Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Yön Laiklik ve türban konusundaki eleştirilerin yanı sıra çalışmaları sadece AKP'nin yürütmesi de tepkilere neden oldu.Rektörler Komitesi'nin açıklamasından sonra YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, Yargıtay, TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, anayasa hazırlamanın bir partinin tekelinde olamayacağına yönelik açıklamalar yaptılar.Teziç, önceki gün yaptığımız söyleşide anayasa çalışmalarına TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın öncülük etmesini önerdi. Meclis Başkanı olarak Hüsamettin Cindoruk'un üstlendiği öncülüğü anımsattı. Bu görüş, yazarlar arasında da destek buldu.Gözler bütün partilerden oy alarak seçilen TBMM Başkanı Toptan'a çevrilmiş durumda.TBMM Başkanı Toptan'la dün bu konuyu görüştüm. AKP'nin yeni anayasa hazırlama yöntemine yöneltilen eleştiriler giderek artıyor. Toptan, devlet adamlığı, uzlaşmacı ve yapıcı kişiliği, siyasetin ve toplumun her kesimiyle kurduğu dengeli ilişkileriyle tanınan, ağırlıklı bir isim.Toptan'a, kendisine yönelik beklentiyi anımsatarak, anayasa çalışmalarına öncülük edip etmeyeceğini sordum.TBMM Başkanı şu yanıtı verdi:"Bana bir görev düşerse elbette elimden geleni yaparım. Ben TBMM Başkanı'yım, uzlaşma sağlamak da benim görevim. Bu yönde her kesimin ortak bir talebi olur ve bana bir görev verilirse kuşkusuz elimden geleni yaparım. TBMM'de, siyasette bir tıkanma olursa uzlaşma sağlamaya çalışırım. Ancak ortada bir anayasa metni veya metinleri henüz yok."Toptan'a, bugüne kadar kendisine Cumhurbaşkanı, Başbakan, YÖK Başkanı veya diğer siyasi partilerden bu yönde bir talep gelip gelmediği sorusunu yönelttiğimde yanıtı şu oldu:"Hayır. Sayın Cumhurbaşkanı veya Sayın Başbakan'dan böyle bir talep gelmedi. Bana sadece Sayın Murat Karayalçın bir mektup göndermiş. Anayasa çalışmalarını siz koordine edin diyen bir mektup. Başka bir talep ulaşmadı." Görev düşerse... Toptan, bu Meclis'in anayasa yapamayacağı görüşünde değil. TBMM'nin anayasa çalışmalarını yürütebileceğine, tartışmaları, görüş ve önerileri değerlendirebileceğine inanıyor.Toptan, kendisine atfedilen, "Anayasa yapıcı kurul" oluşturulması önerisini ise bir iki yıl önce sorulduğunda açıklanmış kişisel bir görüş olarak niteliyor. Toptan, 150 kişilik bir kurul oluşabileceğini, bunun 100 üyesinin seçimle belirlenebileceğini, 50 kişisinin de uzmanlar ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinden oluşabileceğini söylemişti. Ancak, Toptan'ın bugün için böyle bir ısrarı yok. TBMM'nin de uzlaşma ve katılımcılığı gözeterek bu işlevi görebileceği kanısında. Anayasa yapıcı kurul Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, YÖK Başkanı Prof. Dr. Teziç'i davet etti. Gül'ün daveti, kurumlararası uyumlu çalışma ve anayasa konusunda uzlaştırıcı işlev açısından önem taşıyor. Bu davet, ayrıca Gül'ün anayasa ve üniversiteler gibi önemli bir konuda seyirci kalmayacağını gösteriyor.Teziç, Cumhurbaşkanı Gül'e, anayasa değişikliğiyle türban serbestisinin "neden" sağlanamayacağını, hukuki gerekçeleriyle anlatacak. Anayasa maddeleri ve yüksek mahkeme kararlarından örnekler verecek.Yanında götüreceği 5 adet YÖK yayını var:1- Yükseköğrenim Stratejisi2- Uluslararası Yükseköğrenim Konferansı3- Uluslararası Mesleki ve Teknik Eğitim Konferansı4- Türkiye-İngiltere Mesleki ve Teknik Eğitim İşbirliği Konferansı5- Öğretmen Yetiştirme ve Eğitim Fakülteleri Konferansı Gül-Teziç görüşmesi Prof. Dr. Teziç'in, Cumhurbaşkanı Gül'e açacağı konular arasında 21 Ekim'de yapılacak referandum da var. Teziç, 21 Ekim referandumundan "evet" sonucu çıkması ve anayasa değişikliklerinin böylece yürürlüğe girmesiyle Cumhurbaşkanı Gül'ün görevinin sona ereceğini düşünüyor.Referandumdan sonra halkın yeniden cumhurbaşkanı seçmesi gerektiği yönündeki görüşünü gerekçeleriyle Gül'e anlatacak. fbila@milliyet.com.tr 21 Ekim referandumu