25 Mayıs’a az kaldı ilk çılgın proje o tarihte açıklanacak. Gerçek çılgın projeyi Başbakan 4 Haziran’da açıklayacak ona daha zaman var, beklemek çoook zor olacak.
Siyaset böyle birşey... baktınız vaadler istediğiniz sonuca ulaşmaya yetmiyor, çıldırıyorsunuz. Eskiden İzmir Körfezi’e tüp geçit çılgın projeydi, şimdi o bile çılgın olmaktan çıktı.
Azmış bir ruh hali içindeyiz, yetmez.. Projeler daha çılgın olmalı...
Aslında bu projelerin tek amacı var toplumda heyecan yaratmak. Binali Yıldırım da itiraf ediyor; ‘İzmir’in ihtiyacı olan projeler’ desek kimse ilgilenmezdi’ diyor. Gerçekten bizler de artık o kadar mı heyecansız kaldık ?
* * *
Ya da kendi gerçeklerimizin içinde çok mu bunaldık?? Öyle olmasa turistleri hala faytonlarla Montrö meydanında döndüren, Havaalanından merkeze gelirken gecekondu bölgelerinin önünü ağaçlarla kapamaya çalışan bir şehirde yaşadığımızı bu kadar çabuk mu unuturduk ? 300 bin işsizimiz olduğunu bir yana bırakır, milyar dolarlık çılgın projelerin peşine mi düşerdik ?
* * *
Çılgın projelere karşı değilim ama etrafımız o kadar çok “Çılgın sorunlarla dolu ki” Yine de elimizde değil işte daha çok torunların işine yarayacak projeler olsa da düşüyoruz çılgın projelerin peşine.. Üç tahmin de benden olsun o zaman...
1) Mustafa Kemal Sahil Bulvarı’ndan Kordon’daki viyadüklere kadar trafik yerin altına alınacak.
2) Melez deltasından kanal açılarak, Bornova’ya deniz getirilecek.
3) Kadifekale’den körfeze teleferik yapılarak isteyen teleferikten denize atlayacak.
Üçüncü projede adrenalin fazla kaçtı...
Herkese iyi pazarlar..
DYO yurtdışında 3 fabrikayla coştu
Geçen gün Yaşar Üniversitesi’nde Mütevelli Heyet Başkanı da olan Yaşar Holding Boya Grubu Başkanı Ahmet Yiğitbaşı ile sohbet ediyorduk. Yiğitbaşı “Boya sektörü hep unutuluyor ama endüstriyel boyalarda Türkiye’nin yüzde 70 üretimi Ege’de yapılıyor. Ege’de sektörün gücü Türkiye’yi dünyada altıncı sıraya taşıdı” deyince daha sonra bir araya geldik.
Türk boya sektörü halen, en büyük gücü küçük bir boya dükkanı ile 1927 yılında başlayan yolculuktan alıyor. Bugün DYO fabrikaları İzmir Çiğli, Manisa ve Gebze’de kurulu. Damat olarak başladığı Yaşar Holding’de 15 yılını dolduran Yiğitbaşı, bir pazar günü için moral veren gelişmeler anlattı...
- Boya sektörü krizde ciddi daralmalar yaşamıştı, şimdi durum nasıl ?
2010’da sektörde yüzde 20’ye yakın büyüme oldu. Biz ise yılı yüzde 42 büyüme ile kapattık. Ülkede boya tüketimi 700 bin tona yükseldi.
- Ege Bölgesi hala boyada öncü mü ?
Otomotiv, mobilya, metal, deniz, toz boyalarını kapsayan endüstriyel boyalarda Ege, ülke lideri. Yüzde 70 üretimin yüzde 35’i bizde. İnşaat boyalarının lideri ise Marmara Bölgesi.
- Kriz sonrası nasıl hızlı büyüdünüz?
Yurtdışı ayağımızı güçlendirdik. Yurtdışında 3 ayrı fabrikamız var. Rusya’dan Türki Cumhuriyetlere, Kahire-Mısır’dan Ortadoğu ve Afrika’ya, Bükreş’ten tüm Doğu Avrupa’ya üretim yapıyoruz. Özellikle Rusya-Afrika hattında önümüz çok açıldı.
-Yurtdışında yoğun üretim yapmak başlarda zor gelmedi mi ?
Hayır, iyi analiz edilmiş kararlardı. Bu sayede yıllık ciromuz 400 milyon TL’yi aştı. Ayrıca Ar-Ge’ye verdiğimiz destek de etkili oldu. O kadar ilerlemişiz ki Ulusal Ar-Ge Merkezi olduk. Sektöre birçok teknoloji kazandırdık.
- Hayatınız hep boya sektöründe mi geçti?
Öncesinde 5 yıl farklı yerlerde çalıştım. DESA Demir ve Kazan Sanayi’de başladım. Kısa bir ambalaj deneyimim oldu. ardından boya...
- Bundan sonra hedef ne ?
DYO olarak inşaat boyalarında birinci olabilmek.
- Sıkılmadınız mı boya sektöründen? Başka alanlara geçebilir misiniz?
Hayır boya kokusu çekiyor... Tabii bir süre sonra hangi alanda yönetici olduğunuzun önemi kalmıyor. Verimlilik ve karlılıkta birikim kazanınca birçok şirketi yönetebilirsiniz...
İzmir’de sanayi deyince Yaşar kaldı
Yurtdışındaki gelişmeleri yakın takip eden Yiğitbaşı ile İzmir sanayisinin gelişimini konuşuyoruz. Ulusal marka olarak kent sanayisinin eski gücünü kaybettiğine değiniyor Yiğitbaşı ve “Hakikatten İzmir’de geçmişten bu yana güçlü duran yalnızca Yaşar Topluluğu kaldı, onun dışında sanayinin geliştiğini söyleyemez. Daha çok Manisa başta olmak üzere Ege Bölgesi’nde ilerlemeler yaşandı” diyor.
‘Eve iş götürmemeye çalışıyoruz’
Yiğitbaşı, Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı İdil Yaşar Yiğitbaşı’nın eşi. Mümkün oldukça eve iş götürmemeye ve işleri ‘paylaşmamaya’ çalıştıklarını söylüyor gülümseyerek. “İkimizde hırslarımızı kontrol etmeyi çoktan öğrendik” diyor. Çiftin 16-18 yaşlarında iki kızı var. Yiğitbaşı, büyük kızının holdingde görev yapmaya hevesli olduğunu ancak diğer kızının daha özgür bir hayat seçmek istediğini anlatıyor.
