Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Devlet Bakanı Kemal Derviş’in, Başbakan Bülent Ecevit’le görüşeceği açıklandığında, başkentteki yaygın beklenti Derviş’in istifa edeceği yönündeydi. Derviş’in istifasını sunmak için Başbakan’dan randevu istediği söylentisi yayıldı.
Ancak, Ecevit - Derviş görüşmesinden istifa çıkmadı. Ama istifayla sonuçlanmasa da, Ecevit - Derviş görüşmesinin çok sıcak geçmediğini söylemek yanıltıcı olmaz. Ecevit’in, Derviş’e, rahatsızlığını ilettiğini söyleyebiliriz. Hatta bunun doz itibariyle bir uyarıya daha yakın olduğunu da belirtebiliriz.
Ecevit’in vurgu yaptığı yön, Derviş’in, DSP’yi bölen kişilerle çok sık bir araya gelmesi ve DSP aleyhine bir kampanya yürüttüğü izlenimi vermesi. Ecevit bu görüntü ve temaslarla seçim döneminde DSP kontenjanından bakanlık yürütmenin bağdaşmadığı görüşünde. Bu görüşünü, dün de Derviş’e aktardığını söyleyebiliriz.
Başbakan’ın bu uyarıcı yaklaşımı karşısında Derviş’in tepkisi ise cebinden istifayı derhal çıkarmak olmadı. Derviş’in Ecevit’e, yaklaşımını anlayışla karşıladığını, kendisi için önceliğin hükümetteki görevi olduğunu, ancak siyasi arayışını da sürdürmek istediğini ilettiğini kaydedebiliriz.
Sonuç olarak Derviş, Ecevit görüşmesinden memnun ayrılmış olmadı. Ama istifa konusunda da acele bir karar açıklamadı.
Peki, Derviş, Ecevit’e istifa niyetiyle mi çıktı?
Yakın çevresine göre bu sorunun yanıtı, hayır. Derviş, istifa niyetiyle çıkmadı, ama bu yönde özellikle DSP’den gördüğü baskıdan duyduğu rahatsızlığı iletmek niyetiyle randevu istedi. DSP sözcülerinin dile getirdiği görüşleri Ecevit’ten dinlemek istedi. Eğer Ecevit, istifasını ister veya ima ederse, istifa kararını orada söylemek düşüncesindeydi. Derviş, gördüğü baskıdan şikâyetçi oldu. Ancak Başbakan istifa talebinde bulunmayınca Derviş de görüşme sırasında istifa etmedi.
Derviş, Ecevit’in uyarılarını dinledi. İstifa kararı artık Derviş’e bağlı. Yakın danışmanlarıyla dün durumu değerlendirmeye başladı.
Peki Derviş, ittifak çabalarından ne bekliyor? İstifa ederse YTP saflarına katılacak mı?
Memuriyetten istifa ederek siyasete girmeye hazır konuma gelen en yakın danışmanı Oya Ünlü, basına yansıyan yorum ve beklentilerin her zaman doğruyu yansıtmadığı görüşünde...
Ünlü’ye göre Derviş görüşlerinde ısrarlı ve başından beri aynı konumda duruyor.
Oya Ünlü’ye sorduk:
- Sayın Derviş’in istediği geniş bir ittifak. Bunu başından beri merkez solda gerçekleştirmeyi istiyor. Buna da Sayın Ecevit’in öncülük etmesini istiyor. Bu konuda hâlâ beklentisi var.
- Merkez solda ittifak arıyor, ama YTP ile DTP ittifak yapıyorlar. ANAP’ın da katılacağı söylentisi var. Soldan çok sağda bir ittifak olmuyor mu?
- Sayın Derviş’in bu anlamda ANAP’la teması olmadı. Sayın Mehmet Ali Bayar’ı ise nitelikleri itibariyle takdir ediyor, beğeniyor. İfade ettiği sosyal liberal sentez yaklaşımı içinde Bayar’ın çok ters bir görüntüsü ve duruşu yok. Sayın Derviş’in asıl arzusu DSP, CHP ve YTP’yi bir araya getirmek. Asıl ittifak zeminini merkez solda oluşturmak.
- DSP, CHP ve YTP’nin bir araya gelmesi olanaksız görünüyor. Bu artık ortaya çıktı. Hâlâ bunda ısrarlı olacak mı? Bu ittifak kurulmazsa ne yapacak? Siz ne yapacaksınız?
- Sonuna kadar bunun için uğraş verecek. 11 Eylül’e kadar zaman var. Bir partiye yönelip aktif siyasete de girebilir, üniversiteye de gidebilir. Ben belirttiğim gibi Sayın Derviş’le hareket edeceğim. Birlikte çalışacağım. Bunun için benim de mutlaka siyasete girmem gerekmiyor. Ben siyasete girmeden de Sayın Derviş’le danışman olarak çalışabilirim. O üniversiteye giderse, ben de özel sektörde çalışabilirim.
Anlaşılıyor ki, Derviş, son güne kadar ittifak için bekleyecek ve uğraş verecek. İstifa etse de, bu uğraşı sürdürecek. İstifasının hemen ardından bir partiye katılmayıp, ittifakı zorlamayı yeğleyecek.
İşadamlarının, YTP’nin, dört gözle Derviş’i bekleyen medya mensuplarının sabrı tükendi, ama Derviş’in sabrı tükenmiş değil...