ADAPAZARI
NATO ülkelerinin en deneyimli Devlet Başkanı Cumhurbaşkanı Demirel. Cumhurbaşkanı Demirel, NATO harekatının sonuçlarını nasıl görüyor? Demirel, dünkü konuşmamızda soruyu şöyle yanıtlıyor:
- NATO kararlıdır, mutlaka sonuç alacaktır. Almak zorundadır.
- Harekat süresince Kosova da boşalıyor. Miloşeviç bir anlamda amacına ulaşmış olmuyor mu?
- Acele etmeyin. Savaş muharebelerden oluşur. Her muharebenin sonucu değil, savaşın sonucu önemlidir. NATO, bu işin içinden mutlaka başarıyla çıkacaktır.
- Türkiye, kendinden beklenen her şeyi yapabiliyor mu?
- Elbette. Türkiye'ye,
`şunu da yapsa' denilecek bir hal yoktur. Bu işte Türkiye NATO'nun önde giden devletidir. Bunu medya da, halk da biliyor ve gayet iyi değerlendiriyor.
- Hava harekatı yeterli olmazsa, NATO vazgeçebilir mi?
- Hayır. Bu konuda en küçük bir tereddüt bile söz konusu olmaz. Bu işin sonucu alınacaktır, siz sonuca bakın.
* * *
BAŞBAKAN Ecevit de, Cumhurbaşkanı Demirel gibi NATO bünyesinde en deneyimli liderlerden biri. Başbakan da Cumhurbaşkanı gibi düşünüyor. Adapazarı yolunda yaptığımız sohbette,
"CNN'de Lary King'e de söyledim; NATO mutlaka başarmalıdır. Aksi halde anlamını ve caydırıcılığını yitirmiş olur" diyor.
- Kara gücü kullanılmadan sonuç alınacak gibi gözükmüyor.
- Kara birliği kullanılmasını temenni etmiyorum. Umarım, hava harekatının yoğunluğu artırıldıkça, bir sonuç alınabilir. Kara harekatı sıkıntılı olur. Sırplar çetin ceviz.
- Bir Vietnam veya Kore benzerliği söz konusu mu?
- Sanıyorum daha çok Vietnam deneyiminden çekiniliyor. Belki hava hücumları artırılırsa, bir sonuç doğar. Varşova Paktı'nın işe yaramadığı anlaşıldı. NATO da başaramazsa, o zaman NATO da işe yaramamış olur. Bir çocuk, Kızılmeydan'a uçak kaçırarak Varşova Paktı'nın işe yaramadığını gösterdi.
- Artık, Kosovalılarla Sırpların bir arada yaşayamayacağını belirtmiştiniz. Kosova olayı bağımsızlığa doğru mu gidiyor?
- ABD Başkanı Clinton da, onu ima etti. Artık bir arada yaşamaları zor. Bağımsızlığa doğru gidebilir. En azından federe bir devlet kurulabilir, Karadağ gibi.
* * *
ECEVİT, seçim sonuçları konuşulurken, Mayıs 2000'deki Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili soruyu şöyle yanıtlıyor:
- Eğer bunalım olacaksa, benim önerim, Sayın Demirel'in görev süresinin uzatılmasıdır. Bu konuda kapıyı hep açık tutuyorum. Cumhurbaşkanlığı seçimi bir sorun, bir bunalım hali alacaksa, benim önerim bir çözüm olabilir.
- FP lideri Kutan da, bu konuya kapıyı kapatmadı. Erbakan'ın Cumhurbaşkanlığı konusunda ise televizyon konuşmasında çok sıcak yaklaşmadı?
- Sanıyorum Erbakan, Fazilet Partisi'nin en büyük sorunu haline geldi. Benim önerime FP seçimden sonra nasıl bakar, bilemiyorum.
- Siz, Cumhurbaşkanlığını düşünmez misiniz?
- Benim üniversite diplomam yok. Olsa bile düşünmezdim. Politikada kalacaksam, aktif politikayı tercih ederim. Cumhurbaşkanlığı'nın protokol işleri çok fazla.
Sohbetin bu aşamasında Rahşan Hanım söze girerek, şaka yapıyor:
- Sen de Açıköğretim'e yazıl, diploma al.
Ecevit, Rahşan Hanım'ın şakasına gülüyor. Ecevit'in cumhurbaşkanı adayı hala Süleyman Demirel.
Yazara E-Posta: fbila@milliyet.com.tr
