Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


       Anayasa Mahkemesi Başkanı Ahmet Necdet Sezer, Türkiye Cumhuriyeti'nin 10. Cumhurbaşkanı seçildi.
       Seçimin vurgulanması gereken üç özelliğinden söz edilebilir:
       1- Seçim, demokratik kurallar içinde, müdahalesiz bir şekilde sonuçlandırılmıştır.
       2- Cumhurbaşkanı, siyasi partiler arasında "sivil" bir uzlaşma sonucu seçilmiştir.
       3- Parlamenter demokrasinin sınırlarını çizdiği cumhurbaşkanlığına "uygun" bir isim seçilmiştir.
       Bu üç özellik, Türkiye'nin siyasette "normalleşme" sürecinde yol aldığını gösteren önemli işaretlerdir.
       * * *
       SİYASİ partilerin birbirine yakın güçlerde parlamentoya yansıdıkları, en küçüğünün yüzde 12, en büyüğünün yüzde 21 oy aldığı bir yelpazede, yasama ve yürütmenin kilitlenmesi yerine, bu iki erkten bağımsız, hatta üstün konumdaki yargı erkinin en yüksek mahkeme başkanı olarak Ahmet Necdet Sezer üzerinde uzlaşma sağlanması "demokratik çıkış yolu"nu açmıştır.
       Bu açıdan siyasi liderlerin uzlaşma gayretleri ve Meclis'in tutumu, "makulun normalde aranması" olarak değerlendirilebilir. Bu arayış cumhurbaşkanlığı seçiminin sorunsuz aşılmasını sağlamıştır.
       * * *
       ŞİMDİ merak edilen, Sayın Sezer'in nasıl bir cumhurbaşkanı olacağıdır.
       Anayasa Mahkemesi Başkanlığı ve cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde yansıttığı tutum, Sezer'le birlikte Çankaya'nın işlev, görüntü ve uslubunda değişiklik olacağını göstermektedir.
       Anayasa hukukuna hakim bir şahsiyetin Çankaya'da oturmasının, demokratik hukuk devleti anlayışının yerleşmesi, daha titiz uygulanması ve geliştirilmesi açısından faydalı olacağı kuşkusuzdur.
       Sayın Sezer'in siyasi bir şahsiyet olmayışı ve Meclis'teki beş siyasi partinin ortak önerisiyle seçilmiş olması, bir yargıç olarak yıllardır özenle koruduğu "tarafsızlık" konumunu Çankaya'da da güçlendirerek uygulamasını kolaylaştıracaktır.
       Anayasa'da cumhurbaşkanına tanınan yetkileri, bir Anayasa hukukçusu olarak parlementer sistem içinde fazla bulması, yetkilerini çok özenle kullanacağının ve Anayasa'yı zorlamaktan kaçınacağının da göstergesidir.
       Bütün bunlar birarada değerlendirildiğinde, TBMM'nin, 10. Cumhurbaşkanı olarak Sezer'i seçmesinin isabetli bir tercih olduğu sonucuna varılabilir.
       * * *
       Sezer'in Cumhurbaşkanı seçildikten sonra yaptığı konuşmada verdiği mesajlar da bu yargıyı güçlendiren niteliktedir.
       Yeni Cumhurbaşkanı'nın, demokrasi ve Cumhuriyet'in laiklik ilkesine, Atatürk ilke ve devrimlerine, Atatürk milliyetçiliğine, üniter devlet yapısına yaptığı vurgunun yanısıra, "sosyal hukuk devleti" ilkesini yaşama geçirmek için çaba göstereceğini ifade etmesi önemlidir.
       Yıllardır ihmal edilen sosyal hukuk devletinin gerekleri, gelir dağılımı uçurumunun yarattığı sorunlar, enflasyonla mücadele ve kamu harcamalarına özen gösterilmesi gibi sosyo-ekonomik sorunların altını çizmesi, Sezer'in Türkiye tablosunu doğru okuduğuna işarettir.
       10. Cumhurbaşkanı yaptığı ilk konuşmayla iyi bir başlangıç yapmıştır.


Yazara E-Posta: fbila@milliyet.com.tr