Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Tam 6 yıl önce Paris’te Louis Vuitton’un sanat merkezi Espace Culturel’de “Yolculuklar: Günümüzün Türkiye’sinde Gezintiye Çıkmak” sergisinde eserleri yer alan 11 çağdaş sanatçıdan biriydi, Halil Altındere.

Şanslıydım, sergiyi küratör Herve Mikaeloff ile birlikte gezmiştim.Mikaeloff, hem Espace Culturel’in ve sanatla yakından ilgilenen Louis Vuitton’un küratörü, hem de sanat danışmanı.

Dünyanın en önemli koleksiyonerlerinden biri, LVMH Grubu’nun sahibi Bernard Arnault’nun koleksiyonuna nelerin ekleneceğini de kendisi seçiyor.

Haberin Devamı

Unutamadığımız işlerinden

Video çalışmalarıyla tanıdığımız Altındere’nin absürt fotoğraflarını seçmişti bu sergi için. “Batı’daki kovboy filmlerinden fırlamış gibi duran at üstünde bir astronot var ve aslında Batı’da değil Doğu’da” diye heyecanla anlatmıştı.

Ertesi yıl, 2013’te İstanbul Bienali’nin hiç tartışmasız en çok konuşulan eseri Halil Altındere’ye aitti.

Önce Sulukuleli Tahribad-ı İsyan’ın müziğiyle yakalıyordu, sonra sözler, görüntü ve mesajlar geliyordu videoda.

Sulukule’deki kentsel dönüşümü anlatıyordu.

“Kentsel dönüşüm aslında kentin çöküşü” diyordu.

“Şimdi yine neler olacak?” nakaratı beyninize işleniyordu.

Uzun bir süre odadan çıkamıyordunuz, çıktıktan sonra da kendinizi hâlâ bu sözleri mırıldanır buluyordunuz.

Malum, yılın teması siyasi bir forum olarak kamusal alandı.

Başlık da ‘Anne ben barbar mıyım?’dı, Halil Altındere’nin çalışması bienali en iyi şekilde özetliyordu.

UZAYDAN FATİH’E BİR GÖÇMEN HİKÂYESİ ANLATIYOR

SAHA’nın desteği değerli

Daha sonra Füsun Eczacıbaşı’nın Türkiye’deki çağdaş sanatçıları desteklemek üzere sanatseverlerle birlikte kurduğu SAHA Derneği’nin destek verdiği projeleri SAHA üyeleri ve sanatçılarla birlikte izleme şansım da oldu.

Hepsi birbirinden başarılıydı, ama aralarında beni en çok etkileyen Halil Altındere’nin işiydi.

Tahribat-ı İsyan’la Wonderland’den sonra yine harika bir iş çıkarmıştı, yine bir hiphop desteğiyle.

İzlerken bir kez daha görmüştüm, SAHA gerçekten de müthiş bir iş yapıyor, hiçbir kâr amacı gütmeden sanatçılara üretim desteği sağlayarak.

Etkilendiğim işlerden biri Homeland videosuydu, göçenlerin göç güzergâhını takip ediyordu.

Haberin Devamı

Berlin’de yaşayan Suriyeli Hip Hop sanatçısı Abu Hajar’ın yazıp söylediği rap eşliğinde Suriye üzerinden Türkiye, Akdeniz, Balkanlar ve Almanya’ya bakıyordu iş.

Şimdi ise Saha’nın da desteğiyle, Pilot Galeri, Halil Altındere’nin geçen yıl Cihangir’de Sadık Paşa Konağı’nda gördüğümüz işi ‘Space Refugee’yi (‘Uzay Göçmeni’) Londra’da British Interplanetary Society’de sergiliyor, London Art Night kapsamında.

Halil Altındere, Suriye’den Fatih’e göçen Muhammed Faris’i astronot kıyafeti içinde Ortadoğu’ya özgü saç modeli
ve bıyığıyla resmetmiş.

Muhammed Faris gerçekten uzaya çıkan ilk Suriyeli astronot , devrim başladığında savaş pilotu olarak halkını vurmayı reddedince ona ilişkin bilgiler kayıtlardan silinmiş ve ismini taşıyan sokakların tabelası sökülmüş.

Hatta uzay yolculuğunun belgeleri ortadan kaldırılmış.

Neyse ki Halil Altındere’nin eseri ‘Uzay Göçmeni’ belli ki dünyayı daha çok gezecek ve Faris’in hikâyesi daha çok ses getirecek.

Haberin Devamı

UZAYDAN FATİH’E BİR GÖÇMEN HİKÂYESİ ANLATIYOR

Nick Cave bu akşam İstanbul’da

İstanbul Caz Festivali’nin en heyecanla beklenen konserlerinden biri bu akşam.

Avustralyalı şarkıcı, söz yazarı, besteci, senaryo yazarı, şair ve aktör Nick Cave ile sanatçının müzik kariyerinde ayrılmaz bir yeri olan Warren Ellis ve ekibin ayrılmaz birer parçası olmuş Thomas Wydler, Martyn P. Casey, Jim Sclavunos ve gruba son iki albümde dahil olan gitarist George Vjestica ile besteci ve perküsyonist Toby Dammit’ten oluşan The Bad Seeds, Küçükçiftlik Park’ta sahneye çıkacak. Öncesinde ise alternatif müziğin sevilen isimlerinden Dilara Sakpınar’ın grubu Lara di Lara sahnede olacak.

Kaçırmamakta fayda var!