Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Yüksek tavanlı karanlık bir salondayım. Bangır bangır techno çalıyor. Arada salona sis basılıyor, göz gözü görmüyor. Girişte rengarenk tüplerde shot’lar satılıyor. Sanırsınız, bir rave partisindeyim. Oysa Buenos Aires’den çıkan bir Off Broadway oyunu Fuerza Bruta’yı izlemek üzere buradayım.
Müzik o kadar iyi ki çevreme bakıyorum, nasıl dans etmeden durabildiklerine şaşıyorum. Hatta New York gibi bir şehirde bile böyle müzik çalarken herkesin kasılmasını ve cep telefonlarıyla birbirinin hatıra fotoğrafını çekmesini üzülerek izliyorum. Şu telefonu bir bıraksalar derken anons geliyor, “Oyun boyunca ayakta olacaksınız, eşyalarınızı vestiyere bırakın.” Ayrıca, “Oyun boyunca yer değiştireceksiniz” diye bir de uyarı geliyor. Arkasından da hatırlatma yapıyorlar, “Yarın hepinizin fotoğrafı Facebook’ta olacak, fotoğrafınıza bakmayı unutmayın.”

Haberin Devamı

İzlediğim en iyi gösteri

Seyirci de oynuyor
Şov başlıyor, dev bir yürüme bandında bir adam yürüyor, sonra koşmaya başlıyor. Daha sonra silah sesiyle olduğunuz yerde sıçrıyorsunuz, kalbiniz küt küt atıyor. Adam vuruluyor, kanlı gömleğiyle yere düşüyor. Sonra yerden kalkıp kanlı gömleği çıkarıp temiz gömlekle koşmaya devam ediyor. Hiçbir şey durduramıyor onu, arada karşısına çıkan duvarları delip geçiyor, yüzlerce kağıt parçası uçuşuyor havada.
Bu sırada müzik hâlâ yerinizde duramayacağınız kadar iyi. DJ bir yandan çalıyor, bir yandan da havadan su püskürtüyor izleyicilerin üzerine. Bu arada yürüme bandı uzayıp kısaldıkça bütün seyirciler birlikte yer değiştiriyor.
Sonraki sahnede birden dansçılar çıkıyor, techno müzikle bizim kolbastıyla Gangnam arası bir dans yapıyorlar. Kızların iç çamaşırlarına kadar görüyorsunuz ama en ufak bir ucuzluk yok. Dansçılar seyircilerin arasına karışıyor, sonunda herkes hep birlikte dans ediyor. Erkek bir dansçı, sevgilisinin yanından bir kadını alıp dans etmeye başlıyor, adam ağzı açık izliyor. Bizde olsa kavga çıkar. Burada herkes medeni. Biraz sonra gümüş bir perde sarıyor etrafınızı, perdenin üstünde dansçı kızlar dans ediyor, nasıl estetik bir görüntü olduğunu anlatmak mümkün değil.

Haberin Devamı

Yağmur altında dans
Derken tepenizde bir havuz oluşuyor. “Yok artık, daha neler!” diyorsunuz. Üzerime düşer mi diye küçük bir korku da olmuyor değil. Elinizi uzatsanız değebileceğiniz kadar yakın. İçinde kızlar yüzüyor, dans edi-yor. Müthiş bir koreografi var. Bu nasıl bir hayal gücüdür diye kıs-kançlıkla izliyorsunuz. Bir görsel şölen var tepenizde. Giderek üstünüze doğru yaklaşıyor. Artık elinizi uzatıp havuzun plastik tabanını tutabiliyorsunuz. Tam üstünüze dansçı kızlar atlıyor, süzülüyor tepenizden, artık ellerinizle onlara da dokunabiliyorsunuz. Sonra bir de ışık numaraları giriyor devreye. Ağzınız iyice açık kalıyor.
Finalde şakır şakır yağmur yağdırıyorlar üstünüze. Dansçılarla birlikte sırılsıklam dans ediyorsunuz. 1 saat 15 dakika sonra salondan çıktığınızda sabaha kadar dans edecek enerjiniz oluyor.
Şimdiye kadar izlediğim en iyi gösteri, Fuerza Bruta. Şöyle anlatayım, New York’ta bir gecem daha olsa bir kez daha giderim. Sırf bu gösteriyi izlemek için 11 saatlik uçuşa değer.
Bir Dot hayranı olarak buradan Özlem-Murat Daltaban’a sesleniyorum, duyun sesimi, Fuerza Bruta’yı İstanbul’da Dot adaptasyonuyla izleyebilir miyiz lütfen?