FiNLANDiYA’DA ‘GÜNEŞi GÖRMEDiM’

Finlandiya pek öyle “Hadi hafta sonu kaçıp gidelim” denecek yerlerden değil takdir edersiniz. Burada güneş ya hiç batmıyor ya da bu mevsimde olduğu gibi ancak birkaç saat kendini gösteriyor

Haberin Devamı

Finlandiya pek öyle “Hadi hafta sonu kaçıp gidelim” denecek yerlerden değil takdir edersiniz.
Burada güneş ya hiç batmıyor ya da bu mevsimde olduğu gibi ancak birkaç saat kendini gösteriyor


Önce beni en çok şaşırtan rakamı vermek istiyorum; Finlandiya’nın toplam nüfusu 5 milyon, bir sezonda satılan tiyatro bileti sayısı ise 3.2 milyon! Haliyle bu ülkede ekonomik krizden bahsetmek mümkün değil, zira bahsetseniz de anlamaları mümkün değil. Bambaşka bir hayat anlayışları, dünya görüşleri, yaşamı algılayışları var ki, onu da bizim anlamamız mümkün değil. Macera, heyecan, sükûnet, geyik, husky, kayak ve soğuk hava tutkunu iseniz mutlaka gitmelisiniz. Zira hava sıcaklığı eksi 30’lara kadar düşüyor, biz gittiğimizde eksi 15’lerdeki havayı “yaşasın çok sıcak” diyerek karşıladılar. Ve ben hayatımda ilk defa UGG botların ne işe yaradığını anlamış oldum, hatta bu konuda kitap bile yazarım. UGG’ları İstinye Park’ta giymeye benzemiyormuş, anladım sonunda.
THY ile Helsinki’ye, oradan da bir saat 45 dakika kuzeye uçarak Lapland’e gittik, Kittila havaalanında ‘buz piste’ büyük bir başarıyla inen kaptan pilotu sarılıp öpmek istedim. Ah biz çılgın Türkler, ödümüz patladı buzdan pisti görünce... Bembeyazdı; yer, gök, yollar, ağaçlar, her yer bembeyazdı ve son derece keskin bir ayazda otele vardık. Otelimiz onlarca dağ oteli ve kayak pistinin yer aldığı Levi kasabasındaydı. Gün içinde yapılan vodka brifinginde Finlandiya vodka temsilcilerinin hazırladığı farklı içkileri tattık, en zevkli kısım önümüze konulan içkilerin markalarını ve içeriklerini tahmin etmekti ki, 10’da sıfır çektim!.. Lapland’de hava saat beşten sonra kararıyor, sabah saat ondan önce de aydınlanmıyor, pistler dahil her yerde devasa ışıklar yanıyor, böylece bu mevsim karanlık olan ülkelerini teknolojinin yardımıyla aydınlatmış oluyorlar.
Ülkede hemen herkesin bir dağ evi, evinde Fin hamamı ve bolca içkisi var. Burada yaşayınca sıkı bir içkici ya da muhteşem bir kayakçı olmamak mümkün değil; ben tercihimi Fin hamamlarından çıkmayarak kullandım.
Bu arada Finlandiya Vodka’nın uluslararası yarışmasında ülkemizi ‘W Otel’in barmeni Özgür Kokmaz temsil etti. Yarışmanın yapıldığı yer buz oteldi; barmenler saatlerce eksi 15’lerde dört ayrı kategoride içkilerini hazırladılar. Ne kadar zor olduğunu tahmin edemezsiniz. Hayatlarında kar görmemiş Güney Amerikalıların hali içler acısıydı ama yarışmada ödülleri topladılar.
NOT: Ülkenin tamamının sarışın olduğu bir coğrafyada esmerlik müthiş prim yapıyor, bilginiz olsun!

FiNLANDiYA’DA ‘GÜNEŞi GÖRMEDiM’

Lapland için son derece önemli bir hayvan olan ve eksi 40 derecede de yaşayabilen rengeyikleri, taşımacılıkta kullanıldıkları gibi etinden, sütünden ve derisinden de yararlanılıyor. Geyiklerin ömürleri 20 yıl.

FiNLANDiYA’DA ‘GÜNEŞi GÖRMEDiM’

Buz Otel’de bir gece kalınca sertifika alıyorsunuz ama otel bana daha ziyade morgu hatırlatıyor ki, değil sertifika madalya verseler kalmaya niyetim yoktu.


FiNLANDiYA’DA ‘GÜNEŞi GÖRMEDiM’

Gezinin en keyifli anı hiç şüphesiz geyiklerin çektiği kızaklara binerek ormanda dolaşmaktı. Geyikleri çok sevdiğimi söyleyemem, çoğu tek boynuzlu. Duymadan kavga ettikleri için kırıyorlarmış boynuzlarını! Bu arada, Noel Baba’nın memleketinde geyik eti de pek meşhur!


FiNLANDiYA’DA ‘GÜNEŞi GÖRMEDiM’

Husky’leri sevmek istediğimde bana koşmak istedikleri için sinirli olduklarından ellememem gerektiğini söylediler ama dinlemedim, beyaz husky ile çok da iyi anlaştık. Husky’lerle 2 kilometrelik kızak turu yetişkinler için 40 Euro.