Bülent Ecevit dedi ki: "Önümüzü göremiyoruz"...

Umur TALU

İŞKENCE sırasında bana cop sokan...
Baygındı, yere attılar, tekmelediler...
Elektrik verilirken elimden ayağımdan tutan kişilerden...
Zorla zıplatıyorlardı, benden de saymamı istiyorlardı. 1256'ya kadar saydım. Bayıldı...
Kafasından tutup duvara vuruyordu...
Beni zorla çırılçıplak soydu, titriyordum, cinsel tacizde bulundu, vücudumun her tarafını elleri ile yokladı...
Ayağıma kablo bağlayan...
Elektrik verilirken gözlerim bağlı idi...
Elbiselerimi çıkarmaya çalıştı...
Copla cinsel organımı zorladı...
Sandalye ile de vuruyordu...
Çırılçıplak vaziyette bana elektrik verilirken başımda duruyordu, cinsel organıma bir şeyler değdiriyordu...
Suyu yere döktü, zorla yalattırdı...
Giysimin altından elini sokarak iğrenç bir şekilde göğsümü tuttu, seni göğüs kanseri yapmadan buradan göndermeyeceğim dedi...
Copu cinsel organıma sokmaya çalıştı...
Kız mısının, daha önce üzerinden kaç kişi geçti...
Okul kıyafetimin düğmelerini, gömleğimin düğmesini çözmeye kalkan...
Üzerimde bulunan tüm eşyalarımı parçalamak suretiyle çıkardılar...
Göğüslerimi sıktı, hatta tırnak izi kaldı...
Bu olay sebebiyle kanama geçiriyordum...
Islak battaniye üzerinden elektrik geçirirken...
Göğüs ucuma, dudaklarıma, cinsel organıma elektrik verildi...
Yorulunca tekmeliyordu...
Beni çırılçıplak soyarak vücuduma baktı...
Sürekli olarak kafa atıyordu...
Üzerimde bir tek külodum kalmıştı... Çok utanarak çıkardım...
Elektrikten sonra hayalarımı sıkmaya başladılar...
Bu copu sana sokacağız dediler...
Bacak arama ve makatıma dayadılar...
Cinsel organıma ne olduğunu anlayamadığım soğuk bir şey değdirilerek işkenceye başlandı...
. . .
Bilmem ki siz de, Beşiktaşlı Oktay'ın "gerçek" ana - babasını bir fincan suda arayanları "reyting reyting" izleyenlerden misiniz?
"DNA testi yapılmalı mı, yapılmamalı mı" diye soranlara oturduğunuz yerden yahut bir telefonla cevap verenlerden misiniz?
Pijamayla yahut gecelikle veya ev haliyle ekran karşısında "Türkiye'nin bu en önemli gündem maddesi"ne kendinizi kaptırdınız mı?
O sırada yanınızda mıydı çocuklarınız, uyuyorlar mıydı, yoksa genç miydiniz, bilmem.
Bilemem, yukarıdaki sözleri "ifade" olarak söylemek zorunda kalan "suçlu" gençlerle aynı ülkede yaşadığınızın ne kadar farkındasınız?
Bu ülkede bunlar yaşanırken nasıl yaşadığınızı bilemem elbette.
Yüreğinizi bir yoklayınız!
Ne hissediyorsunuz?




Yazara Email umur.talu@milliyet.com.tr