Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Tercih sürecinde, ikilemlerden kurtulmak mümkün değil!

İşte onlardan biri de, bu yıl mı yoksa gelecek yıl mı sendromu! Ne olursa olsun, bu yıl kesinlikle üniversiteye girmeliyim diyenlerden misiniz yoksa seneye şansımı bir kez daha denemeliyim kararlılığında olanlardan mı? Ya da ikisini birden yaşayanlardan mı?

Girmeyi düşündüğünüz üniversite ve fakülteler içinize sinmiyor ama gelecek yıl da macera olur diyorsanız işiniz daha da zor! Çünkü hangi kararı alırsanız alın, aklınız hep diğer seçenekte kalacak… Peki, böylesi durumlarda ne yapmak gerekir? En kötü karar, kararsızlıktan iyidir. Bu yüzden, enine boyuna düşünüp, bir an önce karar verin ve diğer seçeneği, tümüyle aklınızdan çıkartın. Örneğin, gelecek yıla kaldığınızda, fazladan alacağınız puan, ortalama 30 civarında olabilir ama tam tersi bir durum da yaşanabilir!

Haberin Devamı

Ve yine eğer gelecek yılı düşünüyorsanız, kesinlikle hiçbir yere girmeyin, çünkü alacağınız artı puanın yarısı, Ortaöğretim Başarı Puanı’nın düşmesi nedeniyle heba olacaktır.

Yok, eğer, artık bu sınav defterini kapatmak istiyorum diyorsanız da girebileceğiniz en iyi yere girip, derin bir oh çekin ve şuraya, buraya girseydim daha iyi olurdu, keşke şansımı bir kez daha deneseydim gibi yakınmaları ne aklınıza getirin ne de dillendirin. Çünkü sizi mutsuz etmenin ötesinde bir işe yaramaz!..

Yurt dışı mı, yurt içi mi?

Hemen her konuda olduğu gibi bu konuda da kafalar karma karışık. Yurt dışındaki çok iyi üniversitelerden kabul alan binlerce öğrencimiz var. Hem de dünyanın en iyi ilk 300’üne giren üniversitelerden.

Burada da en iyilere giriyorlar ama yine de kararsızlar. Burada kalsalar akılları yurt dışında kalacak, gitseler, pek çoğunun keşke Türkiye’de kalsaydım diyeceğine eminim.

En tepedeki öğrenciler için durum böyle de buradaki istediği fakültelere puanı yetmediği için yurt dışına açılanlarda durum farklı mı?

Onların da kafası, karmakarışık!

Yurt dışında üniversiteler daha ucuz diye, öylesine kafa karıştırıyorlar ki, inanmak mümkün değil ve sizleri sonu hüsranla bitecek bir maceraya sürükleyebilirler. Hele hele tıp başta olmak üzere sağlık bilimlerini düşünenler, bin kez daha düşünsünler derim, çünkü önlerinde, bir de YÖK’ün denklik barajı olacak ki, onun aşmak, okyanusu yüzerek geçmekten çok daha zor!..

Haberin Devamı

En popüler meslek mi en doğru meslek mi?

En iyi meslek diye bir şey yok! En doğru meslek var. Herhangi birisi için en iyi olan bir meslek bir başkası için hiçbir anlam ifade etmeyebilir! İşte bu yüzden, en iyi meslekler gibi popülist söylemlerin etkisinde kalarak tercih yapma yerine, sizin için en doğru olan mesleği seçin. Çünkü sevmediğiniz bir meslekte başaralı olmanız mümkün değil. Başarı yoksa mutluluk da yoktur, refah da! Karar da sizin, gelecek de!..