Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


       FP lideri Kutan'ın Türk Silahlı Kuvvetleri'yle yarattığı gerginlik, parti içinde de ipleri germiş görünüyor.
       Kutan'ın, Hizbullah vahşetine anında ve sert bir tepki göstereceği yerde, Türk Silahlı Kuvvetleri'ni eleştirip, suçlayan bir konuşma yapması, gündemin yapay olarak oluşturulduğunu ifade etmesi, FP'yi sıkıntılı bir duruma soktu.
       Özellikle Anayasa Mahkemesi'nde kapatılma davası sürerken, Kutan'ın yaptığı bu çıkış, zamanlama açısından da partililerce eleştirildi.
       Parti içi gerginliğin yükselmesi üzerine önceki gece toplanan ve 6 saat boyunca durum değerlendirmesi yapan FP Grubu, Kutan'ın tavrını onaylamamış görünüyor.
       Bu toplantıda, FP'nin ağırlıklı isimlerinden Abdullah Gül'ün dile getirdiği eleştiri ve öneriler, üzerinde durulmaya değer.
       Kulislere yansıyan bilgilere göre Gül'ün dikkat çektiği ilk husus, Hizbullah vahşetine karşı tavır almakta parti yönetiminin geç kaldığı yönünde.
       Gül, böyle bir vahşetin anında ve sert biçimde tepkiyle karşılanması gerektiği, böyle bir örgütün İslamla, Müslümanlıkla ilgisi olması bir yana, insanlıkla ilgisi olamayacağını vurguluyor.
       Gül'ün toplantıda dile getirdiği bir diğer eleştiri konusu da, partinin "dışarıdan yönetiliyor" görüntüsü vermesi. Gül'ün, toplantıda dile getirdiği belirtilen yaklaşımı şöyle:
       - Kendi kendimizi yönetecek durumda olduğumuzu göstermeliyiz. Dışarıdan yönetiliyormuşuz gibi bir kanı var. Bu partinin imajını zedeliyor.
       Gül, FP'nin Türkiye'nin gerçeklerini esas alarak politika yapması ve yeni politikalar üretmesi gerektiğini de vurguluyor ve Avrupa konusunda önemli bir saptama yapıyor:
       - Avrupa Birliği, Kürt meselesinde gösterdiği duyarlılık ve hatta korumayı bize yöneltilen eleştiriler karşısında göstermez. Bu konuda gerçekçi olunması gerekir.
       Gül'ün altını çizdiği diğer konu da, partinin şeffaf bir tutum alması. Gül, bu amaçla toplantıda "içimiz dışımız bir olmalı" önerisinde bulunarak, "takiye yargısı"nın kırılması gerektiğini belirtiyor.
       * * *
       KUTAN'ın çıkışı, olağanüstü yapılan grup toplantısından da anlaşıldığı gibi FP'nin hem iç, hem dış ilişkilerinde önemli sorunlar doğmasına yol açtı.
       Kutan'ın dışarıdan yönlendirmeyle tavır aldığı yargısı da parti ve genel kamuoyunda yaygın bir kanı haline gelmiş durumda.
       FP yönetiminin bir özeleştiri yaklaşımıyla parti içinden gelen eleştiri ve önerilere açık olması gerekiyor.
       "İnat" eksenine oturtulmuş bir politikanın Kutan'ın "uzlaşmacı ve yumuşak" kimliğini bile hızla yıprattığı açık...



Yazara E-Posta: fbila@milliyet.com.tr