Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

'TÜRBANLA OKUMAK İSTEYEN ARABİSTAN'A GİTSİN' DİYEN DEMİREL İLE ERDOĞAN ARASINDAKİ POLEMİK ŞİDDETLENDİ Demirel ise, Başbakan'ın tutumunu ve sözlerini, "öfke ve hiddet" olarak değerlendirdi. Demirel, Erdoğan'ı öfkesine ve hiddetine hâkim olmaya çağırdı. 9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in Habertürk'teki Basın Kulübü programında üniversitede türbanla okuma yasağına ilişkin olarak, "İzin veren ülkeler var, mesela Suudi Arabistan'a gidip okusunlar" anlamındaki sözlerine, Başbakan Erdoğan, dünkü grup konuşmasında yanıt verdi. Demirel'i kastederek, "Kimse bu ülkenin çocuklarına başka coğrafyayı adres gösteremez" diyerek yüklendi. Demirel, dün sorularımızı yanıtlarken, Erdoğan'a şöyle seslendi: "Siyasi iktidarın başı Sayın Başbakan, 'bu ülkenin evlatları bu ülkenin topraklarında okuyacaklardır, okumalıdırlar' diyor. Bu çok güzel. Yalnız bunu sağlamak siyasi iktidara düşer ve vaatleridir. Hadi buyrun, başı türbanlı kız çocuklarını bu ülkenin üniversitelerinde okutun. Ben çağırıyorum size; buyrun okutun. Niye okutamıyorsunuz? Engeller var diyorsunuz. Kaldırın engelleri. Engelleri kaldıramıyorsunuz. Gücünüz yetmiyor. Gücünüz yetmiyor, öfkeleniyorsunuz. Öfkelenmek çare değildir ki! Başbakan sağa sola laf yetiştireceğine hiddetini ve öfkesini kontrol altına alıp çare bulmalı. Kim ister bu ülkenin çocuklarının başka yerde okumasını? Ben çağırıyorum: Siyasi iktidar olarak hiçbir döneme nasip olmayan şekilde parlamentoda gücünüz var, halkta gücünüz yok, bu ülkenin başı bağlı olarak okumasının önündeki engelleri kaldırın. Kaldırın da gücünüzü görelim."Demirel, hükümetlerin ağlama duvarı olmadıklarını da belirterek, öfkenin güç anlamına gelmediğini vurguladı ve şu değerlendirmeyi yaptı:"Hükümetler ağlama duvarı değil, çare müesseseleridir. Laf yetiştirmek yerine ülkenin sorunlarına çare bulmaları gerekir. Vatandaş işsizlikten, parasızlıktan kan ağlıyor. Burnundan soluyor. Tabii böyle tablolar siyasi iktidarı rahatsız eder, öfkelendirir. Öfke, güç ve kudret anlamına gelmez. Çare bulabiliyorsanız o zaman güçlü siyasi iktidar olabilirsiniz. Ülkenin birçok sıkıntısının içinde üniversitede okuma olayı da bulunmaktadır. Cumhuriyet'in kuruluşunun 82. yıldönümünde üniversitede okuyan kızların başı bağlı olsun mu, olmasın mı, başlarını bağlamaları serbest olsun mu, olmasın mı tartışması yapılıyor Türkiye'de. Buna çare bulmak siyasi iktidarın işi." 'Hadi okut' Demirel, Habertürk'teki konuşmasında da bunu kastettiğini, Erdoğan'ın ise çare üretmek yerine polemiğe girmeye çalıştığını belirtti ve şöyle devam etti: "Benim sözlerimden okumaya karşı olduğum gibi bir sonuç çıkarılamaz. Ben sorunu söyledim. Yoksa, 'İlim neredeyse gidin alın' diyor Peygamberimiz. İmkân nerede varsa orada okusunlar anlamında söyledim, okumasınlar demedim. Orta yerdeki polemik şu; başı bağlı kızlar üniversitede okuyamıyor. Okuyamıyorsa bu engeli kaldırın. Niye kaldıramıyorsunuz; gücünüz yetmiyor, acizsiniz. Öfke aczin ilacı değildir. Bu engeli kaldırmak hükümete düşer. Vaatleri de odur. 3.5 senedir neredesiniz? Kaldırın bu engeli. Sonra, bu ülkenin çocuklarının dış ülkelerde okuması o kadar da ayıp bir şey değil. Eğer ayıp bir şeyse kendi çocuklarınızı evvela Türkiye'de okutun." Erdoğan: "Arabistan'a asıl sen git" fbila@milliyet.com.tr İlim neredeyse...