Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Uluslararası tahkim ve özelleştirme konularında yapılması düşünülen Anayasa değişiklikleri ve sosyal güvenlik reformuyla ilgili olarak, Başbakan Bülent Ecevit'e yöneltilen eleştiriler, "devletçilik" ve "halkçılık" anlayışında yoğunlaşıyor.
Ecevit'in devletçiliği ve halkçılığı savunan bir lider olarak bu değişikliklere imza atmasının, yerli ve yabancı sermayenin isteklerine "boyun eğmek" anlamına geldiği ve siyasi geçmişiyle çeliştiği vurgulanıyor.
Başbakan Ecevit'e dünkü görüşmemizde bu eleştirileri nasıl karşıladığını sorduk.
Yanıtı şu oldu:
"Benim öteden beri çok sınırlı bir devletçilik anlayışım vardır. Avrupa'da sosyal demokrat iktidarların çağın gereklerine uygun yeni arayışlar içindeyken, DSP'nin programında, bizim yaklaşımımız, çok daha önceden ortaya konulmuştu. Katı bir devletçilik anlayışına sahip değilim. Bu nedenle kendimle çelişkiye düşmem söz konusu değil."
Başbakan, özellikle altyapı yatırımları açısından Türkiye'nin yabancı sermayeye gereksinimi olduğunu vurgulayarak şu değerlendirmeyi yaptı:
"Türkiye'de de, dünyada da koşullar değişti, değişiyor. Yabancı sermaye ve teknolojiye gereksinimimiz var. Tahkim ve özelleştirme, dünyada giderek yaygınlaşan bir uygulama. Özellikle yatırımlar açısından, Türkiye'nin bu gelişmenin dışında tutulması doğru olmaz."
* * *
ECEVİT, "Türkiye'ye sendika, toplu sözleşme ve grev hakkı getiren Çalışma Bakanı olarak sosyal güvenlik reformuna nasıl imza attığı" yolundaki sorulara ve eleştirilere ise yanıtı şöyle:
"Bu eleştiriler yersiz ve haksız. Ben Çalışma Bakanı olarak söz konusu çalışmaları yaptığımda emeklilik yaşı 60'tı. Sonradan yapılan oynamalarla sorun bu hale geldi. Yine siyasi kaygılarla sosyal güvenlik sisteminde yapılması gerekenler yapılmazsa, sistem çok daha kötüye gider. Yapılacak düzenlemelerin etkileri, sonuçta yine çalışanlar lehine olacaktır."
Ecevit, çalışanların hakları ve geleceği açısından olumlu sonuçlar verecek olan reform konusundaki tutumunun da bir çelişki taşımadığını vurguluyor.
Başbakan, emeklilik yaşı konusunda geri adım atmalarının söz konusu olmadığını, ancak diğer teknik konularda bir uzlaşma sağlanmasının mümkün olduğuna da dikkat çekiyor.
* * *
ECEVİT, değişimi gözardı etmenin gerçekçi olmadığını, Türkiye ve dünyada koşulların gerçekçi bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğini vurguluyor.
Buna direnenlerin eski koşullara takılıp kalanlar olduğunu belirtiyor.



Yazara E-Posta: fbila@milliyet.com.tr