Asu Maro

Asu Maro

amaro@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Çok şey söyleniyor, ‘ötekileştirme’den söz ediliyor, ‘yabancı düşmanlığı’nın alıp

Nedir bu Abulkasem
yürüdüğünden, Batı’nın ‘kendinden olmayana’ duyduğu korkuyla karışık nefretten...

Ve doğal olarak bu konu son dönem üretilen pek çok tiyatro metnine de konu oluyor. Fakat ben hiç bu kadar meseleyi net ortaya koyup lafı dolandırmadan bütün ikiyüzlülüklere ayna tutanını, bunu da “Bak nasıl empati yapıyorum” diye tepeden bakmadan yapanını izlemedim.

Şaşırtıcı değil, çünkü yazarı Tunuslu bir baba ve İsveçli bir anneden dünyaya gelen, İsveç’in parlayan yıldızlarından, 1978 doğumlu Jonas Hassen Khemiri.

Haberin Devamı

Yani ‘yabancılık’ meselesine her taraftan, hem içeriden hem dışarıdan bakabilen, bunu da zekice bir kurgu ve parlak mizahla yapan bir yazar.

‘İstila’, kurucularından olduğu İkinci Kat’tan ayrılan Sami Berat Marçalı’nın yeni topluluğu B Planı’nın ilk oyunu olarak Türkiye prömiyerini yaptı bu sezon.

Bütün hikâye, ya da hikâyecikler diyeyim, ne anlama geldiğini kimsenin tam olarak bilmediği, ama ‘ağır bir isim’ olduğunda birleştiği ‘Abulkasem’ etrafında dönüyor.

Nedir bu Abulkasem

Kendi penceresinden

Lübnan’da yaşayan, mafyatik şeyleri seven bir dayı da olabilir, dünya çapında ün yapmış Müslüman bir tiyatro yönetmeni de... Bir hafta ‘salaş, b.ktan, eğri büğrü’ niyetine kullanılabilir, öteki hafta ‘süper, enfes; deli güzel’. Bazen aşağılama, bazen iltifat. Bir bakıyorsun isim, az sonra sıfat.

Nereye koyacağını bir türlü bilemediğin, aslında anlamını kullanan kişiden alan bir sözcük. O kişi ‘tanımadığı’, ‘yabancı gördüğü’ şeyden korkuyorsa dehşet verici, ona karşı hayranlık duyuyorsa nefes kesici.

‘İstila’nın en güzel tarafı bu zaten. Irk, din, dille ilgili önyargıları bir bir ortaya dökerken, ‘öteki’ olarak görülene değil, tam tersi, kendi ‘elit’ penceresinden ona bakana çeviriyor aynasını.

Hikâyede aralarında üç tane ‘uzman’ bir açık oturuma katılıp Abulkasem meselesine yorum getirmeye çalışıyorlar ki evlere şenlik ve ziyadesiyle tanıdık. Kimsenin bir dediğinin bir dediğine uyması gerekmiyor, zırvalamak serbest.

Haberin Devamı

Sami Berat Marçalı bu parça parça başlayıp bütün detayların sonunda bütünü oluşturduğu metni tıkır tıkır akan, hiçbir ayağı aksamayan, konusunun ağırlığı kadar da komik bir oyuna dönüştürmüş. Çevirinin de katkısı büyük buna, aralarda ‘herıld yani’ler, ‘ikoncan’lar, ‘Gıybet’ şarkıları uçuşuyor ve bunlar metne çok yakışıyor.

İyi oyunculuk

Nedir bu Abulkasem

Oyuncuların dördü de çok iyi. Barış Gönenen, Hakan Kurtaş, Efe Tunçer, Seda Türkmen sürekli değişen karakterleri canlandırıyorlar. Arada hafıza akışlarıyla anlatılan hikâye canlanıyor sahnede ve biraz önce anlatıcı olan oyuncu bu sefer gözümüzün önünde hikâyenin kahramanına dönüşüyor. Hem de hiç kafa karışıklığına meydan bırakmadan. Özellikle Efe Tunçer’in İranlı Abulkasem olarak hikâyesini anlattığı, Seda Türkmen’in de İsveçli çevirmen olarak onun dediklerini Batılı gözüyle ters yüz edip bir sanatçıdan azılı bir bombacı çıkardığı sahne müthiş.

Peki, sonuç olarak, kimdir bu Abulkasem? Lübnan’da doğduğuna dair kesin veriler var, yok yok, Filistin’de, kesinlikle Libya’da. Ne fark eder, Kafdağı’nın ardında, adını sanını duymadığımız bir ülkenin ücra bir köyünde işte.

Haberin Devamı

Tamamen normal bir mülteci kampında, tamamen normal bir çocukluk geçirmiş, ileride azılı bir terörist olacağına dair ‘yobazlık emareleri’ yok.

Yazılarında ABD’nin yabancı basınına övgüler düzerken Amerikan karşıtı gösterilere katılan, oturma izni politikası konusunda İsrail’e teşekkür ederken Yahudi karşıtı sloganlar atan bir adam. Batı için potansiyel tehlike, Arap dünyası için bir hain. Herkese muhalif.

İşte öyle bir şey... Saçma mı buldunuz? Çok Abulkasem’siniz doğrusu.

İSTİLA / B PLANI

Yazan: Jonas Hassen Khemiri, Çeviri ve Reji: Sami Berat Marçalı, Oynayanlar: Barış Gönenen, Hakan Kurtaş, Efe Tunçer, Seda Türkmen, Dramaturji: Dilek Tora, Sahne Tasarımı: Jesse Gagliardi, Giysi Tasarımı: Hilal Polat, Işık Tasarımı: Alev Topal, Koreografi: Gizem Erdem, İllüstrasyon: Dilan Sarıoğlu, Fotoğraf-Teaser: Çağla Çağlar

‘İstila’ 8,9 Mart’ta Kumbaracı50’de,

14 Mart’ta Taşra Kabare’de.

Kadınlar Aladağlı kızları anıyor

Bugün 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ya, Tiyatro D22, Adana’nın Aladağ ilçesindeki öğrenci yurdunda çıkan yangında kaybettiğimiz 11 kız çocuğunu 11 kadın yazarın kaleminden metinlerle anıyor. Aylin Alıveren ve Berkay Ateş’in proje tasarımını gerçekleştirdiği ‘Aladağ’ okuma tiyatrosunda metinleri okuyacak oyuncular Tilbe Saran, Tülin Özen, Funda Eryiğit, Meltem Cumbul, Nergis Öztürk, Sevinç Erbulak, Füsun Erbulak, Ecem Uzun, Esra Şengünalp, İpek Büyükakın, Özlem Öçalmaz, Pınar Yıldırım. Saat 20.30’da Ses Tiyatrosu’nda yapılacak geceye katılanlar, 10 TL karşılığı alacakları biletle Yazarlar Ormanı’na bir fidan bağışlamış olacak. (Rezervasyon: 0531 332 85 68)