Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bu sonucun 21. yüzyıla devrettiği sorunlar; açık işgaller, küresel terör, "asimetrik" olarak tanımlanan savaş biçimi oldu.Küresel terör tehdidi ve asimetrik savaş, 21. yüzyılın bir gerçeği.Bir diğer gerçek de savaş alanının Ortadoğu olacağı... 20. yüzyıl, "Soğuk Savaş" defterinin kapanmasıyla son buldu. ABD Dışişleri Bakanı Rice, artık yeni bir Ortadoğu'nun şart olduğunu ilan etti.Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) veya Genişletilmiş Ortadoğu Projesi (GOP) olarak sunulan ve Ortadoğu'ya "demokrasi, insan hakları, hukuk, serbest piyasa" vaat eden projeden bölge halkları yararına henüz bir eser yok.İşgal, kan ve gözyaşı var.İsrail-Filistin çatışması sürüyor, İsrail, Lübnan topraklarında ilerliyor.Bir tarafta ABD-İsrail ve pasif destekçi olarak AB koalisyonu; diğer tarafta İran-Suriye-Hizbullah koalisyonu Lübnan topraklarında savaşıyorlar.ABD nasıl bir Ortadoğu istiyor?Washington'un izlediği politikaya bakarak bu soruya şu yanıt verilebilir:1- ABD ve İsrail çıkarlarına tehdit oluşturan örgüt ve yapıları ortadan kaldırmak ve bunları destekleyen ülkelerde yönetimleri değiştirerek yandaş yapılar oluşturmak,2- Bu yolla ABD çıkarlarıyla birlikte İsrail'in güvenliğini sağlamak,3- Enerji kaynaklarını kontrol altına almak. Yeni küresel güç ve aktörler denge konumuna ulaşmadan Ortadoğu'da hâkim duruma gelmek.Yeni harita taslakları da gösteriyor ki, ABD tek süper güç olarak, Birinci Dünya Savaşı sonunda çizilen Ortadoğu'nun artık miadını doldurduğuna inanıyor. 20. yüzyılın başında küresel hâkim güçlerin çizdiği Ortadoğu yerine şimdi yeni bir Ortadoğu çizmeye çalışıyor. Yeni bir Ortadoğu İsrail-Hamas, İsrail-Hizbullah çatışması bu çerçevede okunursa, Lübnan'da yaşananların ABD-İsrail ile İran-Suriye cepheleri arasında bir "ön savaş" olduğu söylenebilir.Hizbullah, Hamas gibi örgüt ve yapıların kırılması, dağılması halinde, sonraki hedeflerin Suriye ve İran olacağı bir sır değil.Ancak bu tür örgütlerin yürüttüğü asimetrik savaşlara vade biçmek zordur. Ortada iki devlet, iki ordu arasında konvansiyonel bir savaş söz konusu olmadığı için kısa vadede sonlanmasını beklemek gerçekçi olmaz. Ön savaş Ortadoğu'nun sürekli savaş, çatışma, mücadele alanı olmasının ekonomik nedeni enerji kaynaklarıysa, başlıca siyasal nedeni de Filistin sorununun çözülmemiş olmasıdır. Sorunlar kazındıkça altından çıkacak gerçek Filistin sorunu olacaktır.Dünya bu soruna adil ve kalıcı bir çözüm geliştirmedikçe, barış, demokrasi, istikrar beklemek hayalcilik olur.Ortadoğu'ya sadece askeri güçle şekil vermeye çalışmak da öyle...Bölgede yaşanan süreç; tarihiyle, kültürüyle, toplumsal yapısıyla bu coğrafyanın önemli bir ülkesi olarak Türkiye'yi hep ilgilendirecek ve etkileyecektir. fbila@milliyet.com.tr Filistin sorunu