"İmparator" lakaplı
Beckenbauer önde, Başbakan Schröder onun arkasında!..
Almanlar
karma bir takımla çıkıyor. Göze çarpan diğer iki kişi, ünlü film yıldızı
Claudia Schiffer ile ünlü tenis şampiyonu
Boris Becker. Başbakanından artistine kadar hepsi, tek bir amaca kilitli:
2006 Dünya Futbol Şampiyonası ev sahipliğini Almanya'ya taşımak.
Dünya Kupası'nda ev sahipliğini kapmak için, ülkeler arasında her adımda
rengi değişen, hatta pis dedikodulara yol açan iddialarla karışık, müthiş bir mücadele var.
"Kopyası değil, kendisi"
Aday ülkeler önce FİFA önünde
tanıtım yapıyor. Zürih'teki tanıtıma Almanya yukardaki ekiple katıldığında, söz sadece efsanevi futbol devi Beckenbauer'de:
"Sakın şaşırmayın, gördüğünüz Schröder'in kendisidir, kopyası değil!.."
FİFA önündeki sözcü, işi en iyi bilen
Beckenbauer. Başbakan Schröder sadece
orada hazır bulunuyor. Ağzını bir kere bile açmıyor!.. Hep susuyor. Yadırgıyorsunuz, değil mi?..
Bir futbol kupasına ev sahipliği yapabilmek için,
bir ülke varını, yoğunu ortaya döküyor. Kimse,
"bu benim işim değil" demiyor. Ötekiler varlıklarıyla, FİFA'yı etkilemeye çalışıyor.
Kupalara, olimpiyatlara, benzer organizasyonlara ev sahipliği yapmanın, sayısız yararı var.
Her şeyden önce, o ülkeye
birkaç milyar dolar akıyor. Ülkenin altyapısı modernleşiyor. Ayrıca, dünya çapında tanınıyor.
Saygınlık kazanıyor.
Almanya,
eski Doğu Alman kentlerini bu kupayla çağdaş hale getirmeyi planlıyor. Bu nedenle, ev sahipliğine çok asılıyor.
İngiltere ise,
Holiganizm yaftasını sırtından atma peşinde. Onun için aday. Bir başka aday
Güney Afrika. Dolayısıyla, mücadele bir anlamda
mazlum milletlerle, diğerleri arasında.
Güney Afrika ev sahipliğini
siyasal saygınlık için istiyor. Zürih'e onlardan giden politikacı yok. Ama,
zenci Başkan Mandela, oy verecek FİFA üyelerine tek tek telefon ediyor. Israrla
"bir kez olsun, Afrika'ya şans verin" dediğini, herkes biliyor.
Bir oy, bir ihale
Yine, bu gibi organizasyonlarda tek tek üyeler dışında,
ülkeler arası pazarlık her türlü tahminin ötesinde.
Geçmişte anımsıyorum, örneğin,
"oyunu bana ver, helikopter ihalesini sana veririm" gibi pazarlıkların, buralarda sonu yok. Almanya bunu denemiyor. Her şeye rağmen, ev sahipliğini 11'e karşı 12 oyla kazanıyor. Oylama en çok İngiltere'de kıyamet kopartıyor.
Suskun Başbakanları arkada, yıldızları önde!.. Bu tabloyu, bir de siz düşünün!..
Yazara E-Posta:
ydogan@milliyet.com.tr