Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Mayınların temizlenmesi Milli Güvenlik Kurulu'nun olumlu görüşüyle Bakanlar Kurulu tarafından 11.6.2001'de kararlaştırıldı.Türkiye, onayladığı Ottawa Sözleşmesi uyarınca 2014 yılına karar mayınlı alanları temizleyip uluslararası kuruluşlara bildirecek.Suriye sınırında tarıma açılacak arazi 50 yıldır ekilip biçilmediği için dünyanın en verimli arazilerinden sayılıyor. Bu nedenle söz konusu araziye uluslararası ilgi büyük.Temizleme ve tarıma açma işi nasıl yapılacak?Ecevit başkanlığındaki 57. hükümet döneminde bazı ön çalışmalar yapıldığı biliniyor. Mayın temizleme işinin önce Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından etüt edildiği ve 35 milyon dolarlık bir maliyetle 2 yıl içinde yapılabileceği sonucuna varıldığı, ancak bu kaynağın dönemin hükümeti tarafından verilemediği bildiriliyor. Suriye sınırındaki mayınlar temizlenecek ve ortaya çıkacak iki Kıbrıs büyüklüğündeki arazi organik tarıma açılacak... Niteliği itibariyle Milli Savunma Bakanlığı'nın ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ilgi ve uzmanlık alanına giren mayın temizleme işi, 13.6.2005 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla Maliye Bakanlığı'na verilmiş durumda. Bu kararın gerekçesi olarak da temizlik işinin çok pahalı olduğu, Milli Savunma bütçesiyle bu işin yapılamayacağına dayandırılmış görünüyor. Hatta Maliye Bakanlığı'nın "astronomik" diye nitelenen maliyet yüzünden, "yap-işlet-devret" modeli dışında bir yol bulamadığı, milletvekillerinin soru önergelerine verilen yanıtlardan anlaşılıyor.Maliye Bakanlığı, "yap-işlet-devret" modeliyle Suriye sınırındaki bu verimli toprakları 49 yıllığına ihaleyi alacak olan şirkete veya şirketlere tahsis edecek. Mayın tarlaları, organik tarım arazilerine dönüşecek ve güçlü yabancı şirketler Türk ortaklarıyla bu araziyi 49 yıllığına devralacaklar. Açılan ancak sonra iptal edilen iki ihaleye ilgi gösteren şirketler arasında İsrail, İngiltere, İsveç şirketleri ve bazı yerli ortakları var. Maliye'ye havale Mayın temizleme işine neden "yap-işlet-devret" modeli dışında bir çözüm bulunamadığı merak konusu. Rakamla ifade edilmeyen, ancak "astronomik" denilen maliyetin kimler tarafından nasıl hesaplandığı da bir başka soru işareti.Emekli Hava Pilot Tümgeneral İrfan Sarp'tan öğreniyoruz ki, bir NATO organizasyonu bu işi maliyetine ve güvenli biçimde yapıyor. NAMSA (NATO Maintenance And Supply Agency) yıllardır mayın temizliyor. Şu anda da Türk askerinin de görev yaptığı Afganistan'da, Kâbil ve Kandahar havaalanlarında mayın temizleme işini sürdürüyor. NAMSA'nın giderleri, NATO ENF bütçesinden karşılanıyor. Bu da ilgili ülke açısından maliyeti çok düşürüyor.Emekli Tümgeneral Sarp, 10 yıl süreyle NAMSA'da görev yapmış ve bu konuda uzmanlaşmış. Sarp, Türkiye'nin NAMSA'dan neden yararlanmadığını soruyor. Keza, NAMSA'nın mayın temizleme işiyle ilgili olarak Türkiye'ye başvuru yaptığı, ancak doyurucu bir yanıt alamadığı da belirtiliyor.Suriye sınırında mayın temizleme işinde kamuoyunu yeterince aydınlatacak bilgiler verilmiş değil.Soru işaretleri duruyor. fbila@milliyet.com.tr NAMSA yapamaz mı?