Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Yön Dış dünya da türban serbestliği girişimini aynı algıyla yorumladı. Yabancı basında yer alan haber ve yorumlar da Türkiye'nin laik niteliğiyle ilgiliydi. Yabancı yorumların çoğu, bu düzenlemeyle laiklik ilkesinin zedelendiği yolundaydı.Anayasa değişiklikleri Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onayından sonra CHP tarafından Anayasa Mahkemesi'ne götürülecek.Bu süreç devam ederken bir başka tartışmanın da YÖK Yasası'nın ek 17. maddesinde yapılması düşünülen değişiklik üzerinden yürüyeceği anlaşılıyor.Önümüzdeki günlerin gündeminde ek 17 sorunu yer alacak. Üniversitelerde türbanı serbest bırakmak amacıyla yapılan anayasa değişiklikleri, "laiklik ilkesi" ekseninde tartışıldı. TBMM'deki görüşmeler laiklik etrafında yoğunlaştı. Basındaki tartışmalar da laiklik üzerine yapıldı. Anayasa değişikliklerinin TBMM tarafından kabul edilmesiyle birlikte uygulamaya yönelik tereddütler de ortaya çıktı.Henüz Cumhurbaşkanı'nın onayını beklemeden türbanlı öğrencileri üniversiteye alan rektörler olduğu gibi almayanlar da oldu.Rektörler, uygulamayla ilgili çerçevenin de TBMM tarafından çizilmesini istiyorlar. YÖK Yasası'nda düzenleme yapılmadan, Anayasa'daki değişikliklerin rektörlerin yorumuna bırakılmasının kaos yaratacağı görüşünü yansıttılar.Örneğin, ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ural Akbulut, neyin serbest, neyin yasak olduğunun yasayla netleştirilmesi gerektiğini belirtti. Anayasa değişikliklerinin rektörlerin yorumuyla uygulamaya yansıtılmasının sakıncalı olacağını kaydetti. ODTÜ'nün anayasa değişikliği nedeniyle uygulamayı değiştirmeyeceğini, konunun yasal olarak netleşmesini bekleyecekleri mesajını verdi.Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nusret Aras da anayasa düzenlemelerinin laikliğe aykırı olduğunu vurguladı ve uygulama için yasal düzenlemelerin tamamlanmasını bekleyeceklerini söyledi.Malatya İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu ise Anayasa'da yapılan değişikliklerin türbanı serbest bırakmadığını vurguladı. Bu haliyle uygulamanın değişmesinin mümkün olmadığına dikkat çekti.Rektörlerin bu yaklaşımından da anlaşılıyor ki, uygulamayı netleştirmek için AKP ve MHP'nin YÖK Yasası'nın ek 17. maddesinde bir düzenleme yapmaları gerekiyor. Nitekim, bu yönde iki partinin bir önerisi de var. Kamuoyunda "çene altı formülü" olarak bilinen başın örtülmesi tarifini içeren bir öneri bekliyor. Başbakan Erdoğan, bu konuda diğer partilerin önerisine açık olduklarını DSP lideri Zeki Sezer'in ziyaretinde söylemişti. Rektörler netlik istiyor AKP ve MHP'nin önerdiği, "çene altı formülü"nün YÖK Yasası'nın ek 17. maddesinin yeni hükmü olarak yasalaşması ne tür sonuçlar doğurur?Böyle bir düzenleme yapılması halinde, CHP'nin bu düzenlemeyi de iptal talebiyle Anayasa Mahkemesi'ne götüreceği biliniyor.Anayasa değişiklikleri ve ek 17 konusunda son sözü Anayasa Mahkemesi söyleyecek. Mahkemenin kararı belli oluncaya kadar geçecek süre içinde neler olabilir?Bu konu üniversitelerde gerginlik yaratmaya aday görünüyor. Yargı sürecinin ise zaman alacağı açık.CHP büyük olasılıkla böyle bir boşluk doğmaması için Anayasa Mahkemesi'ne açacağı iptal davalarında "yürütmeyi durdurma" talebinde de bulunacaktır. Bu durumda Anayasa Mahkemesi de öncelikle yürütmeyi durdurma talebini sonuçlandıracaktır.Yüksek Mahkeme'nin kararları belli oluncaya kadar rektörler, üniversite öğrencileri ve siyasilerin tansiyonu yükseltmekten kaçınmaları sağduyulu bir davranış olur. fbila@milliyet.com.tr Ek 17'nin akıbeti