Şekerleme

Eskiden yollarının kesişmesi mümkün olmayan insanlar, artık hiç beklenmedik yerlerde aynı çatıyı paylaşıyor, aynı şantiyede çalışıyor.
Ve hatta sille tokat birbirine girişiyor.
Nitekim Türk ve Çinli işçiler böyle bir kavganın tarafı olmuşlar.
Üstelik Çin’de veya Türkiye’de değil.
Rusya’nın Japonya sınırındaki Russki Adası‘nda!
Gerçekten dünya, giderek küçülüyor.
* * *
Saatler geri alınalı bir hafta oldu.
Ama bunun Temel ile Dursun için fazla bir önemi olacağını hiç sanmıyorum.
Aksi halde Dursun, evdeki bütün saatleri toplayıp, saatçi Temel’e gitmezdi.
Hele “Ula Temel, saatler geri alunacakmuş. Bizde evdeki saatleri senden satın aldığımız için sana getirduk. Bunları geri alacaksun” demezdi!
Ya Temel, kendinden gayet emin “Öyle yağma yok. Ben de tuydum ama 1 saat geri alınacakmış. Saatlerin bir tanesini geri alırım ama diğerlerini almam” der miydi?
* * *
Şu güzelim bayram günü boğazının kaşınmaya başlarsa ne yaparsınız?
Keşke elinizi içeri sokup, kaşısanız.
Bu mümkün olmadığına göre, işte size bir doktor tavsiyesi:
Boğazınız kaşınırsa, kulağınızı kaşıyın!
Nasıl olsa denemesi bedava ve bakarsınız Doktor Scott Schaffer haklıdır.
Gerçekten de kulaktaki sinirlerle oynayarak, boğazda bir kas spazmı yaratıp, kaşıntıyı önlemek mümkündür.
* * *
Ve nihayet. . .
Adamın biri Tanrıyla konuşma şansına erişmiş.
Sormuş:
“Tanrım bir yüzyıl senin için bir dakika gibidir değil mi?”
“Evet” demiş Tanrı:
“Öyledir.”
“Öyleyse 1 milyon dolar da senin için bir cent gibidir değil mi?”
“Evet...”
“Madem öyle” demiş adam:
“Bana bir cent verebilir misin?”
Tanrı cevaplamış:
“Tamam, bir dakika bekle şekerim!”

Tek karelik firar!

Aferin bize!

Şunun şurasında EXPO adaylığı için yapılacak sunuma 15 gün kaldı.
Ne yapmak gerekiyor bu durumda?
İçeride ve dışarıda yapılacak o kadar çok şey var ki, saymakla bitmez.
Ama ve herhalde Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Paris’in en gözde yerlerinden Champ-Elysees’te bulunan binasında İzmir’in EXPO adaylığı için ayrılan mekânı, mesken tutmak gerekiyor öncelikle.
Orasının “arı kovanı” gibi çalışması şart.
Hem sunuma hazırlanmak ve süreci fırsat bilip, Türkiye’yi ve İzmir’in en mükemmel şekilde tanıtmak gerekiyor.
Ya olan ne?
Habere göre:
Bakanlığın, ‘EXPO 2020 adaylık sürecinde tanıtım ve lobi ofisi olarak kullanacağı’ ofisin camlarında birkaç afiş, içeride de küçük bir stant varmış sadece.
Üzerinde de EXPO 2020 adaylık kitapçığı, İTO’nun İzmir tanıtım kitapçığı, ESBAŞ tanıtım broşürü duruyormuş.
Buna da şükür.
Çünkü İzmir’deki “koltuk kavgasını” bitiremedik henüz!