MADEM herkes memnun, herkes mutabık...
O zaman şu konuyu biraz daha yüksek sesle konuşmaya ve daha cesaretli olmaya hakkımız var diye düşünüyorum.
İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde oluşturulan Ekonomik Koordinasyon Kurulu, son toplantısında nasıl bir karar aldı?
“Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası’nın (VOB) beşinci kuruluş yıldönümü için İstanbul’da yapılacak olan toplantıya geniş bir katılımla gidelim. VOB’un başta başkanı Işınsu Kestelli’ye ve yönetim kadrosuna gerekli desteği verelim...”
Gerçekten de VOB için çok kritik bir süreç yaşanıyor.
Bir yandan İstanbul Menkul Kıymetler Borsası hisse senedi işlemleri için bastırıyor, bir yandan da ekonomi bürokrasisi ince bir lobicilik yapıyor.
Kimse ama hiç kimse, VOB’un bu kadar kısa süre içinde böylesine bir başarıyı yakalayacağını düşünmüyordu.
Bu işlemlere hisse senedi de eklenince VOB’un işlem hacmi daha da artacak.
Tartışma da burada başlıyor işte...
Oysa dünya borsalarına baktığımızda böyle bir çekişme yok.
Borsaların güçlü olması, ülke ekonomilerinin güçlü olması anlamına geliyor.
İMKB de, VOB da birçok başarılara imza atabilir.
Hatta bunların bazıları ortak başarılar olabilir.
Ne VOB, İMKB’nin gücünü azaltır; ne de İKMB VOB’un...
Yaşayıp göreceğiz.
Bir, iki hafta içinde her şey netleşecek.
Dileriz VOB, haklı olduğu bir konuda hayal kırıklığı yaşamaz.
Yazımın başında belirttiğim gibi beni asıl ilgilendiren, Ekonomik Koordinasyon Kurulu’nda alınan karar ve gösterilen ortak tavır...
Bazıları bunu abartılı bulabilir, bazıları eleştirebilir.
Ben ise 100’e yakın, İzmir’i yöneten, İzmir’i düşünen insanın kalkıp o geceye katılmasını çok anlamlı buluyorum.
Dikkat ederseniz; son aylarda ortaya konan bu refleksin önemli bir nedeni var.
O da EXPO sürecidir.
Belki EXPO’da yarışı kaybettik, belki büyük bir hayal kırıklığı yaşadık ama inanın ki İzmir başka şeyler de kazandı.
Kent bazı konularda artık daha ortak, daha akılcı ve daha hızlı düşünüyor.
Bu iklimi değerlendirmek gerekir.
Bu ruh halini sinerjiye dönüştürmek gerekir.
Nasıl mı?
Ekonomik Koordinasyon Kurulu’nun VOB meselesinde davrandığı gibi başka konularda da aynı refleksi göstererek...
Örnek mi?
Dünya Ticaret Merkezi konusunda aynı şey yapılmaz mı?
Yeni İzmir Projesi’nde “Bir dakika durun” denemez mi?
İnciraltı için “Artık böyle gidilemez” diye itiraz edilemez mi?
Yapılmalı...
Denmeli...
İtiraz edilmeli...
Bir kent nasıl zenginleşecek, bir kent nasıl değişecek, bir kent nasıl güzelleşecek, bir kent nasıl daha fazla konuşulacak?
Tekrar ediyorum.
Bu ortak hareket etme refleksi ve isteği kentin geleceği için iyi kullanılmalı.
