CHP lideri Deniz Baykal, soruşturma konusu yapılan son olayın AKP dönemine ilişkin "entegre bir yolsuzluk" olduğunu öne sürdü. Olayın Bakan Hilmi Gülerin girişimiyle değil, daha çok jandarmanın kendi sorumluluk bölgelerinde yürüttüğü operasyonlar ve yasal izne dayalı dinlemelerle ortaya çıktığını vurguladı. Araştırma ve dinleme sonuçlarının bakanlık yetkililerinin önüne konduğunu, savcılığa intikal ettiğini ve Bakan Gülerin bu aşamadan sonra onay vermek durumunda kaldığını savundu.CHP Grup Başkan Vekili Haluk Koç ise, bu işin ucunun AKP Genel Merkezine kadar uzanacağı konusunda ısrarını sürdürüyor. Enerji Bakanlığında başlayan operasyon vesilesiyle, bu bakanlıkla ilgili iddialar dallanıp budaklanıyor... CHP, Enerji Bakanlığında başlayan soruşturmanın sonuna kadar sürdürülebilmesi için dokunulmazlıkların kaldırılması konusunu yeniden gündeme getirecek. Bunu sağlayabilmek için CHP, bugün bir girişimde bulunacak. CHP lideri Baykal hakkındaki dokunulmazlık dosyasının Genel Kurula indirilmesini ve dokunulmazlığının kaldırılmasını isteyecek. Ayrıca CHPli Atilla Kart da hakkındaki dosyanın Genel Kurula getirilip oylanmasını isteyecek.Baykal ve CHP kurmayları böylece kendi dosyalarından başlayarak AKPyi dokunulmazlıkların kaldırılması konusunda köşeye sıkıştırmayı düşünüyorlar. Bir yandan bekleyen dosyaları Genel Kurula getirmenin yolunu açmaya, bir yandan da dokunulmazlıkların sınırlandırılması için düzenleme yapılmasına zemin hazırlamaya çalışacaklar.Bakalım AKP, Baykalın istediği karşısında ne yapacak? Baykalın dosyası Soruşturma Enerji Bakanlığıyla ilgili başka iddiaları da gündeme getirdi. CHP başta olmak üzere TBMM kulislerinde, Enerji Bakanı Hilmi Gülerin yanıtlaması gereken bazı sorular gündeme getiriliyor.Bunları şöyle sıralamak mümkün:1) Soruşturma kapsamına alınan EÜAŞ Genel Müdür Vekili Önder Piyade, bu görevi üstlenmeden önce EÜAŞ Yönetim Kurulu üyesi midir? Değilse, 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye aykırı olarak bu göreve vekâleten nasıl atandı?2) Genel Müdür Yardımcısı Servet Üst, kurumda daha önceki görevi sırasında soruşturma geçirip maaş indirimi cezasına çarptırıldı mı? Çarptırılmışsa genel müdür yardımcılığı görevine nasıl atandı?3) ÇEAŞa el konulduktan sonra, bu şirketin devlete olan borçları tahsil edilmedi. Ama ÇEAŞın bir devlet kuruluşu olan TEDAŞtan alacağı olan 45 trilyon lira, bir EFT talimatıyla İmar Bankasına yatırıldı. Devletin alacağı dururken, bu ödeme neden yapıldı?4) ÇEAŞ ve KEPEZin sahiplerince el konulma işlemine karşı Danıştayda açılan davada yürütmeyi durdurma talebi Enerji Bakanlığı avukatlarının savunmasıyla reddedildi. Bu başarı ortadayken, İstanbuldan özel bir avukatlık bürosuyla sözleşme yapılarak davanın takibi bu büroya aktarıldı mı? Coşar Hukuk Bürosuyla 1.2 trilyon liralık vekâlet ücreti sözleşmesi yapıldı mı? Bakanlık, avukatlık ücreti olarak bu büroya 605 milyar lira ödedi mi?5) Iraka şifahi talimatla özel bir şirket üzerinden elektrik satışı yapıldı mı? Yapılmışsa, sözlü anlaşmaya dayalı olarak bu uygulama ne kadar sürdürüldü? Bu satışın parasal değeri nedir? Tahsilat ve ödemeler nasıl yapıldı?Son soruşturma vesilesiyle, Enerji Bakanlığıyla ilgili yeni soruşturmaların da başlaması yüksek bir olasılık...Gündeme getirilen bütün iddiaların ciddi biçimde araştırılması ve bu sorulara yanıt verilmesi öncelikle Enerji Bakanı Hilmi Gülere düşüyor... fbila@milliyet.com.tr Gülere beş soru
