Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bu eleştirilere karşı BDDK Başkanı Engin Akçakocanın görüşünü sorduk. Akçakoca, BDDKnın dünyadaki örnekleri gibi çağdaş bir kurum olarak Türkiyenin ekonomik krizi atlatmasında yaşamsal bir işlev gördüğünü vurguladı ve şu değerlendirmeyi yaptı:"Sanıyorum ortada bir yanlış anlaşılma var. AKP yetkililerinin BDDKyı kaldırmak veya işlevsiz kılmak gibi bir düşünceleri varsa bu yanlış olur. Böyle bir düşünce taşıdıklarını sanmıyorum. Sayın Ali Coşkun, yaptığı açıklamayla bu yanlış anlaşılmayı gidermeye çalıştı. Eğer sözcülerin yansıttıkları gibi bir anlayış hakim olursa o zaman BDDKnın özerkliği kalmaz ki, bu da işlevini yitirmesi anlamına gelir."Akçakoca, Erdoğan ve AKP sözcülerinin eleştirilerine karşı şu bilgileri verdi:"BDDK, Türk ekonomisinin ve finans dünyasının girdiği krizin kontrol edilmesi ve mümkün olan en az zararla atlatılması açısından çok önemli bir işlev görmüştür. Krizin bütün bankacılık sektörüne yayılmasını önlemiştir. Sektör uçurumdan kurtarılmıştır. Eğer BDDKnın özerkliği ortadan kaldırılırsa bu bankaların yeniden siyasetin emrine verilmesi anlamına gelir ki, bugüne kadar yapılanlar boşa gideceği gibi bu alanda gerçekleştirilen yapısal reform da çöker. Bu Türkiye için büyük bir yanlış olur."Akçakoca, BDDK ile ilgili olarak iki konunun birbirine karıştırılmaması gerektiği uyarısında da bulundu:"BDDKnın bankalarla ilgili olarak verdiği kararlar mesleki kararlardır. Eğer BDDK bankalarla ilgili olarak vereceği kararları başka kurumlara veya kişilere veya siyasi otoriteye danışırsa o zaman özerkliği kalmaz. Yeniden bankacılık sektörü siyasetin kontrolüne girer. Oysa Türkiye kriz sürecinde bu bağı koparmak için bir dizi reform yapmıştır. Ancak, BDDKnın kamu kurulu olarak idari yönden denetlenmesi ayrı şeydir. Zaten bu açıdan tüm kamu kurumları gibi denetim yapılıyor. O bizim kurum olarak hesaplarımızın denetlenmesi niteliğindedir."Akçakoca, BDDKnın bugünkü durumunu da şöyle özetledi:"BDDKnın özel bir kurum olması mümkün değil. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir uygulama yok. Sadece Fon, Bankalar Birliğinin yönetimine verilebilir. Onu da bugünkü koşullarda da almak istemezler. O ancak sektörün ve ekonominin tümüyle düzeldiği çok olumlu ortamlarda olabilir. Dünyada da sadece Fon bankalar birliği tarafından yönetiliyor, ama BDDK benzeri kurumlar kamusal nitelik taşıyorlar. Bu uygulama da ancak mevduat için çok gelişmiş ve sağlıklı bir sigorta sistemi kurulduktan sonra yapılabilir. Dünyada 20 bankayı devralıp bu kadar kısa sürede düzenleyip satabilen başka kurul da yoktur. 20 banka devraldık ama şu anda bizim elimizde iki banka kaldı. BDDK işlevini hızlı ve başarılı bir şekilde yapmıştır ve yapmaktadır."BDDK Başkanı Akçakocanın itirazları ve verdiği bilgiler böyle... Kesin kararların hükümet olduktan ve gerekli brifingler alındıktan sonra açıklanmasında fayda olduğu anlaşılıyor. fbila@milliyet.com.tr AKP lideri Tayyip Erdoğan ve diğer yöneticilerin özerk kurullara ilişkin eleştirisi özellikle BDDK üzerinde yoğunlaştı. Özerk kurulların, kamuya yük oluşturmalarına örnek verilirken hep BDDK gündeme getirildi. BDDK ve benzeri kurumların kaldırılması, yetkilerinin azaltılması, siyasi otoritenin denetimine açık olması gibi tartışmalar yapıldı.