Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

“İş için Hindistan’a gidiyorum” dedi Zeynep. “Ne güzel” dedim. Artık nasıl içli söylediysem, “Eee, hadi sen de gel üç gün kalır döneriz” dedi. Her şey böyle başladı

Üç gün için o kadar saat uçulur mu, o kadar yola değer mi? Bu kadar merak ettiğim, gitmek istediğim Hindistan’a üç gün yeter mi? Gitmişken sadece Delhi’yi görmek olur mu? Bunun Jaipur’u, Goa’sı, Agra’sı, Mumbai’si, Haydarabad’ı var daha. Yok yok, ben gitmişken hepsini gezmek istiyorum. Hem Zeynep bütün gün işte, ben tek başıma ne yapacağım oralarda?

Haberin Devamı

72 SAAT iÇiN HiNDiSTAN’A GiDiLiR Mi

“Sırf Bukhara için gidilir”
Belki de bir başlangıç olur. Hazır fırsat bu fırsat, gitsem mi? Ben kararsızlıktan kıvranırken “Sırf Bukhara’da yemek için bile gidilir” dedi annem. Beni nasıl kalbimden vuracağını biliyor tabii, yemek dedi mi iş bitti. Giderim 6-7 saat, ne olacak? “Bukhara’nın nesi güzel?” diyecek oldum. “Elle yemek yeniyor, kuzu tandırı meşhur” dedi. Kırmızı et yemeyen biri olarak hafif bir hayal kırıklığına uğradım tabii, sonra da “Aman bu muymuş?” dedim. “Oraya kadar gidip kuzu tandır yemezsen gözüme gözükme” dedi. Bir başkası “Parmaklarını yiyorsun Bukhara’da” dedi. Ama ben yine “Gidilir mi, gidilmez mi?” konusunda başladığım noktaya geri döndüm. Derken Barbaros Altuğ tweetledi, “Delhi’de anlata anlata bitiremediğim Bukhara, dünyanın en iyi 100 restoranı listesine girmiş, bizim kebapçılar gitsin de görsün” diye. Bu bir işaret olmalı dedim.

Karagöz’ün Yalova sefası
Tabii bu arada gidişime kaldı mı beş gün? Daha vize alınacak. Biri dedi ki şu evrak gerekiyor, evrağı toplamak da aldı mı bir gün. Sonradan Hindistan Konsolosluğu’na gittiğimde öğrendim, meğer turist vizesi için sadece pasaport, nüfus cüzdanı fotokopisi, iki fotoğraf ve banka hesap cüzdanı gerekiyormuş. Sabah başvurdum, akşama vize elimdeydi.
Daha ortada uçak bileti falan yok. Ara ara THY’nin sitesini yokluyorum. Neyse ki milli bilet var. 45 bin mil vereceksin, üzerine bir de bir iç hat, hatta Avrupa bilet fiyatı kadar vergi. Milli mi alsam, yoksa bilet alıp mil mi kazansam? Bir ikilem daha. Sonunda kararımı verdim, milli bileti almak üzere THY internet sitesindeyim. İşlemleri tamamladım. Kredi kartı numaramı girdim, cep telefonuma bankadan onay geldi. THY’den miller düştü diye eposta geldi. Ve ne oldu dersiniz? Sayfada hata oluştu. PNR numaram yok, bilet numaram yok. Bileti alıp almadığım meçhul.
Hemen telefona sarılıyorum. 444 0 THY. “Yok böyle bir bilet kesilmemiş” diyorlar, “Milleriniz de duruyor, düşülmemiş.” Eee, peki nasıl olur, bankadan para çekildi diye onay geldi diyorum, “İptal olmuştur” diyorlar. Bu durumda Alo Garanti. “Yok, THY’den para çekilmemiş, en son şurada kullanmışsınız kartınızı” diyor. Yok olamaz diyorum, O iki gün önceydi, iki gün önce yemek yedim orada. “Hayır” diyorlar, “Bu sabah 09.44’de kartınızdan para çekilmiş.” “Nasıl olur benim haberim olmadan?” diyorum. Aldığım cevap, “Kartınızı iptal edelim” oluyor. Sonra da bir faks numarası veriyorlar, “Buraya faks çekip bu işlem bana ait değil diyeceksiniz, inceleme yapılacak yoksa ödemek zorundasınız.”
Bu sefer daha Hindistan biletini alamadan kredi kartımdan benden habersiz para çeken işletmeyi arıyorum. Kartım kopyalandı paniğiyle. Bir de sinir içindeyim, her zaman kullandığım kart iptal edilmiş, “10 gün sonra gelir” diyorlar, 10 gün sonra da kuryeyle aynı anda evde olmayı denk getirebilirsek tabii. İşletme ilgileniyor. Yapılan korkunç bir şey ama sonrasında gelen açıklama daha da kötü, “İki gün önce kartınızdan eksik çekilmiş, bugün farkı tamamlamışlar.” Haber vermek yok, izin almak yok, kendi kendilerine telafi etmek yok. Neyse, bu ayrı bir yazı konusu.
“Yoksa bu bir işaret mi?” diyorum yine. Daha bileti alamadan başıma neler geldi. Karagöz’ün Yalova sefası oldu benimki. Üç kez konsolosluğa gittim, bilet için defalarca rezervasyon yaptım, kredi kartım iptal edildi. Ama artık vizem de var. Kim tutar beni? Şimdi siz bu satırları okurken ben tahmin ettiğiniz gibi İstanbul-Delhi uçağındayım. Delhi maceralarımla cumartesi devam edeceğiz.