Başbakan Bülent Ecevit, önceki gün New York'tan telefonla konuştuğu KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş'a,
"merak etmeyin" diyor ve ekliyor:
- Bir baskı olursa biz göğüsleriz.
Helsinki kararına tepkili olan Denktaş'a güvence veren Ecevit, ayrıca Cumhurbaşkanı'nı KKTC'ye dönerken Ankara'ya davet ediyor.
Hatta yarın İstanbul'a inmesi beklenen Denktaş'ı karşılamak için İstanbul'a gitmeyi, Ankara'ya kadar eşlik etmeyi ve ATA uçağıyla KKTC'ye göndermeyi planlıyor.
Eğer Başbakan'ın gündemi uygun olursa program böyle işleyecek. Uygun olmazsa Denktaş'ı İstanbul'da Devlet Bakanı Şükrü Sina Gürel karşılayacak ve Ankara'ya getirecek.
Başbakan Ecevit'le dün görüşme olanağı bulduk. Ecevit, Kıbrıs konusunda Ankara'nın konumunun da, tutumunun da değişmediğini ve değişmeyeceğini vurguluyor:
- Biz garantör devletiz. Bu niteliğimiz Londra ve Zürih anlaşmalarından geliyor ve devam ediyor. Sayın Denktaş'a da söyledim; en küçük bir endişeye gerek yok.
Başbakan'a sorduk:
- Avrupa Birliği için bir bakanlık kurulacağı haberleri var. Böyle bir hazırlık içinde misiniz?
- Hayır. Gündeme gelmedi. Bir gereksinim olduğunu da sanmıyorum. Bu konuda Sayın Mehmet Ali İrtemçelik'in ve Sayın Şükrü Sina Gürel'in çok değerli katkıları oluyor zaten.
* * *
VE işin mali yönü...
AB'nin Türkiye'ye katkısı ne olacak?
Başbakan bu sorumuza şu karşılığı veriyor?
- 1980 yılından bu yana çoğu kez Yunanistan'ın vetosu nedeniyle mali yardımlar bize ödenmedi. Değişik kaynaklardan toplam 2.5 milyar dolar tutarında bir alacağımız var. AB bu alacağımızı kabul etti. Sanıyorum bu kaynak Türkiye'ye aktarılacak.
Ecevit, Helsinki zirvesinden sonra Yunanistan'ın da artık veto yoluna başvurmayacağı beklentisi içinde olduğunu da vurguluyor.
Kıbrıs konusunda da Denktaş'la yapılacak görüşmeden sonra izlenecek politika daha da netleşecek.
Yazara E-Posta: fbila@milliyet.com.tr
