Fikret BİLA
CHP lideri Deniz Baykal, Avrupa Sosyalist Partisi lideri Rudolf Scharping onuruna verdiği akşam yemeğinde ziyaretin öyküsünü şöyle anlattı:
"Almanya'yı ziyaret ettiğimde, Sevgili Rudolf'la karşılaşınca kendisini Türkiye'ye davet ettim. O zaman Türkiye sıkıntılı günler yaşıyordu. Darbe ile şeriat arasına sıkışmış kalmıştı. Rudolf, bana, (bu koşullarda bir ülkeyi ziyaret etmem) demişti. Ben de ona, (eğer biz Türkiye'yi darbe ile şeriat arasına sıkışmaktan kurtarırsak, bu yıl çıkmadan Türkiye'ye gelir misin) demiştim. Şimdi o ziyareti gerçekleştiriyor. Türkiye'yi darbeye de, şeriata da teslim etmemiş olmaktan çok mutluyuz."
Baykal, Lüksemburg Zirvesi'nden çıkan ve Türkiye'yi dışlayan kararı eleştirirken sosyal demokrat dostlarından katkı beklediğini vurguladı:
"Şimdi Sevgili Rudolf'a bir öneride bulunmak istiyorum. Avrupa'nın biz Türkiye'yi dışlamasından Türkiye'yi sorumlu tutmak mümkün değil. Belki Türkiye'nin eksiklikleri var. Biz önümüzdeki süreçte bu eksikliklerin giderilmesini üstlenelim, Avrupa'daki sosyal demokratlar da Türkiye'nin önüne çıkarılan engellerin kaldırılmasını üstlensinler."
Rudolf Scharphing ve arkadaşları Baykal'ın önerisini memnuniyetle kabul ediyorlar. Scharping yaptığı konuşmada, Türkiye'nin Atatürk'le birlikte Batı dünyasında yerini aldığını belirtti:
"Türkiye tercihini Kemal Atatürk Cumhuriyet'i kurarken yaptı. Atatürk'le birlikte Türkiye, Batı dünyasında yerini aldı. Avrupa ile Türkiye arasında tarihi bağlar var."
Scharping, Avrupa sosyal demokratları olarak Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girmesi için çaba göstereceklerini vurguladı.
CHP lideri Baykal, Ali Dinçer'in eşi sanatçı Yıldız Dinçer (İbrahimova)'ya verdiği mini konser için teşekkür ederken Avrupa'ya dokundurdu:
"Yıldız İbrahimova, gördüğü baskılara dayanamayıp Bulgaristan'dan Türkiye'ye göçmüş bir sanatçıdır. Bulgaristan'da gördüğü baskılar onu (göçmen) olmak zorunda bırakmış. Bulgaristan'ın da Avrupa Birliği'ne girme kararı verirken Avrupa herhalde hangi koşulları taşıdığını biliyordur."
Scharping'in destek sözü memnuniyet yaratmakla birlikte konuklar arasında fazla bir umut da yaratmadı. Avrupa Birliği'nin Türkiye'yi
"aday ülke" statüsünde bile görmeyişi yemekteki CHP'li parlamenterlerce,
"aday ülkeler bile en az 10 yıl bekleyecekler, bazıları 20 yıl bekleyecek. Türkiye zaten 34 yıldır bekliyor. Bu listeye girseydi bile 20 yıl daha bekleyecekti. Bu da gösteriyor ki Türkiye toplam 54 yıldan fazla bekleyecek" biçiminde yorumlandı.
Bütün olumsuz koşullara rağmen Baykal'ın da Scharping'in de verdiği mesaj, Türkiye'nin bu yoldan dönmemesi ve umudunu yitirmemesi yönündeydi.
Yazara Email F.Bila@milliyet.com.tr
