Yemek yapmak zor zanaat, ince iş! The House Cafe’nin makarna atölyesinde un, yumurta ve hamurla maceraya atılıyorum
The House Cafe İstiklal Caddesi’nde taze makarna atölyesindeyim. Daha yumurta kırmayı beceremeyen biri olarak taze makarna açmak da benim neyime. Zaten yanımdakiler de benimle dalga geçiyor. Bir nevi ‘Yemekteyiz’ durumu. Herkes birbirine laf atıyor.
Neyse ki The House Cafe’lerin yetenekli şefi Coşkun Uysal öğretmenimiz. Önce unun ortasında çukur açıyoruz. 2 yumurta ve 5 yumurta sarısı kırılacak. Hadi bakalım sıkıysa yumurta sarısını beyazından ayırın. Etrafı kirletmek serbest olmalı! Sonra yumurtaları unla çırpıyorum ve hamuru yoğurmaya başlıyorum.
Ben kim, hamur açmak kim?
Hamur yaparken kafelerde neden makarnanın bu kadar pahalı olduğunu anlıyorum, taze makarnada çok emek var çok. Sonra hamuru oklavayla ince ince açıyorum. Bu başlı başına bir spor. Zaten Coşkun diyor ki sağ ayak önde, ağırlığınızı sağ ayağa vererek hamuru açın.
Bir sonraki aşama için ocak başına geçiyoruz. Tavada sarımsak ve soğanı soteliyoruz, sonra da mantar, krema, beyaz şarap, tarhun, ceviz, tuz, karabiber ekliyoruz. Makarnayla sosu karıştırıyoruz. Tabağa koyarken üstünü maydanozla süslüyoruz. Aynı ‘Yemekteyiz’deki gibi herkes birbirinin yemeğini eleştiriyor. Atölyeye 6-10 kişi katılabiliyor.
Böyle izdiham görülmedi
Kapakta ne beklerdim?
Doğrusu ben daha çok dikkat çekecek bir kapak beklerdim. Patrick Demarchelier kadar ünlü bir fotoğrafçı New York’taki stüdyosunda Jessica Stam’i çekmiş. Stam’in üstünde Harvey Nichols’da satılan İngiliz marka Giles bir elbise var. İlk sayıda kapakta bir Türk imzası arıyorum. Mert Alaş ve Marcus Piggott’ya Hakan Yıldırım tasarımı giymiş Kate Moss çektirebilirdi.
Haftanın mekanları
Public: Geçen hafta Fun Fatale’de başlayan Miller Daylight Disco bugün Public’te. Gündüz diskosu saat 15.00’te başlıyor.
Biber: Nişantaşı’ndaki Biber’de geleni gideni takip etmeye çalışırsanız başınız dönebilir. Öyle bir kalabalık var. Ninja’nın sushileri çok başarılı. Gecenin ilerleyen saatlerinde bir bakıyorsunuz Kenan Doğulu gelirse geliyor ve Kenan şarkıları çalmaya başlıyor.
Corridor: Nişantaşı’nın ortasında, her saatte dans eden birilerine rastlayabileceğiniz bir mekan. Biber çıkışı gittiğimizde kimse yerinde durmuyordu.
Zuma: Perşembe gecesi çok güzel bir partiyle ikinci yılını kutladı. Elif Dürüst’ten Eda Taşpınar-Bora Kozanoğlu ikilisine herkes oradaydı.
Dim Sum: İstanbul’un en iyisi İstinye Park’ta yeni açılan Dim Sum’da. İstinye Park’taki Bej ve Masa hakimiyetine rağmen canınız Çin yemeği yemek istediğinde çok iyi bir seçim. Fiyatları da inanılmaz makul. Adambaşı 25 TL’ye doyabiliyorsunuz. Paket servisi de başarılı. Önümüzdeki hafta bir açılış partisi yapacaklar.