Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


       Pek çok konuda olduğu gibi eğitimde de tartışmalı konuların sayısı her geçen gün artıyor. Bu yüzden de çözüm için harcanacak efor, incir çekirdeğini doldurmayacak tartışmalara harcanıyor...
       Öteden beri var olan YÖK ve türban sancısı adeta kangrene dönüştü. Atılan adımlar, yarayı daha da derinleştirmenin ötesinde bir işe yaramıyor. Çözüm de zor gözüküyor...
       Yeni tartışma konuları da YÖK ve türban gibi üzerinde fikir birliği sağlanması çok zor konular. Örneğin üniversite harçları. YÖK ve rektörler, kesinlikle artırılmasından yana. Çünkü acilen yeni kaynağa ihtiyaçları var. Öğrenciler ise harçların daha fazla yükseltilmesine şiddetle karşı çıkıyor. Bu konuda son sözü söyleyecek olan hükümet ise tam bir çıkmazda. Artırsa öğrenciler sokağa dökülecek, artırmazsa üniversitelere yeni kaynak bulmak zorunda. Bu da imkansız gözüyor. Bu yüzden de sorun giderek içinden çıkılmaz hale geliyor...
       Kürtçe eğitim de eğitimin zaten ağrıyan başını daha da ağrıtacağa benziyor. Okulda, evde, kursta, hafta içinde hafta sonunda. AB'ye şirin gözükmek için alınabilecek her karar, zamanı ve şekli ne olursa olsun eninde sonunda Milli Eğitim Bakanlığı tarafından uygulanacak. Bu da onların hiç ama hiç hoşuna gitmiyor...
       Milli Eğitim'in şu günlerdeki önemli baş ağrılarından birisi de 8 yıllık zorunlu eğitimi desteklemek için üç yıllığına çıkartılan zorunlu kesintiler yasasının süresinin dolması. Bakan Bostancıoğlu, zorunlu kesintilerin 10 yıl daha devam etmesi için büyük gayret içerisinde. Ama vergiler altında inim inim inleyen vatandaşın tepkisi farklı: Yine kandırıldık...
       Anlayacağınız eğitimde sular durulacağına giderek hırçınlaşıyor ve kimleri alıp götüreceği de belli değil.
       İşte size önümüzdeki günlerde baş ağrıtacak çok önemli bir konu daha. Bakanlık henüz farkında değil. Öğrenci, veli ve yabancı okullar da olacaklardan habersiz. Ama bekleyin ve seyreyleyin curcunayı...
       Hükümet zorunlu eğitimin 12 yıla çıkartılması konusunda kararını verdi. Herkes gibi Cumhurbaşkanı da kararı destekliyor. Milli Eğitim Bakanlığı 12 yıl yasasının 2001'de çıkması için hazırlık içerisinde. Bu konuda TBMM'de bir sorun çıkması da mümkün değil. Muhalefet de 12 yılı destekliyor.
       8 yıllık zorunlu eğitim yasallaştığında anadolu liseleri ve kolejlerin orta kısımları kapanmıştı. 12 yıl gerçekleştiğinde de kolej olayı, özellikle de yabancı okullar tarihe karışırsa hiç şaşırmamak gerekiyor. Çünkü Anayasa bu konuda kesin. Zorunlu temel eğitim anadilde yani Türkçe yapılır ve devletin okullarında gerçekleştirilir diyor. Alman, Fransız, İtalyan ve Amerikan okullarının orta kısımlarının kapanması bu yüzdendi...
       Bu oldu bittiye hayır olamaz, yabancı okullar Lozan'ın güvencesi altında diyenler de var. Ama, 8 yıl yasası Lozan'ı ezdi geçti. Şimdi de farklı olmaz diyorlar. Alın içinden çıkılmaz bir tartışma konusu daha! Tartışmaya bir de yabancı dille eğitime ve bu okullara karşı olanlar katıldı mı, bakın o zaman kriz neymiş görün. Olay Türkiye sınırlarını da aşıp, dünya gündemine oturursa hiç şaşırmayın!..
       Özetin özeti: Sorunlar olmayacak mı? Elbette olacak. Ama eğitimde yaşananlar galiba biraz fazla. Çözümden çok, hep sorun üretiliyor.


Yazara E-Posta: aguclu@milliyet.com.tr