Türkiye ile ABD arasında Irak'la ilgili askeri görüşmeler birkaç gün sonra başlayacak. Genelkurmay Başkanı Org. Hilmi Özkök, bu görüşmelerde karşılıklı bilgilenmenin esas olacağını açıkladı.
Genelkurmay asker göndermekten yana tavrını net olarak ifade etmenin ötesinde, hazırlıklarını da hızlandırmış durumda. Asker gönderme kararı çıkarsa, en kısa sürede bu kararın gereğini yerine getirmek amacıyla, bir tümen karargâhı ile bir tugayı hazırlıyor.
Ankara kulislerine yansıyan bilgilere göre, üç taburdan oluşacak bir tugayın, iki taburunu Kara Kuvvetleri, bir taburunu da Jandarma Genel Komutanlığı sağlayacak...
Irak'a gönderilmesi muhtemel tümen karargâhına Pakistan, Hindistan gibi ülkelerden gelecek iki taburun daha bağlanması olası. Bu ihtimal gerçekleşirse Türkiye, Irak'ta ABD ve İngiltere'den sonra üçüncü sektörü oluşturacak. Eğer görüşmelerde yeni kararlara varılmazsa, Türkiye'nin göndereceği asker sayısı şimdilik 3 bin 500 - 4 bin olarak planlanıyor.
Askeri hazırlıklar içinde Irak'a birlik gönderilmesi halinde, Türkiye ve Irak topraklarında kurulacak lojistik merkezler, intikal güzergâhının güvenliği konularındaki çalışmalar da var. Barış gücü olarak görev yapma deneyimi olan Türk Silahlı Kuvvetleri'nin hazırlık ve intikalde zorluk çekmeyeceği komutanlarca ifade ediliyor.
Zorluk çekilecek alan sivil ve siyasi hazırlık...
Siyasi alanda bir bekleme sürecine girildiği görülüyor. Hükümet, Milli Güvenlik Kurulu toplantısından çıkacak kararı bekliyor. Bu karardan sonra Meclis'e gitmeyi düşünüyor. Ancak, saptanmış bir takvim de yok.
Hükümet, Irak'a sadece "jandarma" işlevi ve görüntüsüyle gitmek istemiyor. Irak halkına yardım amaçlı sivil hizmetlere ağırlık veren, asker göndermeyi de bu kompozisyonun bir parçası olarak gören bir yaklaşımı var. Irak'a gidip gelen milletvekilleri ve diğer heyetlerin izlenimleri de, sağlıktan altyapı hizmetlerine kadar geniş bir sivil hizmet ihtiyacı olduğu yönünde. Ancak, sivil kesimde doktor, mühendis, ebe, hemşire gibi teknik ve sağlık eleman teçhizatına dönük henüz bir hazırlık çalışması gözlenmiyor.
Siyasi kararın ise en erken ekim ayında verileceği anlaşılıyor.
Askeri kesimin beklentisi ise bu süreçte yapılacak hazırlık çalışmaları içinde ABD ile siyasi alanlarda da bir uzlaşma sağlanması ve oluşturulacak görüş birliğine uygun adımlar atılması. Türkiye'yi Kuzey Irak'taki gelişmeler, PKK/KADEK konularında tümüyle devre dışı bırakacak bir yaklaşımın kabul edilemeyeceği komutanlarca da 30 Ağustos resepsiyonunda dile getirildi.
Geçen seferki görüşme sürecinde ortaya çıkan siyasi amaçlardaki çatışmanın ortadan kaldırılması, beklentilerin başında geliyor. Bu sağlanmadan diğer alanlarda arzu edilen düzeyde bir ortak çalışmanın yürütülmesi gerçekçi görülmüyor.
