Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Kültür Eğitim Kurumları’nın kurucusu ve kendi deyimiyle “emekli” Patronu Fahamettin Akıngüç, ilginç bir tartışma başlattı. Ona göre eğitim kurumları reklam yapmamalı, kâr amacı gütmemeli, yabancı sermayeden uzak durmalı, devlet özel okullara fon ve kaynak ayırmalıymış...
Bu görüşleri çok demode bulanlar da var, kısmen destekleyenler de. Ama görünen o ki, bu söyledikleri, kurucusu olduğu eğitim kurumları da dahil eğitim sektöründe uzun süre tartışılacaktır.
Çünkü o eğitimin duayenlerinden birisi ve 50 yıldır eğitimin, özellikle de özel öğretim kurumlarının tam göbeğinde. Yani bir şeyler söylüyorsa dinlemek gerekir. İnanırsınız, inanmazsınız o ayrı bir konu.
Zaten, diğer eğitim kurumlarının sahipleri ve yöneticilerinin söylemleri de çok farklı.
Bu konuda, en iyisi, herkesin söylediklerini tek tek okuyup, son kararı siz verin. Çünkü hepsinin de çok haklı oldukları noktalar var.
Peki bizim görüşümüz ne?
Fahamettin Bey abartmış! Hem de çok abartmış.
Onun gözüyle bakarsak, özel okullara ne gerek var?
Ve, kâr amacı güden bazıları dışında tüm özel okullar, vakıf şemsiyesi altında kurulan, temel amaçları kâr etmek olmayan kurumlarmış.
Güldürmesin bizi.
Başta kendisi olmak üzere, okul sahipleri nereden nereye geldi, geriye dönüp bakmakta yarar var.
Gözümüz yok. Allah daha fazlasını versin. Ama “Vatan, Millet, Sakarya” nutukları da sakın atılmasın...

Reklam mı tanıtım mı?
Reklam ve tanıtımın önemini anlamak için emlak sektörüne bakmak yeter.
Etkili kampanyalarla, olmayan evleri bile maket üzerinden satıp, inşaat sektörünü Türkiye’nin lokomotifi haline getirdiler.
Eğitim sektörü ise elindeki kontenjanları bile dolduramadı.
Sadece üniversitelerde 170 bin kontenjan boş kaldı.
Özel ilk ve orta öğretim kurumlarını da kattığınızda yüz binlerce kontenjan ilgisizlikten doldurulamadı..
Hem de kapıda bu okullara girmek için yarışan milyonlarca öğrenci varken!..
Dünyanın en iyi üniversiteleri ve diğer öğretim kurumları bile tanıtım ve reklam yapıyor.
Çünkü sürekli yenileniyorlar ve bunu kamuoyu ile paylaşmak istiyorlar...
Türkiye’deki gelişmelere bakıldığında da velilerin reklamlardan etkilenmediğini söylemek abartı olur.
Ha, bu arada, etik kuralları çiğneyenler oluyorsa, kurumlar ve sivil toplum örgütleri ne için var? Gereğini yerine getirsinler...
Fahamettin Bey’le eğitim üzerine sık sık görüş alışverişinde bulunuruz. Hemen her konuda herkesten, özellikle gençlerden bir adım daha önde. Ama demek ki söz konusu para olunca, harcamaktan çok kazanmaktan yana!..