Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

ABD’nin Ankara Büyükelçisi Ross Wilson, dün yayımladığımız mülakatta çok dikkatli bir üslupla Washington’un Türkiye’yle ilgili pozisyonunu yansıtmış oldu.
Wilson, demokrasi, laiklik, ılımlı İslam ve PKK konularında ülkesinin yaklaşımını aktarırken, Türk kamuoyundaki bazı “kuşku”ları gidermeye dönük açıklamalar yaptı.

Ilımlı İslam projesi
Wilson, resmi bir ağız olarak ABD’nin “Ilımlı İslam” diye bir projesi olmadığını özenle vurguladı. Bu konuda Türk kamuoyu, Büyük Ortadoğu Projesi ortaya atıldığından bu yana böyle bir kuşku duyuyordu. ABD’nin “Ilımlı İslam” projesiyle Türkiye’yi yeni bir yapılanmaya yönlendirmek isteyen akımlara “destek” verdiği izlenimi vardı.
Büyükelçi Ross Wilson, bu izlenimin yanlışlığı üzerinde durdu. Ilımlı İslam kavramını tercih etmediğini, kullanmadığını belirtirken, ABD’de bu kavramı kullananların amacını da açıkladı. Wilson, bu tabiri kullananların, radikal dinci örgütlerle (El Kaide gibi) farkı anlatabilmek için bir kısaltma olarak tercih ettiklerini belirtti.
Wilson, ABD’nin “Ilımlı İslam” projesi olmadığı mesajını güçlendirmek amacıyla, “demokratik ve laik Türkiye’yi” desteklediklerini de vurguladı.
Wilson’ın yanıtlarına bakarak şunu söyleyebiliriz: ABD, “Ilımlı İslam” söyleminden uzaklaşmış görünüyor.

PKK sorunu
ABD hakkında Türk kamuoyunda oluşan olumsuz yargının en önemli nedenlerinden biri de kuşkusuz PKK konusudur. ABD’nin Türkiye’nin PKK’yla mücadelesine gereken desteği vermediği hatta zaman zaman örgüte yardımcı olduğu yönünde güçlü bir izlenim vardı.
Büyükelçi Ross Wilson, bu konudaki sorularımı yanıtlarken, bu izlenimi değiştirmeye yönelik vurgular yaptı.
PKK’nın Kuzey Irak’ta rahat hareket etmesini önlemek için Irak yönetimi ve Kuzey Irak’taki Kürt yönetimiyle sürekli temas ettiklerini, Türkiye ile istihbarat yardımlaşmasını sürdürdüklerini altını çizerek anlattı.
Terörle silahlı mücadele sürerken, diğer yandan, terör örgütünün beslendiği ortamı ortadan kaldırmaya yönelik önlemler üzerinde de durdu. Wilson, örgütün taraftar bulduğu ortamın, ancak ekonomik kalkınmayla, teröristlerle geniş halk kitlelerinin ayrı tutulmasıyla mümkün olacağını belirtti.
ABD’nin TSK’nın hava operasyonları için Irak hava sahasını açık tutması, Barzani’nin Türkiye ile yakınlaşmaya yönelik yeni söylemi, Wilson’ın çizdiği ABD pozisyonuyla örtüşüyor.
ABD’nin Türkiye için çok önemli olan bu konularda söylemini ve tutumunu netleştirmesi, dikkate değer bir gelişme.
Washington’ın bu pozisyonu, Türkiye’nin terörle mücadelesini olumlu yönde etkileyecek bir önem taşıyor. Son gelişmelere bakarak, ABD’nin bu tutumumun etkilerinin yavaş yavaş göründüğünü söylemek de mümkün.
İzin notu: Yıllık iznimin bir bölümünü kullanacağım için yazılarıma kısa bir süre ara veriyorum. İzin dönüşü buluşmak üzere...