Erdoğan Şenay

Erdoğan Şenay

esenay@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı



Halbuki Real de, Cim - Bom gibi İspanya Ligi'nde tekleyerek başlamıştı sezona... Gerçi Nihat - Kovaçeviç ikilisi, İspanya, hatta Avrupa takımlarının imrendiği en gözalıcı gol silahlarıydı. Ama Galatasaray'da kendi sahasında oynamanın verdiği rahatlıkla, bu maçta çıkış yapmak istiyordu.
Seyirci daha tribünde koltuğuna oturmaya dahi vakit ararken, Nihat'ın sol kulvardan sarkışına, böyle mi karşı koyacaktı yani Rumen oyuncu Tamas ? Nihat'ın akıcı ve batıcı futbol stili konusunda, hiç uyarılmamıştı anlaşılan bu genç çocuk... Yoksa Nihat'ın yaptığı bacak arasına, bu kadar çaylakça dalar mıydı, Galatasaray formalı bir başka futbolcu... Sonrasında Kovaçeviç ustalığı ve Cim - Bom adına, daha 3. dakika dolmadan solan ümitler...
Gol sonrası, Galatasaray orta alanda Ayhan, Sabri, Cihan gibi isimlerle pas üstünlüğünü ele geçiriyor, ancak çok tecrübeli İspanyol defansını, delip geçecek adamları yaratamıyordu Cim - Bom hücumları... Öyle ya, her topa zıpkın gibi sıçrayan, göbekte yaptığı dalışlarda müthiş gol sayıları yaratan Hakan Şükür, böyle bir maçta yıllardır hamlanmış adalelerini nasıl olur da makina hızıyla çalıştırabilirdi ki ? Hasan Şaş eski hareket keskinliğine ulaşmak için çırpınıyor. Ama bu maç için olması gereken çabukluk ve sivri hareket dizilerini yaratamıyordu bir türlü... Hatta kendi oynamazlığına, kendisi de kızmış olacaktı ki, son dakikada yaptığı yanlış hareketle kırmızı kart görüp, adeta kendi kendini cezalandırdı.
Evet ilk goldeki enayi pozisyona mahkum kalan Cim - Bom, karşı golü bulmak için çok çalışıyordu, sağlı - sollu hareketleriyle... "Çok çalışanın Tanrı yanındadır." Doğrusu ya, bu yerli yerinde sözcüğün hakkını almak için, alının teriyle uğraşıyordu Galatasaray... Hakan Şükür, Arif'in ara pasını ustaca önüne alıp, eski günlerden kalma bir gol fotoğrafını Olimpiyat Stadı'na yerleştirince, tribünler bir anda olsa galibiyet kapısının aralandığı umuduna kapılıyordu. Buna karşın, Real Sociedad birden panikliyor, üstüne yatmak istedikleri ilk gol avantajı havasından silkinip, kontr ve uzun toplar yapmaya başlıyorlardı. Sonunda yine oynamadan kazanmak olmaz gerçeğine ister istemez dönüyorlardı. İşte sahadaki top ve pozisyon şansı yine Sociedad'a gülümsüyor ve yan topta yenilen kafa golü, Cim - Bom'un bütün uğraşlarını ve puan şansını bir anda eritip bitiriyordu...
Bence son söylemek istediğimiz laf açık ve nettir; Galatasaray'ın bir - iki yıldız oyuncuya olan ihtiyacı ortadadır. Yoksa bu çalışkan, ama yaratıcılık tarafları kısır takımla hem Avrupa, hem de Türkiye'de yol almak, çok zor gözüküyor doğrusu...




SPOR


ELDE VAR SIFIR: 1-2
At yarışları
Avrupa ligleri
Fener potada güçlendi
İKİNCİ LİG PUAN DURUMU
Iverson'dan 104 trilyonluk imza
'DEMİR' leydi
İşte İngiliz hasta!
Adam gibi adam
Gerginlik dizboyu
Kongre rüzgârı
Maymun Adası!
Milliyetçilik Rüştü'yü kuşattı
Komplo teorisi
Türkiye görücüde
Haber turu...
Lucescu'nun sınavı
Borazan
Sonuç Sociedad'a güldü