Geçmişin iyi yanı
SİYASETİN bir adabı, demokrasinin de kuralları ve koşulları vardır.
Örneğin parti kongrelerinde demokrasinin kural ve koşullarına uygun bir seçim yapılmışsa, kazananı alkışlamak, siyasetin adabıdır...
Meselâ genel başkanın istemediği bir kişi, il başkanı seçilebilir pekâlâ.
Yaşamışımdır, görmüşümdür.
1976 yılında yapılan Adalet Partisi İzmir İl Kongresi’nde, Süleyman Demirel’in seçilmesini istediği kişi, rahmetli Halil Ünalp’ti.
Kazanan ise yine rahmetli Kemal Serdaroğlu oldu.
Peki.
Demirel ne yaptı?
Siyasetin adabını...
Serdaroğlu’nu kutladı ve onunla çalıştı.
* * *
Aksine davrananları da gördüm.
Misal, rahmetli Turgut Özal.
Anavatan Partisi’nin ilk İzmir İl Kongresi’nde “fazlasıyla” açık biçimde Atilla Yurtçu’nun başkan seçilmesini istedi.
Yetmedi.
Kongre salonunda konuşurken, Yurtçu’yu “seçilmiş gibi” kürsünün yanına dikti.
Ama il delegeleri gitti, son dakikada aday olan Şükrü Okurer’i seçti.
Özal haberi aldığında öylesine öfkelendi ki, olmuş bitmiş bir kongreyi, hem de “tüm sonuçları” ile iptal etti.
Olacak şey değildi yapılan.
Ne hukuka uygundu, ne akla, ne vicdana...
Ne de siyasi adaba!
Benzer bir örnek Konya’da yaşandı.
17 Temmuz 2009 tarihindeki AKP Konya İl Kongresi’nde, Başbakan Erdoğan’ın istememesine rağmen, Mustafa Çevik İl Başkanı seçildi.
Fakat Erdoğan, rahmetli Özal kadar “acul” değildi.
Herhalde “intikam, soğuk yenen bir yemektir” diye düşünenlerdendi!
Bekledi.
Şeb -i Arus törenine katılıp, döndükten sonra talimatı verdi.
AKP Genel Merkezi’ne davet edilen Mustafa Çevik’ten “istifa etmesi” istendi.
O da “Eğer benimle çalışmak istemiyorlarsa zorlamaya gerek yok. Hırsız, soysuz ve saygısız değiliz” dedi ve istifasını verdi.
Velhasıl...
12 Eylül öncesini hep kötü yanlarıyla hatırlayanlar, geçmişi biraz da olumlu yönleriyle anmalılar.
Fas gezmesi...
Tarihi Kentler Birliği üyesi belediye başkanları, 13 -17 Aralık 2009 tarihleri arasında Fas’ın Marrakesh, Casablanca, Rabat, Meknes ve Fes şehirlerini gezdiler, dolaştılar.
Ohhh.
Sefam olsun.
Şöyle bir baktım.
Geziye katılan başkanların illerinde, ilçelerindeki yayın organlarında yer alan haberlerde ve tabii alınan Belediye Meclisi kararlarında “masrafların Tarihi Kentler Birliği tarafından karşılandığına” özenle ve özellikle vurgu yapılıyordu.
Tuhaf.
Tarihi Kentler Birliği, sanki üye belediyelerden topladığı paraları değil de; George Soros’un bağışladığı parayı harcıyor!
Bu arada şunu da belirtmeliyim...
Fas gezmesinde İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni “kimlerin” temsil ettiğine ilişkin “iddialı” elektronik postalar ekranda uçuşuyor!
Sahi...
“Kimler” temsil etti?
Tek karelik lider
