Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın “FETÖ/ PDY örgütünün mevcut bir siyasi yapıya sızma girişiminde bulunduğu” iddiasıyla yürüttüğü soruşturma kapsamında, 33 kişi hakkında gözaltı kararı çıkınca, Milliyet, haberi “FETO’nün MHP’ye sızma harekâtı” başlığıyla okurlarına aktardı.
Haberde, kamuoyunda “MHP’ye operasyon yapılıyor” algısı oluşturulmaya çalışıldığı, ancak bu operasyonun gerçekte MHP’ye sızmaya çalışan FETÖ yapılanmasının ortaya çıkarılmasına yönelik olduğu belirtiliyor. Haberde ayrıca kamuoyunun yakından tanıdığı bazı gazeteci, akademisyen ve araştırmacıların ‘Kurban bayramı tatili olmasına rağmen’ gözaltına alındığı belirtiliyor ve kısaca şu ifadelere yer veriliyor: “…Mümtaz’er Türköne, Yavuz Demirağ, İbrahim Kanbur ile araştırmacı Özer Sencar’ın da aralarında bulunduğu 22 kişi FETÖ ile bağlantıları olduğu iddiasıyla gözaltına alındı. Zanlılardan 12’si emniyette yapılan işlemlerinin tamamlanmasıyla birlikte çıkarıldıkları nöbetçi mahkeme tarafından bayram tatili sürecinde serbest bırakıldı…”
Yeniçağ Gazetesi itiraz ediyor
Hiçbir gazeteci meslektaşlarının bu tür iddialarla gözaltına alınmasını istemez. Yeniçağ Gazetesi bazı yazarlarının böyle bir soruşturmaya konu olmasına elbette haklı olarak tepki gösterebilir, gözaltına alınmalarını ya da savcılık iddialarını sorgulayabilir ama bunları yapmayıp Milliyet’in bu haberle ‘ülkücüleri tehdit ettiği’ iddiasını ileri sürerek tepkisini ortaya koyması büyük bir haksızlık ve gazete hakkında kullandığı ifadeler de tam bir meslek ayıbıdır.
Bir gazetenin haberini eleştirebilirsiniz ama o gazeteye yönelik ağır ithamlar da bulunmak için elinizde çok sağlam bilgilerin olması gerekir. Haberde bazı ifadeleri yok sayarak, başını sonunu keserek değerlendirebilir misiniz? Aynı dosyada adları geçen bazı isimleri bazı isimlerle yan yana gelmesin diye yok sayabilir misiniz?
Milliyetin haberinde yer alan “MHP’ye operasyon yapılıyor” ya da “bayram sürecinde” ifadelerini cımbızla çekip gerçekliğinden kopararak gazetenin ülkücüleri tehdit ettiğini, serbest kalanların bayram için bırakıldığını, “operasyonların devamı gelecek, sizi geçici olarak bıraktık” anlamına gelecek tehditlerde bulunduğunu söylemek hangi mantıkla açıklanabilir?
Haberde 33 kişi gözaltına alındı demiyor, savcılığın elinde 33 kişilik bir liste olduğu belirtiliyor. Buna rağmen “…gözaltı kararı verilenlerin sayısı 21 ama Milliyet 33 rakamı ile önümüzdeki günlerde “yeni dalga”nın geleceğine mi işaret ediyor? diye sormak kendi okurunu yanıltmak değil midir?
Bayram ‘süresince’ değil, ‘sürecinde’
Milliyet Ankara Büro Haber Müdürü Gökçer Tahincioğlu da Yeniçağ’ın eleştirilerine bir açıklama gönderdi…
“Eleştiriye konu olan söz konusu haber, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturma ile ilgili bilgi aktarılmasından ibarettir.
15 Temmuz darbe girişiminin ardından Milliyet Gazetesi’nin Ankara bürosu olarak, diğer tüm basın ve yayın organları gibi yürütülen soruşturmaları, gözaltına alınan ve tutuklanan ya da serbest bırakılan isimleri, bu isimlerin hangi suçlamayla karşı karşıya olduklarını yakından takip etmekteyiz. Çok sayıda soruşturma, yüzlerce tutuklama, binlerce gözaltının söz konusu olduğu bu ortamda, bilgiye erişebilmek, soruşturmaların içeriğini doğru aktarabilmek de büyük önem taşıyor.
Bu kapsamda, sözü edilen haberde de önceki soruşturma haberlerindeki gibi soruşturmanın kimleri kapsadığı, kimlerin gözaltına alındığı, suçlamanın ne olduğu, neyin araştırıldığı, kimlerin serbest kaldığı gibi sorulara yanıt aranmıştır.
Bir siyasi grubu öne çıkarmak, bir diğerini geri bırakmak amacının olmadığı ve olamayacağı haber metninden açık biçimde anlaşılmaktadır. Haberde, bayram tatili “süresince” değil “sürecinde” gözaltına alınan isimlerin serbest bırakıldığı belirtilmiş, bu kişilere yönelik savcılığın yönelttiği suçlamanın aktarılmasından başka ifade kullanılmamıştır.
Haberde yer verilen isimler de haberin yapan arkadaşlarımız tarafından değil, savcılık tarafından belirlenmiş ve haklarında işlem yapılmıştır. Kimlere aynı dosyada yer verildiği de savcılığın takdiridir. 2016/126352 nolu hazırlık soruşturmasındaki suçlamanın “siyasi yapıya sızma hazırlığı” olduğu da yine adli evraklardan görülebilecektir. Tüm adli soruşturmalar gibi takip ettiğimiz, bilgiye erişebilmemiz halinde haber yaptığımız bu soruşturmada da takipsizlik ya da bir başka gelişme söz konusu olduğunda okurlarımıza en doğru şekilde aktarma gayretimizi sürdüreceğiz.”
***
Milliyet’in haberi bir soruşturma ve gözaltına alınıp serbest bırakılanlar üzerine kurulmuş. Serbest bırakılanların kimlikleri belirtilmeli, “bayram sürecinde” ifadesi yerine de daha anlaşılır bir cümle kurulabilirdi. Ama haberde hiç yorum yapılmadığı halde, habere yönelik eleştirilerin tamamen yanlış yorumlamaktan kaynaklandığına inanıyorum.
Bir haber eleştirebilir ama haberde ‘niyet’ okunmaz... Çünkü bu meslek algı yaratma, hedef gösterme işi değildir. Onun için haberleri sadece yaparken değil, eleştirirken de adaletli ve vicdanlı olun. Kamuoyunu doğru bilgilendirin. Bir haberin niçin yapıldığını değil, neden yapılmadığını sorgulayın ve asla bu mesleğin kendi aramızda kutuplaşmasına izin vermeyin.
