Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Conde Nast Traveler gibi seyahat dergilerinde sevindirici haberler görmeye başladık, “Artık Türkiye’ye geri dönme zamanı” diyorlar.
İstanbul ve Bodrum’u 2019’un en gözde destinasyonları arasında sayıyorlar.
Zaten günlük hayatımızda da olumlu gelişmeyi görüyoruz.
Dün Hilton Bomonti’de başlayan, Milliyet’in de sponsorlarından olduğu Marka Konferansı ve sonrasında Soho House’da gerçekleşen Marka yemeğinde ilginç birçok yabancı misafir vardı.
Aralarında son bir haftadır kilitlendiğimiz bir isim de vardı.
Kendisi son 3 yıldır Marka Konferansı’nın konuşmacılarından.
Geçen yıl sahneyi GQ İngiltere’nin efsane yayın yönetmeni Dylan Jones’la paylaşmıştı.
Bu yıl ise sosyal medya fenomeni Stephen James ile paylaşacak.
Konu başlığı ‘Fark yaratarak fark atmak’.
James, dövmenin felsefesini, influencer’lık ve iş dünyasındaki başarısını aktaracak.
Peki ama kimden söz ediyorum?

Haberin Devamı

Moda Ödülleri’ne kilitlendik

Bütün dünyayı konuşturan isim İstanbul’da

İngiliz Moda Konseyi Başkanı Caroline Rush.
Caroline Rush, Pantene Altın Kelebek Ödülleri’nden hemen bir gece sonra Londra’da gerçekleşen Swarovski The Fashion Awards’un arkasındaki isim.
Daha ödül töreninin tozunu atamadan geldi İstanbul’a.
Hani Kendall Jenner’ın baştan aşağı transparan elbisesiyle katıldığı, Cindy Crawford’ın kendisi kadar güzel kızı Kaia’nın yılın modeli ödülünü aldığı, Rita Ora’dan Mick Jagger’a müzisyenlerin de kaçırmadığı ve tabii bu kadar çok sevdiğimiz ismi bir sahne hamlesiyle Meghan Markle’ın sildiği Moda Ödülleri’nden bahsediyorum.
Gerçekten de Meghan’ın gelinliğini tasarlayan Givenchy’nin kreatif direktörü Clare Waight Keller’a ödülünü vermek için sahneye çıkması sadece moda dünyasını değil, bütün İngiltere’yi etkiledi.
Hatta koyu renk ojeleriyle kraliyet kurallarına aykırı gelmesinin eminim oje satışlarına da etkisi çok olacak.
Swarovski Moda Ödülleri aslında İngiliz Moda Ödülleri olarak başlamıştı, ama Caroline Rush 2 yıl önce Londra’da yaptığımız röportajda anlatmıştı.
“Evet, İngiliz Moda Konseyi olarak biz düzenliyoruz, ama hedefimiz bu ödülleri global hale getirebilmek, o yüzden ismindeki İngiliz vurgusunu çıkarmaya karar verdik ve sadece Moda Ödülleri dedik” diye açıklamıştı.
Hatta birçok ABD’li moda tasarımcısını da ödüllendirmişlerdi.
Caroline Rush, bu yıl da moda ve eğlence dünyasından bütün ünlü isimleri Royal Albert Hall’da bir araya getirerek bütün dünyanın gözlerini Londra’ya toplamayı başardı.
Keşke sadece Stephen James’le sohbet etmese de Moda Ödülleri’nin hikâyesini de anlatsa...

Haberin Devamı

Bravo Mert!

Moda Ödülleri’ni bu yıl bizim için daha anlamlı ve gurur verici yapan ise Meghan’ın sahneye çıkması değildi tabii, Mert Alaş ve Marcus Piggott’ın Isabella Blow yaratıcılık ödülüne layık görülmeleriydi.
Büyük ödülü Penelope Cruz ve Kate Moss’un ellerinden aldılar.
Sahnede Mert de Marcus da harika birer konuşma yaptı.
Mert’in annesi de sadece gururla değil, bütün güzelliği ve zarafetiyle oğlunu sahnede izledi.
Türkiye’den çıkan bir fotoğrafçının dünya çapındaki başarıları gerçekten gurur verici, sadece ailesi ve arkadaşları için değil, hepimiz için.
Ayşe Arman’ın Mert’le yaptığı röportajın satır arasında çok güzel bir mesaj var. Mert, Türkiye’deki genç fotoğrafçılara destek olmak istiyor, onları dünyaya tanıtmak istiyor.
Daha önce Hakaan örneğinde gördük, çok kısa sürede ne kadar başarılı olabildiğini.
Umalım, Mert’in de dediği gibi özel sektörden ya da devletten onun bu projesini hayata geçirebilmesine en yakın zamanda destek gelir.