Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

İsmet Yılmaz, Ak Parti iktidarının 6. Bakanı.

Tek tek hatırlayalım:

Erkan Mumcu, Hüseyin Çelik, Nimet Baş (Çubukçu), Ömer Dinçer, Nabi Avcı ve İsmet Yılmaz...

Hepsi de gelir gelmez, bir önceki Bakanın yaptıklarını çöpe atıp, her şeye sil baştan başladı.

Konuya vakıf olmadıkları için de, bu operasyonları bürokratlar yürüttü.

Önceki dönemler farklı mıydı?

Kesinlikle hayır. Şimdi neyse, öncesinde de oydu!

Yani bir anlamda neredeyse son 50 yıldır ve belki daha öncesinde de, MEB'i hep bürokratlar yönetti!..

Haberin Devamı

Bakan Yılmaz'ın bu alandaki birikimi ve ilk açıklamalarına bakılırsa, bu dönemde de, değişen fazla bir şey olmayacak!..

Ağustos ataması?

Yüz binlerce öğretmen atama beklerken, bir anda ortalık karıştı.

Niye?

Çünkü ağustosta atama yapılmayacakmış.

Söylediği iddia edilen kişi kim?

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz.

Peki, gerçekten de ağustosta atama yapılmayacak mı?

İşte o biraz zor.

Hele ki referandum varsa!..

Bu konuda, henüz resmi bir açıklama yok!

Olsa bile yine de ağustosta atama yapılacaktır.

Çünkü on binlerce öğretmen emekli oluyor!

Daha önceki bakanları hatırlayın, onlar da ısrarla şubatta atama yok diyorlardı!

Peki, yapılmadı mı?..

Bakan Yılmaz, koltuğuna daha yeni oturdu ve pek çok konuya olduğu gibi atama takvimine de vakıf olmayabilir.

İşte bu yüzden, böylesi kritik sorulara ayaküstü cevaplar vermemeli, yok eğer gerçekten ağustosta atama yoksa da bunun gerekçelerini açıklamalıdır...

Önümüzdeki aylarda öyle ya da böyle, Anayasa ya da Başkanlık konusunda referandum söz konusu.

İşte böylesi bir ortamda, hiçbir iktidar, yapılması gereken atamaları, ertelemez ya da yok sayamaz.

En iyisi mi, hiç paniğe kapılmadan, kötü senaryolar yazmadan gelişmeleri beklemek.
Hükümet daha çok yeni ve bırakalım biraz koltuklarına alışsınlar.

Daha dün Hükümet Sözcüsü bile yargı konusunda çam devirmedi mi!..

Daha da önemlisi, yanlış anlaşıldığını, doğrusu öyle değil, böyle olmalıydı demedi mi!..

Fırsat eşitliği!

Eğitimde fırsat eşitliği sağlanacakmış

İstanbul'da kim nasıl eğitim alıyorsa, Şırnak'taki de aynı eğitimi alacakmış!

Haberin Devamı

Bakan Yılmaz, bakalım sözlerinin altını nasıl dolduracak?

Fırsat eşitliği, kulağa çok hoş geliyor.

Yıllardır da söyleniyor ama bir türlü arkası gelmiyor.

Peki, bu mümkün mü?

Örneğin bırakın İstanbul'la Şırnak farkını, İstanbul'un içinde fırsat eşitliği var mı?
Göreve gelen her yeni bakanın söylediklerini, yeni Bakanımız da söylüyor.

Muhtemelen o da gönlünden geçeni söyledi.

Peki ya uygulaması?

İşte o nasıl olacak, asıl onu söylenmesi gerekiyor...

Türkiye gibi nüfus yoğunluğunun fazla ve kaygan gelir dağılımının da dengesiz olduğu ülkelerde, eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak çok zor.

Ufak ve otoriter ülkeler dışında bunu sağlayan da yok gibi.

Ama en azından aradaki makası daraltmak gerekir ki, işte bizim asıl sorunumuz o noktada başlıyor!

Makas aralığı daralacağına, daha da açılıyor.

Bakan Yılmaz'ın bu konudaki projesini merakla bekliyoruz.

Şişirilmiş notlar!

Sınav deyip, geçmeyin, gençlerin geleceğine onlar yön veriyor.

Bu yüzden hak, hukuk, adalet çerçevesinde ele alınmaları gerekiyor.

Haberin Devamı

Ama nedense bu hep lafta kalıyor.

Garip olan yine bu yönde açıklamalar var!

Öğrencilerin TEOG puanlarını artırmak için öğretmenlere baskı yapan ve notları yükselten özel okullara ceza verilecekmiş.

Peki yıllardır süre gelen bu durum için ceza gören bir okul oldu mu?

Evet demek çok zor!

MEB, sınavları daha adil hale getireceğine, daha da sulandırıyor.

Yıllarca, katsayılara karşı çıkıldı ve önemli olan sınavlar, onun dışında hiçbir şey etkili olmasın denildi.

Gelinen noktada ise sınavın dışında pek çok etken rol oynuyor.

İşte bu yüzden ya dün söylenenler yanlıştı ya da bugünkü uygulamalar!

Başarı puanı, dünden bugüne hem liselere, hem de üniversiteye girişte hep sorun oldu.
Görünen o ki olmaya da devam ediyor.

MEB'in bu konudaki aba altından sopa göstermesi yani göz korkutması da yıllardır devam ediyor.

Not şişiren okullar da yıllardır belli ve MEB bütün bu okulları çok iyi biliyor.
Peki o zaman niye dur demiyor?

Daha da önemlisi, okul notları, devlet okullarına girişte önemli de özel okullara girişte niye dikkate alınmıyor?

Özetin özeti: Ne olup bittiğini anlayabilen var mı?