Asu Maro

Asu Maro

amaro@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Bu nasıl çaresiz bir durum? Birinin seni öldüreceğini biliyorsun, eminsin. Gizlice plan falan yapmıyor adam, açık açık söylemiş, “Seni öldüreceğim” demiş. Ne yaparsın? Nasıl kurtarırsın canını? Kimden yardım umarsın?

Herhalde aklına ilk gelecek şey polise sığınmaktır, öyle değil mi? Hani başına bir şey geldikten sonra “Bir düşmanı var mıydı?” diye soracak olan merciye. Başına o iş gelmeden seni korusun diye. Gelecek iş belli, düşman belli.

Işık İkizoğlu da öyle yapmış. Eylül ayında boşandığı kocası Yahya Cengiz Küçük kendisini ölümle tehdit ettiği için polise başvurmuş. Hem de bir değil, iki değil, üç kere. Aynı gün içinde. Bu hayattaki son günü olan 15 Mayıs’ta.

Haberin Devamı

Olay, İzmir’in Dikili ilçesinde meydana geliyor. Artık rutine bağlanan bu haberler için bir şablonu olan gazetelerin ifadesiyle “Kadına şiddetin adresi bu kez Dikili”.

Işık İkizoğlu 32 yaşında, 58 yaşındaki kocasıyla eylül ayında boşanmış, kızıyla birlikte yaşıyor.

15 Mayıs sabahı kızını okula bırakırken, eski kocasının orada beklediğini görüyor, korkuyor, 155’i arıyor.

Adamı görünce korkmasından anlaşıldığı üzere halihazırda tehdit edilmekte. Polis geliyor, Yahya Cengiz Küçük’ü ekip aracına alarak olay yerinden uzaklaştırıyor, çocuk derse giriyor.

Ama tabii adamı uzaklaştırıp salıvermek çözüm olmadığı için, Küçük bu kez İkizoğlu’yla bir çay bahçesinde oturup konuşmak istiyor. Konuşma tartışmaya, itişip kakışmaya dönüyor ve kadıncağız o masadan kalkınca soluğu Dikili İlçe Emniyet Müdürlüğü’nde alıyor. Diyor ki “Bu adam beni hırpaladı, ayrıca ölümle tehdit ediyor, şikâyetçiyim”. Fakat rapor için götürüldüğü hastanede doktor darp olmadığına kanaat getirip gönderiyor.

Kâbus bitmiyor, hastane çıkışı gene karşısına dikiliyor eski koca, tekrar tartışıyorlar ve kadın bir kez daha karakola gidiyor. “Bu adam beni öldürecek” diyor tekrar.

Polis ne yapıyor? Küçük’ü Emniyet Müdürlüğü’ne çağırıyor. Tartışma polisin gözü önünde de devam ediyor. Adam “Bana çocuğumu göstermiyor” gibi bahaneler ileri sürüyor, polis herhalde “Evet, kafama koydum, birazdan kendisini öldüreceğim” demediği için serbest bırakıyor Küçük’ü.

Haberin Devamı

Saat 16.00. İkizoğlu’nun kapısı çalıyor. Gelen Yahya Cengiz Küçük. Eski karısını kafasına defalarca çekiçle vurarak öldürüyor ve 155 Polis İhbar Hattı’nı arayıp sekiz saat içinde üç kez yardım isteyen ama katledilmekten kurtulamayan kadını öldürdüğünü söylüyor.

Film olsa inandırıcı bulmayız, o derece saçma, akıl dışı, kâbus gibi bir hikâye. Ve bu kaçıncı artık. Anlayamıyorum, neden inanmıyorsunuz, bu adamlar dediklerini yapıyorlar işte. Bu ülkede kadınlar ha bire ayrılığı sindiremeyen eski kocalar tarafından katlediliyor ve çoğu da önceden ne yapacağını açıkça bildirmiş oluyor.

Artık bir kabul etseniz, bir kadın çocuğunun babasını polise şikâyet etmeyi, “Beni öldürecek” demeyi göze aldıysa orada ciddiye alınması gereken bir durum var.

Daha kaç kez “Vah vah, bilmiş de başına geleceği, şikâyetçi olmuş” diye üzüleceğiz? Biliyorlar tabii, siz de bilin.

Polis de koruyamayacaksa ne yapsın kadınlar? Erken davranıp onlar mı katil olsun ölmemek için?