Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Önceki akşam 6 kişi bir restoranda yemek yiyoruz. Bir yandan Nextflix dizilerinden konuşuyoruz, Black Mirror’ın hayatın ‘like’lar üzerine kurulu bölümünden bahsediyoruz.

“Gelecek korkutuyor, bu dizi beni depresif yapıyor” diyen var, “Zaten böyle yaşıyoruz” diyen de...

Sosyal medyadaki ‘beğeni’lerimizden değil, Uber’deki puanımızdan bahsediyor.

İşte o ana kadar aklımın ucundan bile geçmemiş Uber puanıma bakmak.

Birden herkes kendi puanına bakıyor, puanı daha yüksek olanlar düşük olanlara puanlarını nasıl yükseltebilirler tüyoları veriyor.

Haberin Devamı

Peki ama neden puanı yükseltmek gerekiyor?

Masadaki evli çiftlerden biri örnek veriyor, “Benim puanım yüksek, ben çağırınca hemen bir araba geliyor, kocamın puanı düşük, ilk kullandığında bir kere 1 yıldız aldığı için, o çağırınca araba yok gösteriyor uygulama” diyor.

İşte o anda hepimizi alıyor bir telaş, bir stres...

‘Beğeni’ler, yıldızlar nasıl artacak diye.

Çağlayan’dan dijital çağın sokak modası

Ertesi sabah Londra Erkek Moda Haftası’nda Chalayan defilesine gidiyorum.

Hüseyin Çağlayan’ın Mayfair’deki mağazasında.

‘Beğeni’n kadar varsın
Kapıda Elton John’ın eşi David Furnish’le çarpışıyorum, hemen arkasından en son Marka Konferansı’nda İstanbul’da GQ Yayın Yönetmeni Dylan Jones ile birlikte izlediğimiz İngiliz Moda Konseyi yöneticisi Caroline Rush geliyor.

Daha sonra da Vogue’dan Business of Fashion’a önemli bütün moda yayınlarının editörleri, yazarları ve tabii satın almacılar...

Kapıdaki fotoğrafçıları aşıp da içeri girdiğimde ‘Momentum’ adlı koleksiyonun hikâyesini okuyorum yerime kurulurken.

Momentum, aslında dijital çağda ‘beğeni’ kültürünün üstümüzde yarattığı ağırlığı ve çaresizliği eleştiriyor.

Kendi değerimizi nasıl başkalarının kararlarına teslim ettiğimizi de...

İşte bunun için Çağlayan, spor giyim, sokak kültürü ve dijital iletişimi taklit etmeyi öne çıkaran bir koleksiyon yaratmış bu sefer. Defile de, modellerin Gagosian sanat galerisinin önünden yürüyerek mağazaya girmesiyle başlıyor zaten.

Defile sonrası ise Gagosian’ın önünde modeller diziliyor ve moda eleştirmenleri ve satın almacılar koleksiyonu yakından inceleme fırsatı buluyor.

Haberin Devamı

Sokakta arka fonda yer alan görüntülerle sokak kültürünün öne çıktığı koleksiyon birbirine çok yakışıyor.

Hüseyin Çağlayan bir kez daha moda dünyasından büyük beğeni topluyor.

Ve her zamanki tevazusunu koruyor.

‘Bırakın telefonu, anı yaşayın!’

Defile sonrası Hüseyin Çağlayan ve Melih Yörü ile birlikte minik bir kutlama yapıyoruz. Hüseyin Çağlayan’ın sosyal medyaya ayıracak vakti yok.

Bir ara Melih ve ben gözlerimizi sosyal medyadaki defile görüntülerinden alamıyoruz, Gagosian’ın önündeki her kare bir moda dergisinin kapak çekiminden fırlamış gibi duruyor. Biz “Ne güzel” derken, Hüseyin uyarıyor, “İşte tam da bunu eleştiriyorum, bırakın telefonlarınızı, şu anın tadını çıkaralım” diyor. Haksız mı?