Attila Gökçe

Attila Gökçe

agokce@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


İnönü’de tarihi bir maç izledik. Sezon başından beri büyük istikrarla üç kupada birden mücadele eden Beşiktaş evindeki maçlarda sezonun ilk yenilgisini alarak Türkiye Kupası’na veda etti. Tur atlayan takım Gençlerbirliği...
Başkent ekibini başarısından dolayı kutlamalı, saha içinde sergilediği sinsi çirkinlikler, provakasyon ve sertlikler nedeniyle de kınamalıyız. Ersun Yanal’ın takımına kazandırdığı taktik özelliklere, tempoyu yükselten fizik kaliteye alkış borçluyuz. Sahanın her yerinde pres yaparak, yardımlaşarak, sanki 20 kişilik takımmış gibi kalabalıklar oluşturan rakibe oynayacak alan ve zaman bırakmayan Gençlerbirliği elbette takdir edilmelidir. Ancak başta Thomas olmak üzere El Saka’nın, Ahmet Hassan’ın ve Youla’nın Beşiktaşlı futbolcuları sertlikleriyle yıldırdıklarını, sinirlendirdiklerini ve kışkırttıklarını da bir kenara not edelim. Bunlar elbette Ersun Yanal’ın öğreteceği çirkinlikler değil. Agresif futbolla provakasyon farklı şeyler. Ama gerçek ortada. Gençlerbirliği dün Beşiktaş’ı kupadan elemekle kalmadı, onun da ötesinde Ahmet Yıldırım ve Nouma’nın kırmızı kart görmesiyle lig liderinin kadro zaafına uğramasını da sağladı.
Hemen söyleyelim, hakem İsmet Arzuman’ın cebinden çıkan kartlar bütünüyle doğru... Ancak Arzuman göstermediği kartlar dolayısıyla bir hakeme yakışmayacak yönetim anlayışı sergiledi. Özellikle Gençlerbirliği’nin ikili - üçlü sıkıştırmalarında kasıtlı faullere seyirci kaldı. Beşiktaşlı futbolcuların en masum hareketlerine faul düdükleri çaldı. MHK’nin, İsmet Arzuman’ı bu maça atamasındaki nedenler akıllarda soru işareti olarak kaldı.
Eleştiriyi dürüstçe yapmalıyız. Lidersiz Beşiktaş takımının sahaya yanlış bir on birle çıktığını gördük. Lucescu, Trabzon depmasmanını da düşünerek Kaan Dobra’yı kenarda tutuyor. Serdar’ı kulübede oturtuyor. Sağ kanat Maldaraşanu’ya, sol kanat Ahmet Yıldırım’a emanet... İkisinin de yeri kanat değil. Bu maçın kayıp sayfasında Lucescu’nun da hatası var.
Yine de tarihi maçtı. Beşiktaş 9, Gençlerbirliği 10 kişi kaldıktan sonra unutulmayacak tablolar sergilendi. İlk yarının kralı Gençlerbirliği, İlhan Mansız’ın inanılmaz onur savaşını durduramadı. Gollerini tutamadı. Kaan Dobra oyuna girdikten sonra adeta iki kişilik oynadı. Zago’yu da alkışlamak gerekir. Tayfur ve Yasin’in verimsiz ve yetersiz kalması da kupa kaybının önemli nedeniydi. Beşiktaşlı futbolcuları da kutlayalım. Yedikleri şok gollere rağmen mücadeleyi bırakmadılar. Ölesiye koştular, savaştılar. 100. yılda onlar da kaybederken bile onurlarını yere düşürmemenin örneğini sergilediler.