Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


ZONGULDAK


       ANAP lideri Mesut Yılmaz'ın Diyarbakır konuşmasını Başbakan Bülent Ecevit'e Zonguldak yolunda soruyoruz.
       Ecevit, otobüste bu konuyla ilgili soruları yanıtlarken, ANAP lideri Yılmaz'a göre "Daha temkinli, hatta biraz farklı" bir söylem içinde.
       Örneğin, Yılmaz'ın, "Demokrasi Kürt'e de lazım, Türk'e de lazım", "AB'ye giden yol Diyarbakır'dan geçiyor" sözleri. Başbakan Ecevit, bu sözleri değerlendirirken şöyle diyor:
       "Türkiye'de ne kadar demokrasi varsa bütün yurttaşlarımız yararlanıyor. İster Kürt kökenli, ister Türk kökenli, ister başka kökenden olsun, demokrasimizin tümüyle ülke açısından eksiklikleri var veya olabilir ama değişik etnik kökenlerden yurttaşlarımıza göre değişik bir demokrasi uygulanmıyor."
       Ecevit, "Kürtçe TV" konusunda da ihtiyatlı:
       "Henüz hükümette, Milli Güvenlik Kurulu'nda bu konu görüşülmedi, tartışılmadı. Ben, hükümet ve MGK'da görüşülmeden Başbakan olarak birşey söylemeyi doğru bulmuyorum."
       Başbakan, Dışişleri Bakanı Cem'in, bu konuda konuştuğu anımsatılınca da, "Olsun, ben Başbakan olarak, hükümette görüşülmeden birşey söyleyemem" dedi.
       * * *
       BAŞBAKAN Ecevit, Alaattin Çakıcı ile ilgili soruları yanıtlarken, idam cezasının bu tür kişilerin sorgulanmasına engel oluşturduğunu yeniden vurguluyor:
       "Türkiye'de idam cezası olduğu için, bu gibi kişiler iade edildiklerinde asıl suçlarından sorgulanamıyorlar. İdam cezası buna engel oluşturuyor. Bu yüzden Susurluklar aydınlanmıyor."
       Ecevit, Genelkurmay Başkanı Kıvrıkoğlu'nun, Öcalan'ın idam kararı ile ilgili sözlerini ise, "Yetkinin Meclis'te olduğunu söylüyor. Demokratik bir yaklaşımdır" diye karşılıyor.
       Ecevitler, öğretmen istedikleri için yargılanan ortaokul öğrencilerinden çok etkinlenmiş görünüyorlar. Başbakan, "Bu çocukları yargılamak değil. Onlara teşekkür etmek gerekir" diyor. Rahşan Hanım ise Başbakan'a ek olarak, "AB'ye aday olduğumuz, 4 yıl sonra üye olmayı düşündüğümüz böyle bir dönemde, bu olayın olması hiç de hoş değil. Böyle bir olayı duysalar, bizi AB'ye ilelebet almazlar herhalde" diyor.
       Ecevit, Rahşan Hanım'ın af yasası önerirken, bu noktadan hareket ettiğini anımsatarak, af yasasının yeniden gündeme gelebileceğini belirtiyor.
       * * *
       OTOBÜSTEKİ son sohbet konusu "kıyak emeklilik konusu". Başbakan, "Temsil tazminatı" adı altında emekli milletvekillerine ödeme yapılmasını öngören yasa teklifini şöyle değerlendiriyor:
       - Bir gece sabaha karşı kamuoyundan kaçırır gibi ele alınmasını yadırgadım. Açıktan gündeme getirilip, gerekçeleri anlatılmadı. Bu durumda çok haklı gerekçeleri olsa bile, bir kuşku uyandırıyor. Böyle yapılmamalıydı.
       * * *
       ECEVİT, Zonguldak'ta madencilere bir müjde veriyor. "Yeraltı için 4 bin civarında yeni işçi alınacağını" bildiriyor. İşçilerin, merkezi sınavla değil, bu bölgede başvuranlar arasında kurayla belirleneceğini açıklıyor. Maden işçiliğinin özellik taşıması nedeniyle bu yönteme başvurulacağını söylüyor.
       Gezinin asıl amacı ise maden işçisine teşekkür...
       Gösterişsiz, reklamsız, medyasız, depremde yüzlerce can kurtaran maden işçisine içten bir teşekkür...





Yazara E-Posta: fbila@milliyet.com.tr