülmedik bir şekilde özel üniversitelerden devlet üniversitelerine yatay geçiş varmış. Torpilini bulan, özelden ya da KKTC'den en iyi devlet üniversitelerine tepeden inme nakil yaptırıyormuş...
Yatay ve dikey geçişlerle ilgili YÖK'ün çok ciddi bir inceleme yapmasında sonsuz yarar var.
Aynı statüde olmalarına karşın, kolejlerden anadolu liselerine geçiş, çok özel koşullar dışında kesinlikle mümkün değilken, özel üniversitelerden gözde devlet üniversitelerine geçişin kolaylaştırılması, bu konuda pek çok şaibeyi de beraberinde getirecektir.
Yatay ve dikey geçişlerde not ortalamasının dışında fakülteye giriş puanı aranılan en önemli özelliklerden biriydi. Ama duyuyoruz ki, bazı üniversiteler senato kararıyla bu barajı kaldırmış. Üstelik tıpba bile nakil yolu açılmış..
Bu konulardaki usülsüzlükleri yazma konusunda dilimizde tüy bitti ama YÖK ısrarla üç maymununu oynuyor. Duymuyor, görmüyor, konuşmuyor...
YÖK'ün duymayıp, görmeyip, konuşmadığı bir başka konu ise giderek rahatsız verici boyutlara ulaşıyor. Yeni üniversiteye giriş sınavı konusundaki katı tutumu ve konuyu iyi anlatamaması, öğrenci ve ailelerini çileden çıkartıyor...
Öylesine farklı yorumlar yapılıyor ki, olayın ta başından beri içinde olmasak, biz de acaba neler oluyor diye paniğe kapılırdık. Ama görebildiğim kadar eleştiri ve yakınmaların çoğu bilgi eksikliğinden kaynaklanıyor...
Yeni sisten memnun olan yok gibi. Yani bir tarafın kayrılıp, öbür tarafın mağdur edilmesi gibi bir durum söz konusu değil. En fazla eleştirilmesi gereken nokta, oldu bittiye getirilip adeta dayatılması.
Oysa bir defaya mahsus olmak üzere, daha önce olduğu gibi isteyene istediği fakülteyi seçme serbestisi sağlansa tartışmalan anında noktalanacak...
Yazara E-Posta: A.Guclu@milliyet.com.tr
