Doğan Heper

Doğan Heper

dheper@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Doğan Heper

RP'nin seçimden sonraki imajı değişikti.
RP'den endişe duyanlara "yanılmışız" dedirtebilen bir tavır sergiledi parti.
Pek çok kişi, "RP'nin sistemin bir parçası, meşru düzenin savunucusu bir parti olduğunu" söylemeye başladı.
Ama sonra ne oldu?
Türkiye'de bazısı için Batılı olmak önemli, bazısı için Batı'da olmak.
Tansu Çiller hep Batılı olmayı seçim malzemesi olarak kullandı. Ama seçimden sonra Batı'da olmaya da, Batılı olmaya da karşı olan RP'yi iktidar yaptı.
RP iktidarda olduğu, aşırılıklara ihtiyacı olmadığı halde Hasan Hüseyin Ceylan, Şevki Yılmaz, İbrahim Halil Çelik gibiler RP'nin kabul gören yeni imajını bombaladılar.
Hacca giden bazı RP'lilerin havaalanı gösterileri, durup dururken Taksim'e cami çıkışı, hep RP'nin fotoğrafını karartan olaylar oldu.
Kılık kıyafette geriye gidiş hızlandı.
Kadın - erkek memurlara o güne kadar görülmeyen kıyafet serbestisi getirilmek istendi. Bu serbesti örtünme ve sakal bırakma şeklinde gelişti.
Başbakan'ın tarikat büyüklerine Ankara'nın göbeğinde resmi konutta ziyafet çekmesi de normalin dışına çıkmak, mevcut düzene meydan okumak şeklinde algılandı.
Mevcut düzene meydan okumak belki normal kabul edilebilirdi ama, RP'nin mevcut düzenin yerine getirmek istediği düzen şüpheler doğuruyordu.
* * *
"ADİL düzen" gitmiş, "şeriat düzeni" istemleri onun yerini almıştı.
Erbakan'ın Batı'yı dışlar tavrı da, "Türkiye nereye götürülmek isteniyor", sorularını gündeme getirmişti.
Yıllarca yüzünü Batı'ya dönen Türkiye'nin şimdi yüzünü Doğu'ya çevirmesi zor bir manevra gerektiriyordu. Ama Erbakan buna gönüllü görünüyordu.
Birden bürokratik kadrolarda da deprem başladı.
RP yandaşı 59 bin kişi idarenin köşebaşlarına yerleştirildi.
Tüm bu ani ve hızlı değişim şüpheler yarattı.
RP'nin kısa bir süre devam eden olumlu imajı birden bire kayboldu.
* * *
BUGÜN Çiller "hem suçlu hem güçlü" tabirinin doğruluğunu ispatlamak yolunda büyük gayret gösteriyor. Ucuz kahramanlık peşinde koşuyor. Koştukça da etrafı dökülüyor.
DYP neredeyse yarısını kaybetti. Bunda Çiller'in kendi ikbali için RP'yi iktidara taşımasının da rolü var.
RP muhalefette toparlanabilir. Yeniden; "RP sistemin içinde bir parti" imajını 65 milyona kabul ettirebilirdi.
Oysa o şimdi insanları sokaklara dökmeyi yeğliyor.
* * *
TÜRKİYE'de siyasi güçlerin geçmişe bir çizgi çekip, yeni bir hayata başlamalarında yarar var.
Yani yeni bir beyaz sayfa.
Geçmişin kavgaları, hırsları bir yana bırakılmadıkça, 70 yıldır gerçekleştirilmek istenen demokratik, laik düzenin dışına çıkma heveslerinden vazgeçilmedikçe, çatışmalar bitmeyecek. Oysa 65 milyonluk Türkiye'nin çatışmalara tahammülü yok.
Partiler kendi kuyularını kazmamalı.
Yazara Email D.Heper@milliyet.com.tr