Dr. Hasan İnsel

Dr. Hasan İnsel

hinsel@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Bu aralar sıkça tartışılan bir konu. Yıllar önce de MR ve Sonografi üzerine bu tür tartışmalar yaşanmıştı. Önemli olan doğru kişilerce doğru şekilde yapılması

Geçen pazar günü, yazılarını yıllardır artan ilgiyle takip ettiğim sevgili dostum Güngör Uras aradı. Klasik otomobillerle ilgili sohbetten sonra besin duyarlılığı veya diğer adıyla besin intoleransı testleri hakkında ne düşündüğümü sordu. Ben de anlattım. Sağolsun, yeri yerinden oynatan pazar günkü çarpıcı Milliyet yazısında konuyla ilgili anlattıklarımdan bahsetmiş.

Haberin Devamı

CADDE serüvenim
Beni Milliyet CADDE'de yazmaya başlatan Milliyet yazarı Ayşegül Aydoğan Atakan'dır. Üç sene önce beni aradı ve "Yeni bir ek çıkartıyoruz, ona yazar mısınız?" dedi. "Çıkartın da bakarız ama pek vaktim yok" dedim. Zaman zaman arayarak ek konusunda bilgilendirdi. Beni konuya hep sıcak tuttu, "Çıkıyor yakında, bekliyoruz" gibi akıllıca sözlerle beni iyice hazırladı.
Ve bir gün, mevzuyu unutmak üzereyken, "Sedat Ergin Bey ile size bir buluşma ayarlıyorum" dedi. Zaten hayranı olduğum Sedat Bey’in o yumuşacık ve tatlı üslubuyla onore eden konuşmasından sonra, keyiften mest olmuş şekilde o zamanki adıyla Milliyet Cafe’de yazı yazıyor buldum kendimi.
Bu pazar öğleden sonra Ayşegül Aydoğan Atakan aradı, Güngör Uras’ın yazısını takiben, çeşitli görüşlere de yer veren, 'besin intoleransı' testleri hakkında bir yazı hazırladığını söyledi. "Yarınki gazeteye yetiştireceğim" dedi. İki ayağımı bir pabuca sokarak telefonda anlattıklarımı not etti. Hakikaten ertesi gün her zamanki detaylı bilgi veren üslubuyla nefis bir yazı yetiştirmişti. Yazısı ilginçti ve çok kişinin kafasındaki sorulara cevap veriyordu. Tebrik ettim telefon açıp. "Perşembe günkü yazımda ben de bu konudan bahsetmeyi düşünüyordum ama siz o kadar güzel yazmışsınız ki, gerek kalmadı" dedim. “Yok muhakkak yazın, bu tip konular gündemdeyken ne kadar bilgi verilirse o kadar i

BESiN DUYARLILIĞI TESTLERi
yi olur” dedi. "Beni yazı yazmaya başlatan kişi yani hocam sizsiniz madem yazmalıymışım, peki yazayım" dedim ve yazıyorum işte.

Haberin Devamı

Bakalım 'ibre' ne tarafa kayacak
Besin intoleransı testleri üzerindeki tartışmalar beni yıllar öncesine götürdü. Rahmetli Dr. İlhan Özsoy ağabeyim hep anlatırdı, ilk akciğer röntgenleri çekilmeye başlandığında kimse yararına inanmamış, çok kimse de "Bu görüntüler yanıltıcı, çekmeyin" diye karşı çıkmış. İntermed’i açtığımız 1982'de ilk defa Sonografi yapmaya başlamıştık ve insanlar "Bu görüntüler kahve falı gibi, çok şüpheli" diye yorum yapmıştı. Damardan ilaç vererek safra kesesi röntgeni çektirmeye devam etmişlerdi. Artık damardan iğneyle yapılan safra kesesi röntgeni dünyada yok, sonografi en güvenilir safra kesesi teşhis metodu. Ayrıca MR ilk çıktığında pek çok kişi "Dizde MR'ın faydası yok, biz MR'a inanmıyoruz, tomografi daha iyi" demişti, şimdi diz hastalıklarında MR bir numara, en güvenilir teşhis metodu.
Bakalım önümüzdeki yıllarda besin duyarlılığı testi için ibre ne tarafa kayacak. Bana göre, şu anki veriler bu testlerden yana hızlı bir gelişme gösteriyor.
Bu tip testler ancak doğru kişilerce, doğru iş için ve doğru şekilde kullanılırsa yararlı olur. Yoksa sevgili Güngör Uras'ın belirttiği gibi yaptığı diyetin yararlı mı yoksa zararlı mı olduğu belli olmayan bir takım kişiler, azap çekerek yedikleri yemekten ve hayattan zevk almaya çalışıyorlar. Bu tip besin duyarlılığı testlerinden gelen sonuç az yiyecekle sınırlıysa bunu uygulamak daha kolay oluyor ve kişiler testi daha inandırıcı buluyor.
Eğer çok fazla besin maddesine karşı şiddetli duyarlılık çıkıyorsa, hem uygulanması zor oluyor, hem de kişiler; "Yok artık, onu da mı yemeyeceğim, bu da mı vardı?" diye suçu testin inanılmazlığına yıkıp, sıklıkla kaytarıyorlar. Her şeyde olduğu gibi, burada da uygulanması zor olan şey, uygulanamıyor. Bu tip testlerin sonuçları, yararları henüz tartışmalı olduğundan ve diğer testlerde alıştığımız ilmi çalışmalar yaygın şekilde elimizde olmadığından, doktorunuzla veya diyetisyeninizle görüşüp, önerilerini alıp, bilgilenerek yaptırmak en doğrusu.