‘Benim eşim uzaya giden ilk Müslüman kadın’

Dünya gerçekten ya çok küçük ya da gezdikçe gördükçe, yeni insanlarla tanıştıkça kendi dünyanız ister istemez çok büyüyor.

Tam iki yıl önce Jale Erentok sayesinde kendimi Londra’nın meşhur at yarışı Royal Ascot’ta bir locada buluyorum.

Yanımızda ise atlardan, Kraliçe’den ve hatta bakmaya doyamadığım şapkaların çoğundan daha çok ilgimi çeken İranlı teknoloji girişimcisi Hamid Ansari var.

Hamid Ansari şimdiye kadar yaptığı işleri heyecanla anlatıyor, biz de heyecanla dinliyoruz.

Voice over IP teknolojisini geliştirmişler, şimdi sağlık hizmetlerini geliştirecek uygulamalar üzerinde çalışıyorlar, Prodea adlı bir şirketleri var.

Dünyanın en büyük teknoloji girişimcilerinden biri kendisi.

Ama bütün bunlar sanki çok da önemli değilmiş gibi, en çok gururla anlattığı kendisi gibi mühendis olan eşi oluyor.

“Benim eşim uzaya giden ilk Müslüman kadın” diyor gururla.

Şaşırdığımızı görünce gülerek ekliyor: “Bana üstüne tonlarca para verseler yapamazdım”.

Bahsettiğimiz az buz değil, 20 milyon dolar.

Ama Rus komite herkesin buna fiziksel ve ruhsal olarak uygun olmayacağını baştan çok net şekilde belirtmiş ve çok zorlu bir sınavdan geçirmiş bütün başvuranları.

Anousheh Ansari dışında sınavdan geçen olmamış.

Sonunda, Anousheh Ansari, uzaya giden ve uzay merkezinde 11 gün geçiren ilk kadın turist ve blogger da olmuş aynı zamanda.

Bir kadının bunu yapması mümkün değil diyenler çoğunluktaymış, ama karı-koca kimseyi dinlememişler.

Evet, Anousheh Ansari belli ki ne istediğini çok iyi bilen ve kimsenin onu durdurmasına izin vermeyen müthiş bir kadın.

Girişimcilik Vakfı’nda ilham verici hikâye

Önceki akşam, Sina Afra’nın kurduğu Türkiye Girişimcilik Vakfı’nın Raffles Otel’de gerçekleşen ‘Give Back’ gala gecesinde ilham verici bir konuşma yaptı kendisi.

Çocukken astronot olma hayali kurduğunu, özellikle 12 yaşındayken İran’da gerçekleşen İslam devriminden ne kadar etkilendiğini ve gökyüzünü ve yıldızları izleyerek kendisine ve ailesine huzurlu bir gezegen bulma isteğini anlattı.

Daha sonra ailece ABD’ye taşınıyorlar, elektronik mühendisliği eğitimi alıyor ve yine kendisi gibi mühendis olan eşi Hamid Ansari’yle erkek kardeşi Amir Ansari sayesinde tanışıyor.

Anousheh Ansari sadece uzaya giderek hayallerini gerçekleştirmekle de kalmıyor, aynı zamanda ailesiyle birlikte Ansari X Ödülü diye dünya çapında bir ödül de başlatıyor.

10 milyon dolarlık bu ödül uzay gemisi yapanlara veriliyor.

“Başta bize güldüler ama gerçekten evinin garajında uzay gemisi yapanlar oldu” diyor Girişimcilik Vakfı’ndaki konuşmasında Anousheh Ansari.

Richard Branson’dan Elon Musk’a birçok girişimcinin desteklediği takımlar arasından ödülü kazanan ise Microsoft’un kurucularından Paul Allen’ın desteklediği, Burt Rutan’ın yönettiği takım oluyor.

Girişimcilik Vakfı’ndaki izleyiciler arasında değildim, ama hikâyeyi baştan sona Hamid Ansari’den bire bir dinledim ve dayanamadan sordum, “Peki Anousheh, Mars’a gidecek mi?”

“Çok istiyor ama Mars’a gidiş henüz tek yön, gidiş var da dönüş belli değil. O yüzden gitmese daha iyi” diyor Hamid Ansari.

Anousheh Ansari, cesaretiyle, girişimciliğiyle, hayallerini gerçekleştirmesiyle hiç süphesiz ilham veriyor, hayal ettiğiniz her şeyi yapabilirsiniz diyor.

Ama doğrusu bence burada asıl takdir edilmesi gereken eşi Hamid Ansari.

Kaç erkek eşinin uzaya gitme hayalini gerçekleştirmesine bu kadar destek olur ve bunu bu kadar gururla anlatır?