Ali Eyüboğlu

Ali Eyüboğlu

aeyuboglu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Yangın Var’ izleyiciye, Diyarbakırlı ile Trabzonlu veya bir Artvinliyi nelerin ayrıştırıp, nelerin birleştirdiğini tarafları rahatsız etmeyecek şekilde anlatan, yangına körükle değil, suyla giden bir film. Kutluyorum emeği geçenleri

Mesut Yılmaz, “Avrupa Birliği’ne giden yol Diyarbakır’dan geçer” dedikten sonra güneşin etrafında kaç kere döndü dünya?
Türkiye’nin AB’ye müracaat ettiği gün Ekvator’un herhangi bir noktasından bir deve kervanı çıkmış olsa yola, dünyanın etrafında kaç tur atmıştı acaba?
Kapısında süründüğümüz ‘Avrupa Birliği’nden Sorumlu’ nice bakanlarımız da oldu oysa.
Baktık ki ‘sorumlu’ lafı biraz ‘sorunlu’, o bakanlığın adını doğrudan ‘Avrupa Birliği’ yaptık, ama ne fayda!
Türkiye’nin pozisyonu hâlâ ‘yerinde say’ modunda.
AB’nin Türkiye’ye ne zaman “Uygun adım, marş” diyeceği, ne zaman arasına buyur edeceği bile belli değilken ha Diyarbakır’dan çıkmışın yola, ha Edirne’den hiçbir fark yok arada!
AB’ye giden yolun akıbeti gibi, sadece düştüğü yeri değil, 30 yıldır hepimizin içini yakan bir yangının da nasıl söneceği belli değil.
Yurdun her yanını saran bu büyük yangına bir kova da olsa su dökmek amacıyla çekilen ‘Yangın Var’ adlı filmi seyrettim salı akşamı, Kanyon’daki galasında.

Haberin Devamı

BU FiLMDE BAŞKA BiR ‘YANGIN VAR’

Filmde anlatılan gerçek
‘Yangın Var’, gerçek bir olaydan yola çıkarak çekilmiş.
Filmden önce, yaptıklarıyla ‘Yangın Var’ filmini çekenlere ilham olan Diyarbakır’ın BDP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Trabzon Çayırbağı’nın AKP’li Belediye Başkanı Hilmi Köroğlu ve Ahmet Kaya’nın eşi Gülten Kaya’yla ayak üstü sohbet ettik.
Köroğlu’yla 2009’da İçişleri Bakanlığı’nın Antalya’da düzenlediği ‘Belediye Başkanları’ toplantısında tanıştıklarını söyleyen Baydemir, “Başkan, yörelerinde kavgalı insanların birbirlerinin ahırlarını yaktığını, itfaiye araçları olmadığı için bu yangınlara müdahale edemediklerini anlatınca Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi olarak kendilerine bir itfaiye aracı hibe ettik” dedi.
Diyarbakır’ın BDP’li belediyesinin AKP’li Trabzon Çayırbağı Belediyesi’ne itfaiye aracı hibe etmesinin kolay olmayacağını tahmin etmek hiç de zor olmasa gerek.
Filmi izleyince anlıyoruz ki, gerçekten de kolay olmadı bu itfaiye aracının bağışı.
Çünkü bir tarafta, “30 yıldır bizi yakanlardan niye alıyoruz itfaiye aracını?” diye soranlar, diğer tarafta “Lice varken niye Trabzon’a bağışlıyoruz itfaiye arabasını” diyenler.
Hassas bir mevzu yani.

Haberin Devamı

Orası sanki başka bir ülke!
‘Yangın Var’ı çekenler, gerçekleri beyazperdeye aktararak toplumun bir kısmının takdirini kazanırken, diğerlerinin hışmına uğrama riskini de alıyor. Trabzon Çayırbağı’nda itfaiyecilik yapan Gürcü asıllı Artvinli milliyetçi ve saf bir ‘yurdum insanı’, Trabzonspor taraftarlarının “Bize her yer Trabzon” sloganını “Bana her yer Türkiye” diye içselleştirerek çıktı yola, Diyarbakır’a gidince gördü ki, burası başka bir dünya.
Sokakta konuşulan dil farklı, sanki ülkesinde bir yabancı!
Trabzon’dan Diyarbakır’a giden itfaiyecinin başka bir ülkeye gitmişçesine yaşadığı kültür şoku gibi, iki şehir insanının birbirlerine bakışı da çok dengeli bir şekilde ele alındı ‘Yangın Var’da. Denge dozunda.
‘Yangın Var’ izleyiciye, Diyarbakırlı ile Trabzonlu veya bir Artvinliyi nelerin ayrıştırıp, nelerin birleştirdiğini tarafları rahatsız etmeyecek şekilde anlatan, yangına körükle değil, suyla giden bir film.
Kutluyorum emeği geçenleri.

Haberin Devamı

VAN’A ÇOCUKLAR İÇİN TİYATRO ÇADIRI KURACAK

‘Yangın Var’ filminin galası için Kanyon’a erken gidince, vakit geçirmek için oturdum Mint Point’e. Çok geçmeden ‘Yangın Var’ filminde ‘konuk oyuncu’ olarak Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı’nı oynayan Yavuz Bingöl geldi.
Biraz sohbet ettik, Van için düşündüğü ve üzerinde çalıştığı projeyi anlattı. İşte Bingöl’ün söyledikleri: “800 kişilik tiyatro çadırı kuracağım Van’da. Adını da büyük bir ihtimalle Sadri Alışık Çocuk Tiyatrosu koyacağım. Depremden etkilenen çocukların morallerini düzeltmek için her hafta bir etkinlik yapacağız bu çadırda. Tek kişilik gösterilerden çocuk oyunlarına, solo konserlere kadar çeşitli etkinlikler olacak. Alper Kul’la konuştum, tek kişilik oyunu için söz verdi. Yılmaz Erdoğan’a, Ata Demirer’e de teklif götüreceğim tek kişilik oyunlarıyla ilgili. Erdal Erzincan, Suavi gibi arkadaşlarım ve ben de konser vereceğim. Nisan ayına kadar Vanlı depremzede çocukların eğlence merkezi olacak bu çadır.”